Antalya turizmi deniz demektir
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin çevre politikası ile ilgili bilgiler veren Türel şunları söyledi: “Antalya’da benim ilk Başkanlık dönemimde Kundu Arıtma Tesisi, katı atık tesisi, kanalizasyon bağlantıları gibi alanlarda rekorlar kırdık. Bu yıl göreve başlar başlamaz Kemer bölgesinde arıtma kapasitesinin sınırda olduğunu gördük ve Sayın Cumhurbaşkanımızın desteğiyle sorunu çözerek 2015 sezonunu kurtardık. Antalya turizmi deniz demektir. Deniz suyu temiz olmazsa turizm olmaz. Ben 2004-2005 yıllarında Antalya’da metropoliten belediye modeline geçişmelidir demiştim. Nihayet Büyükşehir Belediyesi Kanunu değişikliğiyle bu gerçekleşti. 640 kilometre sahil şeridi olacak ve 30-40 belediye yetkili olacak ve sonra denizi koruyacaksınız, mümkün değildi. İşte Manavgat’ta denizin göz göre göre kirletilmiş olduğunu tespit ettik. Şimdi artık böyle tatsız olaylar görmeyeceğiz. Büyükşehir olarak bütün ilçelerde öncelikli meselemiz denizi korumaktır.”
İmar baskısı büyük
Güzel bir imar planı ile planlanmayan her yerin darmadağın olduğuna dikkat çeken Menderes Türel şöyle devam etti: “Dolayısıyla çevre koruma ve kullanma dengesinde de aynı şey söz konusudur. Bu halen çok eksiğimiz bulunmaktadır. Antalya gibi şehirlerde imar baskısı halen büyük bir baskıdır. Medyada bir kısım insanımız bir yerin imara açılmasına karşıdır ama o bölgeye gittiğinizde arazi sahiplerinin talep ve direncini gördüğünüzde manzara değişmektedir. Hiçbir belediye başkanı, hiç bir siyasi parti orada seçmenin talebini göz ardı edemez. Bu sebeple çevreyi koruma ve kalkınma dengesini kurmamız, en iyi imar planlarıyla, en iyi altyapı planlarıyla çevreyi mümkün olduğu kadar koruyarak gelişmeyi sağlamamız gerekiyor.” Haber Merkezi