Hiç duymadığı halde gitar gibi müzik enstrümanlarını çalan takı tasarım öğretmeni işitme engelli Emre Çınar Uğuzlar, şehrin yöneticilerinden destek bekliyor
Antalya’nın genç yeteneği
Kısa bir süre önce katıldığı bir yarışma programında yeteneğini tüm Türkiye’ye duyuran işitme engelli Emre Çınar Uğuzlar, hiç duymadığı halde müzik enstrümanlarını çalabiliyor, beste yapıyor. 6 aylıkken doktorun bir hatası nedeniyle işitme engelli olan Emre, Antalya’nın yetiştirdiği yetenekli gençlerden sadece birisi. Arkadaşının çaldığı gitara dokunarak çıkan sesleri hissettiğini anlayan takı tasarım öğretmeni Emre, gitar çalmaya başladı. Kısa sürede gitar çalmayı öğrenen Emre, bu yeteneğini ‘Yetenek Sizsiniz Türkiye’ isimli bir TV yarışma programında Türkiye’ye ve Dünya’ya duyurdu.
Emre destek bekliyor
Gitarın yanında bateri ve piyano çalışmalarına da devam eden Emre, TV yarışmasına kendi yeteneğini göstermekten çok, bir engellinin engeli olmayan birisiyle uyumunu göstermek için katıldığını ifade etti. Daha önce Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde çalıştığını ancak işten çıktığını ifade eden Emre, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in kendisine yardım etmesini istiyor. İnsanların engelli kişilere bakış açılarının değişmesi gerektiğini anlatan Emre, insanın yeteneği varsa o yeteneğine göre değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.
Whatsapp üzerinden röportaj
6 yaşındayken takı yapıp satmaya çalışan Emre, üniversitede takı tasarım bölümü okudu. Gitara ilk dokunduğunda tellerin sesini hissettiğini ve o an bütün tüylerinin diken diken olduğunu anlatan Emre, insanın sadece bir duyu organının olmadığını beş duyu organına sahip olduğunu ifade etti. Boş günlerinde babasının aktar dükkânında çalıştığını ifade eden Emre, yaptığı takıları ise burada satışa sunduğunu anlattı. İşte Akdeniz Manşet gazetesi olarak babası Ahmet Uğuzlar’ın yardımı ve telefondaki whatsapp programı üzerinden yaptığımız röportajın ayrıntıları…
H.F.İlk önce herkesin merak ettiği bir soruyla röportajıma başlamak istiyorum. İşitme engelli olan biri nasıl oluyor da bir müzik aleti çalabiliyor.
E. Ç.U.: İşitme kaybım 90 desibelin üzerinde. Ama insanın beş duyu organı var. Duyu organlarından birisi de insanın derisi. Ben müzik seslerini hissedebiliyorum. Gitardan çıkan sesi ellerimle, vücudumla hissedebiliyorum. Bu da ritimlere ayak uydurmama yardımcı oluyor.
H.F.Bir müzik enstrümanını çalma merakınız nerden geliyor?
E. Ç.U.: Ben küçükken ağabeyim beni bir gün iki hoparlörün arasına koydu ve yüksek sesle müzik açtı. O an sesin basıncıyla müziği hissetmeye başladım. Sonra ağabeyim ile oynamaya başladım. O an, o müzik sesini duydum. O gün yaşadığım o heyecan beni müziğe sardı ancak bir müzik aleti çalabileceğimi hiç düşünmemiştim.
H.F.Peki, gitar çalmayı ne zaman öğrendiniz?
E. Ç.U.: Üniversitede okurken bir arkadaşım gitar çalıyordu. Sonra gitar çalarken ben de elimi gitarın üzerine koydum, o titreşimleri hissediyordum. Sonra çalmaya karar verdim. Üniversitede müzik hocasının yanına gittim ve gitar çalmak istediğimi söyledim. Tabi ilk başta şaşırdılar, benim çalacağıma hiç inanmadılar. Daha sonra bana inandı hocam ve yardım etti. Okulum tatil oldu, Antalya’ya geldim. Antalya’da da gitar kursuna gitmeye, kaldığım yerde çalışmalarıma devam etmeye kadar verdim. Burada Uğur Kızılcık diye bir gitar hocasıyla tanıştım. Kendisi çok yardımcı oldu, onunla birlikte gitar öğrenmeyi başardım.
H.F.Gitara ilk dokunduğunuzda neler hissetiniz?
E. Ç.U.: Gitarı elime alıp ilk çalmaya başladığımda tellerin sesini hissettim. Ve o an bütün tüylerim diken diken oldu. O anki duyguyu anlatmak tarifsiz. Gitar çaldığımda çıkardığım sesleri kaydettim, sonra yüksek bir desibelle dinlemeye çalıştım. Amacım müziğin sesinin nasıl olduğunu anlamaktı.
H.F.İşitme kaybınız doğuştan mı yoksa sonradan mı oldu?
E. Ç.U.: Doğuştan sayılır diyebilirim. 6 aylıkken hastalanmışım beni doktora götürmüşler. Antibiyotik iğne yapılmış. Antibiyotikten dolayı duyma sinirlerim işlevini yitirmiş. Ailem benim duymadığımı 4 ay sonra fark etti. İl dışında bazı hastanelere tedavi için ailem gitmiş ancak doktorlar artık duymayacağımı söylemiş.
H.F.Gerek okul yaşamınız boyunca gerekse gündelik hayatınızda işitme kaybından dolayı zorluklarla karşılaştınız mı?
