Koruyucu önlemler alınmalı
Türkiye’de her yıl yaklaşık kayıtlı 80 bin iş kazası bildirimi yapıldığını anlatan İpekli, “Ülkemizde her 5 dakikada bir iş kazası yaşanmaktadır. Acilen, koruyucu, önleyici ve tedavi edici yaklaşımlar uygulamaya konmalıdır. İş sağlığı ve güvenliği yasası ile çalışma ortamına ilişkin 155 sayılı ILO Sözleşmesi ve İş sağlığı hizmetlerine ilişkin 161 sayılı ILO Sözleşmelerine tam uyum sağlanmalıdır. Devletin, kamu güvenliği ve kamu düzeni açısından tehlike oluşturan durumları engellemek gibi bir görev üstlenmesi gerekmektedir” dedi
En çok KOBİ’lerde
İş kazalarının en çok KOBİ’lerde yaşandığının altını çizen Yavuz İpekli, “İş kazalarını önlemeye yönelik özel bir yapılanma olmalıdır. Çünkü Türkiye’de ölümlü iş kazalarının yüzde 97’si KOBİ’lerde meydana gelmektedir” dedi. İpekli, iş yaşamındaki güvencesiz davranışları ortadan kaldırmak için yapılması gerekenleri anlatarak, “İşçiler dahil tüm toplumda iş kazası ve meslek hastalıklarından, kişisel korunmaya, hijyen, makine ve kişisel koruyucu donanım (KKD) kullanımına yönelik eğitimlerin okullarda temel eğitim kapsamında uygulamalı olarak verilmesi gerekir” dedi.
Bir an önce neşter vurulmalı
İş Sağlığı ve İş Güvenliği Eğiticisi Doktor Yavuz İpekli, iş sağlığı ve güvenliğine yönelik bir yasa çıkarılmışsa bu yasanın arkasında durulması gerektiğini anlatarak, “Meslek Hastalıklarını engellemeye yönelik, illerde meslek hastalıkları hastaneleri açılması ve meslek hastalıklarına yönelik istatistik tutulması gerekmektedir. Taşeron sistemi, dayıcılık sona erdiği zaman işverenden korkmadan gerekli yasalar çıkarıldığında toplu ölümleri engellemek mümkündür” dedi. İpekli, İş Sağlığı ve Güvenliğinin masaya yatırılarak derhal incelenmesi gerektiğini anlatarak, “Bu işe bir an önce neşter vurulması gereğine inanıyorum” şeklinde konuşmasını tamamladı. Esra ALTUNKES