Güncel

KESK’in 29. yılı 

KESK’in 29. kuruluş yıldönümü etkinliği Eğitim-Sen lokalinde gerçekleştirildi. Basın açıklamasını okuyan Başkan İlhan Karakurt, “29. yaşımıza girdiğimiz bugün, bizim için sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseltme ve umudumuza sımsıkı sarıldığımız bir gündür” dedi 

Eğitim-Sen lokalinde gerçekleştirilen etkinlikteki basın açıklamasını, KESK Antalya Şubeler Platformu adına İlhan Karakurt okudu. Duygu ve Ferhat Başbağ’ın verdiği müzik dinletisi ile kokteyle katılım yoğun oldu. KESK Antalya Şubeler Platformu adına konuşan İlhan Karakurt, mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini belirterek, şunları söyledi: “Kamu emekçileri mücadele tarihinin yapı taşıdır. ‘Hak verilmez, mücadele ile alınır’ ilkesinin açık adresi olan konfederasyonumuz KESK, bugün 29 yaşına bastı. 29. yılımız, en zor koşullarda bile hakları için mücadele ederek ‘Emeğin Türkiye’sini’ kurma umudunu büyütenlere kutlu olsun. KESK’in 29. yaşı, sağlam hiçbir çarkı kalmayan, enkazı işsizlik, yoksulluk ve sefalet olarak omuzlarına yıkılmak istenen bozuk düzene karşı ‘Birleşe Birleşe Kazanacağız’ diye haykıranlara kutlu olsun. KESK’in 29. yaşı, 30 Kasım’da Ankara Tandoğan Meydanı’nı dolduran on binlere, yüreği Tandoğan’da atan milyonlara kutlu olsun. KESK’in tarihi elbette ki kuruluşundan bugüne geçen 28 yıldan ibaret değildir. KESK’in tarihi; kökleri emeğin yüzlerce yıllık birikimine, dalları Encümen-i Muallim’den TÖS’e, TÖB-DER’e, TÜM-DER’e, TÜS-DER’e uzanan asırlık ulu bir çınarın tarihidir. KESK’in tarihi; kul anlayışından örgütlü topluma geçiş yolunu açma ve bu hedefi geleceğe taşıma tarihidir.” 

 

‘KESK umudun ilacıdır’ 
Bugünlere kadar ilmek ilmek demokrasi mücadelesi vererek geldiklerini dile getiren Başkan Karakurt, şunları ekledi: “KESK’in tarihi; 12 Eylül karanlığını yırtanların, Sendika Yürütme Komisyonlarından, Kamu Çalışanları Platformu ve Kamu Çalışanları Sendikaları Platformu’ndan bugüne ilmek ilmek ördükleri emek ve demokrasi mücadelesinin tarihidir. KESK’in tarihi; 12 Eylül faşizmi sonrasının ilk mitingi olan Kamu Çalışanları Sendikal Haklar Mitingi’ni yaratan, darbe sonrasında ilk kez iş bırakan, önüne kurulan barikatları kumdan kaleler gibi yıkarak Ankara Kızılay Meydanı’na akan yüz binlerin dünden bugüne uzanan direniş destanının tarihidir. KESK’in tarihi, ‘memurun da sendikası mı olur’ diyenlerin kapılarına vurduğu mühürleri söküp atarak, kapıkulu değil emekçi olduğunu ispatlayanların tarihidir. KESK’in tarihi, fiili ve meşru mücadelesiyle Türkiye’de kamu emekçilerine sendikal örgütlenmeyi kazandıranların tarihidir. KESK’in tarihi, ‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ diyenlerin, iktidarın baskılarına karşı dayanışma ve kenetlenme içinde yılgınlığa düşmeden, direniş kültüründen beslenerek yazdığı bir tarihtir. Yandaş sendikaların emekçilerin hak ve çıkarlarını sermayeye ve iktidara peşkeş çekmesine karşı, ‘İyi ki KESK var’ dedirten bir umudun ve inancın tarihidir. 29. yaşımıza girdiğimiz bugün, bizim için sadece bir kutlama günü değil; mücadeleyi yükseltme kararlılığımızı haykırdığımız, azmimizi bilediğimiz ve umudumuza sımsıkı sarıldığımız bir gündür.”