Güncel

DİSK: Seçim atmosferi yok 

Abone Ol

DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi ve Genel-İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Vedat Küçük, yüksek enflasyon ve alım gücünün düştüğüne dikkat çekerek işçi sınıfının bu durumdan etkilendiğini hatırlattı. Başkan Küçük, “Türkiye işçi sınıfı varsa umut var, yan yanaysak bütün demokrasi güçleri olarak umut her zaman var. Ücretli çalışan işçilerin alım gücü düştü, birçoğu işsiz kaldı. Bu tablo iş yerlerinde mücadelenin de yükselmesini sağladı. Ancak yerel seçimler sonrasında işçi sınıfını çok daha kötü günler bekliyor” dedi. 

 

‘Halk siyasetin dışında bırakıldı’ 

Önceki seçimler gibi seçim atmosferinin olmadığın hatırlatan Küçük, “Seçim atmosferi yok. Bunu alanda görüyoruz. İki nedeni var. Birincisi Türkiye’de ekonomik tablo çok ağır. İktidarın ekonomik tercihlerinin sonucu olarak yaşadığımız özellikle de 2018 sonrası çok ciddi bir yıkıma yol açan, bütün çalışanları, işçileri, emekçileri, halkı açıkça açlıkla yoksullukla yüz yüze bırakan tablo var. İkincisi de aslında daha yapısal. Türkiye'de esas olarak en geniş toplum kesimleri başta işçi sınıfı olmak üzere halk tümüyle siyasetin dışında bırakıldı. Siyaset 5 yılda bir sandıkta oy kullanmak oldu. TBMM ve siyasi partilerin dört duvarı arasında yaşanan bir şeye dönüştü. Orada yaşanan başarısızlık toplumun doğrudan gündemi haline gelmesini engelledi. Oysa olması gereken siyasetin dört duvar arasına hapsedilmesine izin vermemek, hayatın kendisi olduğu bilinciyle bütün toplumun katılımına açık hale getirilmesidir” şeklinde konuştu. 

 

‘Ağırlaşan bir tabloyu yaşıyoruz’ 

‘14-28 Mayıs seçimlerinden sonra iktidarın kendi sınıfsal ve siyasal tercihlerinin sonucu olarak geniş halk kesimleri açısından ağırlaşan bir tabloyu yaşıyoruz’ diyen Küçük, “İktidar sözcülerinin de ifade ettiği gibi 31 Mart seçimi öncesi kısmen fren yapılan uygulamalara hız verilecek ve tablo daha da ağırlaşacak. OVP arkasından 12. Kalkınma Planı hazırlandı. Buradaki tercihler gelir dağılımında ve vergide adaletsizliği körükledi. Şimdi seçimden sonra vites büyütmeye hazırlanıyorlar. Türkiye'de sistemin bütün çarkları düzenin bütün çarkları zengini daha zengin yoksulu daha yoksul yapmak üzere dönüyor. Türk lirasının değersizleşmesi ve emeğin ucuzlatılması üzerine kurulu şimdi bu politikalardaki ısrarın da artarak devam edeceğini söylememiz gerekiyor. Sosyal medya hesabından ifade ettikleri, İTO başkanının söyledikleri emek karşıtı politikaların devam edeceğini net bir şekilde gösteriyor. Özellikle İTO başkanının kıdem tazminatı, iş güvenliği konusunda söyledikleri bir anlamda iktidarın politikalarının hangi yöne ilerleyeceğini de gösteriyor. Yani sadece iktidar politikaları yoksullaştırmayacak aynı zamanda kazanılmış haklarımıza da saldırıya geçecekler. DİSK olarak birlikte mücadele ettiğimiz sınıf kardeşlerimizle birlikte bütün bu saldırılara karşı mücadeleyi büyütmeye ve haklarımıza sahip çıkmaya hazırlanıyoruz” diye konuştu. 

 

‘Biz varsak umut var diyoruz’ 

Neo liberal politikaların bütün hedefinin işçi sınıfının bütün örgütlerini dağıtmak olduğunu söyleyen Küçük, “Bu nedenle demokrasi için savaşması gereken en önemli güçlerden biri sendikal harekettir, sınıf hareketidir. Demokrasi talebi ve emeğin hakları için verdiğimiz mücadele tüm dünyada da artık yeni bir toplumsal düzen talebiyle sürüyor. Tüm bu koşullara rağmen umutlu olmak için çok fazla nedenimiz var. Biz varsak umut var diyoruz. Türkiye işçi sınıfı varsa umut var, yan yanaysak bütün demokrasi güçleri olarak umut her zaman var umut hiç bitmez. Umudu büyütmek örgütlemek ve birbirimizden güç kuvvet almak son derece önemli hani bu aşının örneğin önümüzde 1 Mayıs var. Türkiye'de demokrasi mücadelesinin en önemli gündemlerinden bir tanesi de örneğin 1 Mayıs'ın ve Taksim'in özgürleştirilmesidir. Seçim sonucu ne olursa olsun biz tüm kararlılığımızla hayatın her alanında mücadele içinde olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.