Türk Kızılay Batı Akdeniz Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. Tufan Ertop, Covid-19 pandemisi tedbirleri ile bütün dünyada ve Antalya’da da sokağa çıkışların azalması, insanların kendisine konanavirüs bulaşır endişesi gibi nedenlerle kan bağışlarının azalmaya başladığını ifade etti. Ertop, Kızılay olarak stok sistemiyle çalıştıklarını aktararak, “Stoklarda sürekli eksiği tamamlamaya çalıştık. Kan merkezi olarak stoklu çalıştığımız için bu kan azalma durumunu belli bir süre tolere edebildik. Nisan ayının 15’inden sonra kan stoklarımız iyice azalmaya başladı. Kan bağışlarının düşük seviyelerde gitmesiyle birlikte hastalara temin noktasında sıkıntılar yaşamaya başladık. Bu dönemde kan stoklarımız neredeyse dibi görmeye başladı. 15 Mart’ta tedbirlerin uygulanmasıyla bağışlar iyice düşmeye başladı. Sonrasında ise halkımıza yaptığımız kan bağışı çağrısıyla bu hem ulusal anlamda hem de bölgesel olarak basının sürekli bu konuyu duyurmasıyla farklı hastanelerden hocalarımızın ya da derneklerimizin kuruluşlarımızın bizlerle beraber göstermiş olduğu hassasiyetle birlikte bağış sayımız artmaya başladı” dedi.
İmmün Plazma
İmmün Plazma bağışı hakkında bilgilendirmelerde bulunan Ertop, “Covid-19 geçiren ve durumu belgelenen vakalardan belli bir periyod sonrasında plazmasının belli bir miktarı alınıp ihtiyaç duyulan hastalara uygulanıyor. Bununla ilgili olarak tüm yurt çapında da bizim çalışmalarımız devam ediyor. Uygun olan bağışçıların plazmasını alıyoruz. Talep eden hastanelere gönderiyoruz. Bu deneysel bir tedavi. Bütün dünyada farklı ülkelerde bununla ilgili olarak yapılmış çalışmalar var ancak bunun etkinliği konusunda kesin kanılara varabilmek için çok erken. Belki ileride bu konuyla ilgili olarak bilimsel çalışmalar yapılır, daha net sonuçlar ortaya koyulur. Ülkemizde de olumlu geri bildirimler oldu. Elimizde 15-20 civarında plazma bağış ünitesi var. Halen almaya da devam ediyoruz. Randevularımız var, bağış yapmak için gelecek vatandaşımız var. Plazma ve otomatize cihazlarda, tek kullanımlık setler ile bağışçıdan kanın alınıp trombositlerin ayrıştırılıp-toplanıp diğer kısımlarının geri verilmesi işlemleri ve bağışları her zaman yapılabilir. Herhangi bir zararı yok. Zaten kişiyi test yapıp uygunsa alıyoruz bağışı” bilgisini verdi.
Yüzde 40 azaldı
Kan bağış miktarındaki devamlılığın önemine değinen Dr. Tufan Ertop, “Bu artış henüz istenilen talebi karşılayacak kadar istenilen miktarda değil. Bağış miktarı çök önemli. Önümüz yaz olduğu için ve sıcakların da etkisiyle bağışlarda epey düşüşler yaşanabilir. Yüzde 40 civarında kan bağış stokunda azalma var. Sağlık Bakanlığının almış olduğu karar vardı, koronavirüs tedbirleri kapsamında koronavirüsünün ilk Türkiye'ye bulaştığı günlerde, çok acil olmayan vakaların ötelenmesi, kan kullanımının azaltılması yönünde. Hastanelerimiz de bu dönemlerde kan kullanımlarını ona göre kullandılar. O dönemde vatandaşın endişesiyle hastaneye gidiş sıklığı da azalmaya başladı. Kan ihtiyacı her zaman vardır, özellikle talasemi hastaları, ağır enfeksiyon ya da karaciğer hastalığı olanlar, aplastik anemi, hemolitik anemi, demir-eksikliği anemisi, orak hücre anemisi, sezeryanlar, acil ameliyatlar gibi. Ciddi anlamda kan tüketimimiz var. Sadece Covid-19 hastalarının olduğunu değil, başka hastaların da kana ihtiyaç duyduklarını düşünerek hareket etmemiz gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Hayat kurtarın
‘Halkımız duyarlı, normal zamanda da bağış anlamında duyarlı olduklarını her zaman görüyoruz’ diyen Ertop, “Bu dönemde de elbette ki tedbir elden bırakılmamalı. Herhangi bir nedenle dışarıya çıkmış insanların 20-25 dakikasını ayırarak gelip bağışta bulunmaları hayat kurtaracaktır. 18-65 yaş aralığında sağlıklı ve uygun olan her birey, kan bağışı yapabilir. ‘Dışarı çıkacaksanız sadece hayat kurtarmak için çıkın’ vurgusunu yapıyoruz. Bağış alanında da sosyal mesafeyi koruyoruz. Tüm cihazlarımız sürekli olarak dezenfekte ediliyor. Kan bağış alanına gelen her kişinin ateş ölçümü yapılıyor. Mutlaka maske takılıyor, el hijyeni için dezenfektan kullandırılıyor ve bağış alanına alınıyor. Tedbirlerimizi aldık” diyerek konuşmasını tamamladı.
