ESET-TEB Kurumsal Bilgi Güvenliği Toplantısında konuşan Suç Bilimleri Uzmanı polis memuru İsa Altun, internet suçlarından en çok kadınların mağdur olduğunu belirtti
ESET ve TEB işbirliğiyle düzenlenen Kurumsal Bilgi Güvenliği Toplantıları’nın ikincisi Antalya’da yapıldı. Best Western Plus Khan Otel’de yapılan bilgilendirme seminerine konuşmacı olarak ESET Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Alev Akkoyunlu, TEB İnternet ve Mobil Bankacılık Yöneticisi Gülşah Çavuşovalı ve Suç Bilimleri Uzmanı polis memuru İsa Altun katıldı. Toplantının ana konusu ise hızla gelişen internet dünyasından korunmanın yolları oldu. ESET Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Alev Akkoyunlu, konuşmasında dünyadaki ve Türkiye’deki siber risklere dikkat çekti. Global olarak yılda yaklaşık 550 milyon siber saldırı gerçekleştirildiğini aktaran Akkoyunlu, bilgisayarlarımız ve mobil cihazlarımızla bağlandığımız ortak Wi-Fi alanlarına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Akkoyunlu, “Ücretsiz Wi-Fi’nin herkes açısından dayanılmaz bir cazibesi var. Özellikle Antalya bölgesinde neredeyse tüm oteller, misafirlerine kablosuz ağların keyfini sunuyor. Ancak bu halka açık ağlar, amaçlarına ulaşmak için her yolu deneyen dijital dolandırıcılar için de birer cazibe alanı. Çünkü kablosuz ağlara müdahale edilip edilmediğini söylemek zordur. Bu nedenle oteller, tatil köyleri ya da hastaneler, restoranlar, cafeler gibi internete açık alanların tümünde güvenlik önlemleri almak artık kaçınılmaz bir ihtiyaçtır“ dedi.
Müşteri davranışları da değişiyor
TEB İnternet ve Mobil Bankacılık Yöneticisi Gülşah Çavuşovalı, finansal dünyada özellikle son dönemde internet ve mobil bankacılığın öneminin giderek arttığını ve önümüzdeki dönemde daha da artacağını söyledi. Çavuşovalı, “1900’lü yılların başında radyo yoluyla 50 milyon kişiye ulaşabilmek için 38 yıllık süre gerekiyordu. Şimdi ise yeni gelişen mobil iletişim teknolojisi ve cihazlarıyla 8 ay içinde 50 milyon kişiye ulaşmak ve bilgi iletmek mümkün“ tespitini yaptı. “Dijital dünya hızla gelişiyor ve buna bağlı olarak müşteri davranışları da değişiyor“ diyen Çavuşovalı, Türklerin mobil dünyaya hızla adapte olduklarını ve ülkemizde banka müşterilerinin artık bankacılık işlemlerini internet bankacılığını atlayarak doğrudan cep telefonu üzerinden gerçekleştirmeyi tercih etmeye başladıklarını söyledi. Gülşah Çavuşovalı, “Geldiğimiz noktada mobil bankacılık uygulamamız CEPTETEB’i kullanan müşterilerimizin %55’i, sadece bu kanalı kullanarak bankacılık işlemlerini diledikleri zaman diledikleri yerden gerçekleştiriyor“ dedi. Müşterilerinin beklentilerine cevap vermek için şirketlerin de dijitalleşmesi ve mobil teknolojileri kullanması gerektiğini vurgulayan Gülşah Çavuşovalı, dijitalleşme ile oluşabilecek güvenlik risklerinden korunmanın mümkün olduğu söyledi.
İnternete çok hızlı giriş yaptık
Türkiye’de internet alt yapısı tam oturmadan insanların internete çok hızlı bir giriş yaptığını belirten Suç Bilimleri Uzmanı polis memuru İsa Altun, “Maalesef yeterince bilgilenmeden bilgi okyanusunda yüzmeye çalışıyoruz. Bu okyanusta, tıpkı gerçek okyanuslardakine benzer pek çok yırtıcı ve tehlikeli canlı var. Bu da pek çok kişinin istismar edilmesini ve kandırılmasını beraberinde getiriyor. Bu nedenle istismarlara karşı mutlaka hem teknoloji yardımıyla, hem de bilinçlenerek korunmalıyız” dedi. Altun, internet yoluyla yapılan bilişim suçlarından en çok kadınlar ve genç kızların mağdur olduğunu belirtti. Ailelere uyarıda bulunan Altun, eve internet bağlanıldığında ilk yapılması gereken şeyin iyi bir anti virüs programı almak olduğunu ifade etti. İnternetin hem yararlı hem zararlı yönleri olduğunu belirten Altun, “Kalemi yazı yazma aracı olarak da kullanırsınız, birisine saplamak için bir silah olarak da kullanabilirsiniz. Bunu nasıl kullandığınıza bağlı” diye konuştu. Altun, “İnternet kullanıcılarının özellikle sosyal medya takipçileri ve kullanıcılarının çok daha dikkatli olmalarında yarar var. Özellikle anne ve babaların çocuklarının internette ne yaptığını, nerelere girdiğini kontrol etmeleri gerekir. Ailelerin 16 yaşından küçük çocukları adına sosyal medya hesapları açmamaları gerekir” dedi.
Veri ve kimlik hırsızlığı
Uyarılarını sürdüren Altun, “Adliye’de sosyal medyada paylaştıkları fotoğraflardan mağdur olan bayanlarla karşılaştım. Hatta bunun için intihar edenler bile var. Ben bayanların sosyal medyada, fotoğraflarını paylaşmasından yana değilim. Çünkü bazı suç çeteleri bu fotoğrafları alıp üzerinde değişik oynamalar yaparak bir şantaj aracı olarak kullanabiliyorlar. Sosyal medyada fotoğraf paylaşırken bir videoyu veya görüntüyü paylaşırken ve tıklarken birkaç defa düşünmenin elzem olduğuna inanıyorum. Şuanda 26 çocuk Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde internet bağımlılığı tedavisi görüyor” dedi. Son günlerde veri ve kimlik hırsızlığının da çok olduğunu söyleyen İsa Altun, bazı suç şebekelerinin, 155 Polis İmdat hattı üzerinden arama yaparak kişilerin tüm kimlik bilgilerini alabildiğini söyledi. Altun, “Bu gibi suç şebekelerinin genelde Rusya’dan olduğunu belirtti. Altun, marketlerden indirim kartı alırken verdiğimiz bilgilerin çok cüzi bir para karşılığında başkalarına satılabildiğine de dikkat çekti.
Halil FİDAN