Spor

TFF’DEN MENAJERLERE AĞIR FATURA

TFF’nin futbol menajerlerine getirdiği tescil zorunluluğuyla ilgili değerlendirmede bulunan www.akdenizmanset.com.tr Yazı İşleri Müdürü Gürkan Balcı, bu düzenlemenin yalnızca kayıt dışı temsilciliği engelleme amacı taşımadığını, aynı zamanda Türk futbolunda kulüplerin menajerlik sistemine yaklaşımını ve oyuncu ilişkilerini kökten etkileyecek yapısal bir dönüşüm başlatabileceğini ifade etti

Abone Ol

Türkiye Futbol Federasyonu’nun 2025-2026 sezonu öncesi aldığı kararlar arasında belki de en az konuşulan ama en etkili değişikliklerden biri futbol menajerlerine yönelik düzenleme oldu. Artık bir futbol menajeri, görev yapabilmek için TFF’ye 50 bin TL tescil ücreti ödemek zorunda. FIFA düzeyinde maç organizatörlüğü yapmak isteyenlerin ödeyeceği bedel de 35 bin TL. İlk bakışta “düzeni sağlamak” gibi son derece olumlu bir amaçla hareket edildiği ortada. Peki bu karar gerçekten çözüm mü, yoksa başka sorunların başlangıcı mı?

Şeffaflık mı, eleyici eşik mi?
TFF’nin bu adımı, futbolcu transfer süreçlerinde yıllardır süregelen kayıtsızlık ve kontrolsüz menajer etkisini törpülemeyi hedefliyor. Özellikle genç oyuncuların istismar edilmesi, kulüplerin fahiş komisyonlara mahkum edilmesi gibi sorunlar bir süredir kamuoyunun da gündeminde. Ancak bu meslek grubuna 50 bin TL gibi bir giriş bariyeri koymak, sistemi sadece “şeffaf” değil, aynı zamanda “ulaşılamaz” hale de getiriyor. Futbol menajerliğini bir kariyer hedefi olarak belirleyen, ancak bu işin başında olan gençler için bu ücret caydırıcı değilse nedir? Bugün Anadolu’da bir amatör oyuncunun gelişimine katkı sağlayan bir temsilciyle, İstanbul'daki büyük kulüplerle çalışan menajerin eşit imkanlara sahip olmadığını hepimiz biliyoruz. O halde aynı kurallar, tüm gerçeklikleri karşılayabilir mi?

Kontrolsüz çoğalmaya mı çözüm?
Menajerlik sistemi uzun zamandır ciddi sorunlara yol açıyor. Kayıt dışı menajerlerin çoğalması, transfer dönemlerinde kulüp yöneticilerinin baskı altında kalması, oyuncuların yanlış yönlendirilmesi… Bu sorunları sadece federasyon değil, herkes görüyor. Bu bağlamda TFF’nin “kaydı olmayan çalışamaz” demesi elbette yerinde. Ama çözüm sadece yüksek bedellerle bariyer koymak mı olmalıydı? Belki de bu mesleği kurumsallaştırmak için önce eğitim zorunluluğu, etik kurallar ve denetim mekanizmaları devreye alınmalıydı.

Yük sadece menajere değil
Bu karar sadece menajerleri değil, aslında kulüpleri de doğrudan etkileyecek. Artık her kulüp, çalıştığı temsilcinin TFF tescilli olup olmadığını sorgulamak zorunda kalacak. Kayıtlı menajer sayısı azalırsa, rekabet ortamı da daralacak ve belirli isimler tekel oluşturabilir. Bu da yine büyük kulüplerin elini güçlendirirken, alt liglerdeki takımların seçeneklerini kısıtlayabilir. Öte yandan, tescil sisteminin her yıl TÜFE + ÜFE / 2 oranında artırılacak olması, bu mesleği sürdürülebilir olmaktan da çıkarabilir. Bir meslek grubunu profesyonelleştirmek, onun sınırlarını daraltmakla eşdeğer olmamalı.

Çözüm: Şeffaf ama erişilebilir sistem
Sonuç olarak, bu karar Türk futbolu için yeni bir başlangıç olabilir. Ancak başlangıcın sürdürülebilir ve adil olması gerekir. Menajerlik sistemi evet denetlenmeli, evet kayıt altına alınmalı. Ama aynı zamanda herkes için erişilebilir, gelişmeye açık ve fırsat eşitliği sunan bir yapı kurulmalı. Yoksa bu adım, sistem dışındaki sorunları çözmek yerine, sistem içindeki fırsatları daraltabilir. TFF’nin attığı adım önemlidir ama yeterli değildir. Bu mesleği kurumsallaştırmak istiyorsak, sadece ceza değil, eğitim de vermeliyiz. Sadece para istemek değil, bilgi talep etmek de zorunlu olmalı.