E. Ç.U.: Ya küçükken hani insan pek bir şey yaşamıyor çünkü sürekli yanımda ailem vardı. Ancak lise döneminden sonra tabi zorluklar yavaş yavaş karşıma çıktı. Bu da var tabi insan alıştığı için pek fark etmiyor. Küçükken ailem beni işitme engelliler ilkokuluna verdi. Sonra ortaokul, lise ve üniversiteyi okudum.
H.F.‘Yetenek Sizsiniz Türkiye’ isimli bir yarışmaya katıldınız. Ve orada baya bir yol aldınız. Bu yarışmaya katılmak için nasıl karar verdiniz? Bir amaç ya da bir hedefiniz var mıydı?
E. Ç.U.: Bu tür programlara engelliler katılıyordu. Engelliler sadece kendilerini ispat etmeye çalıştı bu tür programlarda. Ancak ben kendimi ispat etmekten çok bir engellinin engelli olmayan birisiyle uyumluluk gösterebildiğini anlatmaya çalıştım. Bunun için tek başıma çıkmaktan çok gitar arkadaşımla çıkmaya çalıştım. Tabi bu yeteneğimi de göstermek istedim. Neden benim bir hayran kitlem olmasın ki neden dev konserler vermeyeyim ki bunun için katıldım. Ki zaten benim hayalim bu. Bundan dolayı da katılmaya karar verdim.
H.F.Hedeflerine ulaştın diyebilir miyiz?
E. Ç.U.: Birilerinin dikkatini çektim. Bana güzel eleştiriler geldi. Çok yerden teklif aldım. Güney Kore’den, Çin’den, Brezilya’dan benimle tanışmak istediğini söyleyen bazı sanatçılar Antalya’ya geldiğinde benimle birlikte konsere çıkmak istediğini söyledi. Bu çok güzel bir duygu.
H.F.Bir de beste çalışmaları yaptığınızı öğrendik. Besteleri nasıl yapıyorsunuz?
E. Ç.U.: Notalar üzerinde çalışarak yapıyoruz. Beste çalışmalarını tek başıma yapmıyorum bunu öncelikle söyleyeyim. Beste çalışmalarını arkadaşlarımla birlikte yapıyorum. Çalışmaları nota ritimlerine göre, notaların vuruş derecelerine göre yapıyorum tam bir takım çalışması anlayacağınız.
H.F. Hiç bir ünlüyle konser verdiniz mi?
E. Ç.U.: Hayır, şu ana kadar gerçekleşmedi. Ama Haluk Levent bana söz verdi. Antalya’ya geldiğinde benimle birlikte sahneye çıkacağını söyledi.
H.F.‘Yetenek Sizsiniz Türkiye’ programına tekrardan katılmayı düşünüyor musunuz?
E. Ç.U.: Yetenek Sizsiniz Türkiye yarışmasına tekrardan müracaat ettim. Bu hafta ya da diğer hafta başlayacağını umuyorum.
H.F.Çaldığınız başka müzik enstrümanları var mı?
E. Ç.U.: Bateri ve piyano çalışmalarım var. Şimdi onlara devam ediyorum.
H.F.Diğer bir yeteneğiniz ise el sanatları işlemeciliği. El sanatları yeteneğiniz nasıl gelişti?
E. Ç.U.: Ben 5-6 yaşındayken takı yapıp satmaya başladım. Kendimi sürekli geliştirdim. Tasarım yaptıkça hoşuma gitti. Ben de kendimi bu yöne verdim. Müzikle tanışana kadar. Sonra üniversiteyi takı tasarım üzerine okudum. Mersin Üniversitesi Takı Tasarım Öğretmenliği okudum. Gümüş üzerine bir projem vardı, onunla okulda birinci oldum. Antalya şehir merkezini gümüşe işledim.
H.F.Okulu bitirdikten sonra müziğe mi yöneldiniz yoksa el sanatlarına mı yöneldiniz?
E. Ç.U.: Okulu bitirdikten sonra her iki alanda da kendimi geliştirdim. Ne müziği bıraktım ne de el sanatlarını. Okuldan sonra Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde takı tasarım öğretmenliği yaptım, engelliler merkezinde. Şimdi ise Anadolu Hastanesi’nde depo sorumlusu olarak çalışıyorum
H.F.Sanat alanında başka çalışmalarınız var mı?
E. Ç.U.: Kısa metrajlı ‘Bir Engellinin Hayatı’ diye kısa metrajlı bir filmimiz var.
H.F.İlerideki hedefiniz nedir?
E. Ç.U.: Hedefim müzik kariyerinde iyi bir yere gelmek, dünyada önemli bir sanatçı olmak. İlerde kendim için bir atölye yapıp koleksiyona yönelik takı çalışması yapmak istiyorum.
H.F.Yetkililerden bir talebiniz var mı?
E. Ç.U.: Bu şehrin bir ferdi olarak bu şehrin yöneticilerinden yardım istiyorum. Özellikle Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’den yardım istiyorum. Belediyenin konservatuvarında çalışmak isterdim. Şimdi sırf engelli olduğum için Anadolu Hastanesi’nde ilgi alanımın dışında çalışıyorum. Şehrimin yöneticisinin bana el uzatmasını bekliyorum.
H.F.Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
E. Ç.U.: Engelli kişilere yardım etmek isteyen insanların duygusal olarak yaklaşmamalarını istiyorum. Engelli bir kişinin bir yeteneği varsa onu o yeteneğine göre değerlendirsinler.
Emre Çınar Uğuzlar kimdir?
1992 Antalya doğumluyum. Mersin Üniversitesi Takı Tasarım Öğretmenliği okudum. Yaklaşık 6 yıldır müzikle uğraşıyorum.
Halil FİDAN