Eğitim-İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Fatin Iltar, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, TEOG yerine getirilen liselere giriş sınavı ile ilgili örnek soruları yayınladığını anlatarak, “Sözel sorularda çok paragraflı metinler yer alırken, sayısal sorularda ise grafik, resim ve tablolara yer verildi. Sorulara baktığımızda öğrencilerden okuduklarını anlamaları, bilgilerini kullanmaları ve yorumlamaları, eleştirel düşünebilmeleri, analiz ve sentez yapabilmeleri beklenmektedir. Bugüne kadar daha çok bilgi ve kavrama basamağından sorulara alıştırılan öğrenciler, bu sorularla bir anda analiz ve sentez basamağına geçirilmeye çalışılmaktadır. Örnek sorular, bu kadar köklü bir değişikliğin ne kadar hazırlıksız ve çarpık yapıldığını bir kez daha gözler önüne serdi. Yeni sistem resmen özel okullara yönlendirme sınavı şeklindedir” dedi.
‘Mağduriyet söz konusu’
Bu durumun yıllardır TEOG’a hazırlanan öğrencileri mağdur edeceğini ifade eden Fatin Iltar, “Bu sorular göstermiştir ki MEB, en başta şu gerçeği görmezden gelmiştir; 6 ay gibi kısa bir sürede kavrama basamağındaki soru/anlatım tarzından analiz ve sentez gerektiren anlatım tarzına geçmek mümkün değildir. Bunun için en az 4 yıllık eğitim gerekmektedir. TEOG’a hazırlanan öğrenciler mağdur olacaktır. İlkokul 1. sınıftan itibaren test odaklı sistemlere alıştırılan çocuklardan, aniden ALES tipi sorularda başarılı olmalarını beklemek; bilimsel gerçeklikle örtüşmeyecektir. Zorluk düzeyi çok yüksek sorular nedeniyle, birçok öğrenci sınava girmekten vazgeçebileceği gibi özel derse olan ihtiyaç da artacaktır” diye konuştu.
‘Vicdana aykırı tablo’
Iltar, “MEB, sınav sistemleriyle oynamak yerine öncelikle eğitim sistemimiz bu sorulara göre şekillendirilmeli, öğretmenler de bu sorulara göre eğitilmeliydi. Ama hem eğitim sistemimiz, hem de öğretmen ve öğrencilerimiz bu hızlı geçiş için hazır hale getirilmedi. Oysa bilimsel bakış açısı gösteriyor ki; başarılı olabilecek bir sistem, en az 11 yıl boyunca uygulanabilir olmalıdır. Çünkü sistem gereği bu öğrencilerden tam anlamıyla 11 yılın sonunda verim alınabilecektir. Çocuklarımızın, hazırlanmadıkları bir sisteme entegre edilmeye çalışılarak yaşayacağı mağduriyeti, MEB’in yeni icadı olan ‘nitelikli lise’ kavramı da pekiştirecektir. Bu liseleri kazanamayan öğrencilerin niteliksiz olduğu algısı doğacak, pedagojiye, bilimselliğe ve vicdana aykırı bir tablo oluşacaktır” dedi.
‘Mağduriyet söz konusu’
Bu durumun yıllardır TEOG’a hazırlanan öğrencileri mağdur edeceğini ifade eden Fatin Iltar, “Bu sorular göstermiştir ki MEB, en başta şu gerçeği görmezden gelmiştir; 6 ay gibi kısa bir sürede kavrama basamağındaki soru/anlatım tarzından analiz ve sentez gerektiren anlatım tarzına geçmek mümkün değildir. Bunun için en az 4 yıllık eğitim gerekmektedir. TEOG’a hazırlanan öğrenciler mağdur olacaktır. İlkokul 1. sınıftan itibaren test odaklı sistemlere alıştırılan çocuklardan, aniden ALES tipi sorularda başarılı olmalarını beklemek; bilimsel gerçeklikle örtüşmeyecektir. Zorluk düzeyi çok yüksek sorular nedeniyle, birçok öğrenci sınava girmekten vazgeçebileceği gibi özel derse olan ihtiyaç da artacaktır” diye konuştu.
‘Vicdana aykırı tablo’
Iltar, “MEB, sınav sistemleriyle oynamak yerine öncelikle eğitim sistemimiz bu sorulara göre şekillendirilmeli, öğretmenler de bu sorulara göre eğitilmeliydi. Ama hem eğitim sistemimiz, hem de öğretmen ve öğrencilerimiz bu hızlı geçiş için hazır hale getirilmedi. Oysa bilimsel bakış açısı gösteriyor ki; başarılı olabilecek bir sistem, en az 11 yıl boyunca uygulanabilir olmalıdır. Çünkü sistem gereği bu öğrencilerden tam anlamıyla 11 yılın sonunda verim alınabilecektir. Çocuklarımızın, hazırlanmadıkları bir sisteme entegre edilmeye çalışılarak yaşayacağı mağduriyeti, MEB’in yeni icadı olan ‘nitelikli lise’ kavramı da pekiştirecektir. Bu liseleri kazanamayan öğrencilerin niteliksiz olduğu algısı doğacak, pedagojiye, bilimselliğe ve vicdana aykırı bir tablo oluşacaktır” dedi.
Esra ALTUNKES