Esra ALTUNKES
İmmün Plazma
İmmün Plazma bağışı hakkında bilgilendirmelerde bulunan Ertop, “Covid-19 geçiren ve durumu belgelenen vakalardan belli bir periyod sonrasında plazmasının belli bir miktarı alınıp ihtiyaç duyulan hastalara uygulanıyor. Bununla ilgili olarak tüm yurt çapında da bizim çalışmalarımız devam ediyor. Uygun olan bağışçıların plazmasını alıyoruz. Talep eden hastanelere gönderiyoruz. Bu deneysel bir tedavi. Bütün dünyada farklı ülkelerde bununla ilgili olarak yapılmış çalışmalar var ancak bunun etkinliği konusunda kesin kanılara varabilmek için çok erken. Belki ileride bu konuyla ilgili olarak bilimsel çalışmalar yapılır, daha net sonuçlar ortaya koyulur. Ülkemizde de olumlu geri bildirimler oldu. Elimizde 15-20 civarında plazma bağış ünitesi var. Halen almaya da devam ediyoruz. Randevularımız var, bağış yapmak için gelecek vatandaşımız var. Plazma ve otomatize cihazlarda, tek kullanımlık setler ile bağışçıdan kanın alınıp trombositlerin ayrıştırılıp-toplanıp diğer kısımlarının geri verilmesi işlemleri ve bağışları her zaman yapılabilir. Herhangi bir zararı yok. Zaten kişiyi test yapıp uygunsa alıyoruz bağışı” bilgisini verdi.
Yüzde 40 azaldı
Kan bağış miktarındaki devamlılığın önemine değinen Dr. Tufan Ertop, “Bu artış henüz istenilen talebi karşılayacak kadar istenilen miktarda değil. Bağış miktarı çök önemli. Önümüz yaz olduğu için ve sıcakların da etkisiyle bağışlarda epey düşüşler yaşanabilir. Yüzde 40 civarında kan bağış stokunda azalma var. Sağlık Bakanlığının almış olduğu karar vardı, koronavirüs tedbirleri kapsamında koronavirüsünün ilk Türkiye'ye bulaştığı günlerde, çok acil olmayan vakaların ötelenmesi, kan kullanımının azaltılması yönünde. Hastanelerimiz de bu dönemlerde kan kullanımlarını ona göre kullandılar. O dönemde vatandaşın endişesiyle hastaneye gidiş sıklığı da azalmaya başladı. Kan ihtiyacı her zaman vardır, özellikle talasemi hastaları, ağır enfeksiyon ya da karaciğer hastalığı olanlar, aplastik anemi, hemolitik anemi, demir-eksikliği anemisi, orak hücre anemisi, sezeryanlar, acil ameliyatlar gibi. Ciddi anlamda kan tüketimimiz var. Sadece Covid-19 hastalarının olduğunu değil, başka hastaların da kana ihtiyaç duyduklarını düşünerek hareket etmemiz gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Hayat kurtarın
‘Halkımız duyarlı, normal zamanda da bağış anlamında duyarlı olduklarını her zaman görüyoruz’ diyen Ertop, “Bu dönemde de elbette ki tedbir elden bırakılmamalı. Herhangi bir nedenle dışarıya çıkmış insanların 20-25 dakikasını ayırarak gelip bağışta bulunmaları hayat kurtaracaktır. 18-65 yaş aralığında sağlıklı ve uygun olan her birey, kan bağışı yapabilir. ‘Dışarı çıkacaksanız sadece hayat kurtarmak için çıkın’ vurgusunu yapıyoruz. Bağış alanında da sosyal mesafeyi koruyoruz. Tüm cihazlarımız sürekli olarak dezenfekte ediliyor. Kan bağış alanına gelen her kişinin ateş ölçümü yapılıyor. Mutlaka maske takılıyor, el hijyeni için dezenfektan kullandırılıyor ve bağış alanına alınıyor. Tedbirlerimizi aldık” diyerek konuşmasını tamamladı.
Esra ALTUNKES