Yerel seçimler öncesi kamu bankalarının başlattığı promosyon arttırma işlemlerine özel bankaların da katılımı ile promosyon miktarlarının 20 bin TL’ye ulaştığını belirten Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Bankacılık Komisyonu Başkanı Hüseyin Ölmez, “Ancak tekrar bazı emeklilerimize, bankaların hukuka aykırı uygulamaları, fiziksel ve ekonomik işkenceye dönüşmüş durumdadır. Bankaların temel iştigal konusu para ticareti olduğu için emekliler kaynak temini açısından maliyeti az mevduat sağlanan, bu kaynakların satışı için güvenilir kredi müşterisidir. Bunun yanında -eğer kaldıysa- bir ulusal geleneğimiz olan ‘kefen parası’ olarak adlandırılan emekli birikimlerinin de promosyon ödemesi ile bankaya gelmesini sağlamaktadır” şeklinde konuştu.
‘Promosyondan çok faiz var’
Bankaların ucuz kaynak maliyetinden ve emeksiz kredi müşterisinden ayrılmamak için emeklilere zorluklar çıkarttığını ifade eden Ölmez, gelen şikayetlerden çıkarılan zorlukları şöyle açıkladı: “Bankamızdan kredi kullandınız, borcunuz nedeniyle emekli maaşınız blokeli. Kredini öde, blokeyi çözelim. Maaşınızda haciz var, promosyon veremeyiz. Daha önce alınan promosyon nedeniyle fazla para tahsil edilmesi.” T.C Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun; 24.6.2021 tarih; 2017/13-1980 E; 2021/829 Karar Sayılı İlanı’nda ‘Banka sözleşmedeki bu düzenlemeden hareketle emekli maaşının dörtte birine bloke koyarak kredi borcuna mahsup etmiştir. Ne var ki İİK’nın 83/a maddesi gereğince haczedilemezlikten önceden feragat geçersiz olup henüz hakkında herhangi bir icra takibi başlatılıp maaşından haciz suretiyle borcun ödenmesine izin verildiği yönünde davacının iradesinin açıkça ortaya konulduğundan da bahsedilemeyeceğinden kredinin alınması sırasında takas ve mahsup yönünde verilen muvafakat da geçerli sayılmaz’ maddesine ilişkin konuşan Ölmez,“Net olarak, emekli maaşlarının haciz edilemeyeceği ve bloke konulamayacağını karara bağlamıştır. Haczedilemezlik, SGK prim alacakları ve nafaka alacakları için geçerli değildir. Bu durumda bankanın, SGK ile yaptığı sözleşmeyi ve emekliye imzalattığı taahhütnameyi dayanarak göstererek uyguladıkları, bloke işleminin hukuka aykırılığı tartışmasızdır. Mevcut kredileri tahsil edilmesi talebi ise hukuksuz ve hakkaniyetsizdir. Zaten nakit sıkıntısı içinde olan emeklinin bu kredileri ödemesi için yeni kredi kullanacağı açıktır. Mevcut kredilerin faizleri en fazla aylık yüzde 1,5 aylık faiz iken yeni kullanacağı kredinin faizi aylık yüzde 6 civarındadır. Emeklinin alacağı promosyondan çok faiz ödemek zorunda kalacağı da açıktır” dedi.
Şikayetler ve öneriler
Emeklinin maaşının, haczedilemezlik dışındaki alacaklardan kaynaklansa bile promosyon alınmasına engel olmadığını sözlerine ekleyen Ölmez, daha önce alınan promosyonun tahsiline, bankaların fazla tahsilat yaptığı şikayetleri olduğunu şöyle açıkladı:“Bunun hesaplanması daha önce alınan promosyon miktarının 36 aya bölünmesi, promosyondan sonra bankada kalınan ay sayısı, promosyondan hak edilen kısımdır, kalanın da ödenmesi gerekir. Burada faiz uygulanacaksa; promosyonun alındığı tarihteki faiz oranı uygulamalıdır. En önemlisi bu konuda bağlayıcı bir yasal düzenleme olmadığından uygulama bankaların inisiyatifine bırakılarak, fiili durumun hukuki durumu aşmasını yaşıyoruz, çünkü çok sayıda mağdur olduğu gibi, Tüketici Hakem Heyetleri (THH) ve Tüketici mahkemelerinde dosya yığılmaları yaşanmaktadır.” Konuyla ilgili tarafların haklarına zarar vermeyecek yasal düzenlemeyle acil olarak çözülmesi gerektiğini vurgulayan Ölmez, bu konudaki önerilerini şöyle sıraladı: “Promosyon miktarı asgari olarak alınan maaşa bağlı olarak saptanmalı ve maaş artışlarına paralel artış sağlanmalıdır. Kullanılan kredilerin taksitleri ile ilgili olarak; rehin/temlik hakkı bankalara verilmelidir. Ölüm halinde alınan promosyonun iade edilmemesi; iade durumunda, promosyonun alındığı tarihteki faiz oranının uygulanması kurala bağlanmalıdır.”
ARZU YAVUZ