Antalya’da birliğe kayıtlı yaklaşık 4 bin 500 küçükbaş HAYVAN yetiştiricisi olduğunu söyleyen Zeliha Öztürk, bölgede önceki yıllara oranla küçükbaş hayvan sayısında önemli düşüş yaşandığını aktardı. Bunun en büyük nedeninin otlak sahalarının kısıtlanması ve mera alanlarının ıslah edilememesi olduğunu dile getiren Zeliha Öztürk, “Her şeyden önce mera alanlarımızın daraltıldığını, tahrip edildiğini görüyoruz. İnsanlar meralarına sahip çıkmıyor. Bu da mera tahribatları ve hayvanları doyuramayan meraların ortaya çıkmasına neden olmuş. Meralarımızın ıslah edilmemesi, ayrıca orman sahalarının daraltılması da sıkıntı” diye konuştu.
Çobanı çobana kırdırıyorlar
Özellikle ormanlık alanlarda otlatma sahası planlarıyla ilgili ciddi sıkıntıları olduğunu vurgulayan Zeliha Öztürk, otlatma saha planlarının yanlış uygulamalar yüzünden 'otlatmama planı'na dönüştüğüne dikkati çekti. 10 bin hayvanın bulunduğu bir köyde, bin hayvanlık otlatma planı yapıldığını kaydeden Zeliha Öztürk şunları söyledi: “Bu aslında çobanı çobana kırdırmak demek. Bu canlı hayvan ve beslenmek zorunda. Dolayısıyla siz 10 bin hayvanlık bir köyde bin hayvanlık otlatma sahası planı yaparsanız bu hiçbir işe yaramaz, tam tersine çobanı çobana kırdırmak, hayvanı da imha etmek demektir. Adı da otlatma planı oluyor. 'Ben yaptım oldu' zihniyetiyle yapılmış otlatma planlarıyla bu memleketin sorunu çözülemez, ancak küçükbaş hayvancılık imha edilebilir.”
Uzayda mı hayvancılık yapacağız
Antalya bölgesinde şu an 1 milyon 300 bin civarında küçükbaş hayvan bulunduğunu aktaran Zeliha Öztürk, bunlardan ancak 150 bini için otlatma sahası planı yapıldığını, geri kalanlar içinse 'herkes başının çaresine baksın' denildiğini öne sürdü. Yeni çıkan Büyükşehir Yasası ile birlikte yetiştiricilerin tapulu arazilerinde bile hayvancılık yapamayacağını anlatan Zeliha Öztürk, “Köylerde de hayvancılığı yapamazsak nerede yapacağız, UZAYA mı çıkacağız?” dedi.
2016 yılı inşallah iyi geçer