Türk Kadınlar Birliği (TKB), kadına yönelik şiddetin önlenmesi, cinsiyete dayalı ayrımcılığın ortadan kaldırılması ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması bakımından AB Delegasyonunun desteğiyle 2020 Ocak ayında ‘Eşitliğe Ulaşmak ve Ayrımcılıkla Mücadelede Güvencelerimiz’ projesini başlattı. Projeyle ilgili olarak Atatürk Parkı içerisindeki bir kafede basın açıklaması yapıldı. Toplantıya Türk Kadınlar Birliği (TKB) Antalya Şube Başkanı Saime Gülşen, TKB Muğla Bölge Mentörü Gaye Cön, Türk Üniversiteli Kadınlar Antalya Şubesi'nden Prof. Dr. Fulya Sarvan, Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği'nden Avukat Nagihan Bulduk ve çok sayıda kadın sivil toplum örgütü üyeleri katıldı. 35 ilde yürütülen proje faaliyetleriyle kadına yönelik şiddetin önlenmesi, cinsiyete dayalı ayrımcılığın ortadan kaldırılması ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanarak uluslararası sözleşmelerin tanınırlığıyla yereldeki aktörlerin farkındalığının artırılması amaçlanıyor. Projenin hedef grupları halk temelli çalışan kadın STK kuruluşları, üniversiteler, yerel yönetimler ve medya. Proje illeri ise İstanbul, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Iğdır, Kocaeli, Sakarya, Bolu, Bilecik, Bursa, İzmir, Manisa, Eskişehir, Çanakkale, Muğla, Antalya, Isparta, Denizli, Aydın, Kahramanmaraş, Adana, Hatay, Gaziantep, Mardin, Ordu, Trabzon, Gümüşhane, Erzurum, Amasya, Konya, Nevşehir, Kayseri, Karaman, Mersin olarak belirlerdi.
35 ilde yürütülüyor
Projenin Muğla Bölge Mentörü Gaye Cön, Türk Kadınlar Birliği’nin 35 ilde bir proje gerçekleştirmeye başladığında Ocak ayının 2020’si olduğunu, 5 tane ilde yapılan çalışmalarda arkadaşlarına destek verdiğini anlattı. Cön, “Kadına yönelik şiddetin önlenmesi, cinsiyete dayalı ayrımcılığın ortadan kaldırılması ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması bakımından önemli olan sözleşmeler ve Avrupa Birliği delegasyonunun desteği ile 'Eşitliğe Ulaşmak ve Ayrımcılıkla Mücadelede Güvencelerimiz' projesi 2020 yılının Ocak ayında başladı. 35 ilde yürütülen proje faaliyetleriyle kadına yönelik şiddet ve ayrımcılıkla mücadelede uluslararası sözleşmelerin ve ilgili ulusal mevzuatlarımızın tanınırlığını ve uygulamasını sağlamak için yereldeki aktörlerin farkındalığının artırılması, sözleşmelerin hayata geçirilmesini sağlayacak izleme ve savunuculuk becerilerinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır” ifadelerini kullandı.
Her ilden farkı sonuçlar
Projenin toplamda süresinin 30 ay olduğunu, Ocak 2020'de başladığını anımsatan Gaye Cön, “Ulusal ve uluslararası yasaların uygulanıp uygulanmadığını kamu kurumları nezdinde nasıl bir bakış açısına sahip olduğunu belirten bir izleme çalışması yapıyoruz. Antalya’da da 5 tane örgüt bu izleme çalışmasını yürütmekte. Türk Kadınlar Birliği Antalya Şubesi, Kemer ve Alanya Şubeleri, Türk Üniversiteli Kadınlar Antalya Şubesi, Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği yürütüyor bu projeyi. Yasaların uygulanıp uygulanmadığını izliyoruz.
Proje kapsamındaki illerde bu amaca ulaşmak için gerçekleştirilen faaliyetler, ilgili kesimler ile iletişim ve iş birliğinin gelişmesini de sağlayacaktır. Bu faaliyetler projenin uygulandığı diğer illerde olduğu gibi Antalya'da da sivil toplum örgütlerinin kurum ve karar verme mekanizmalarıyla tanışmalarına vesile olacak, yeni iş birliklerinin oluşmasını sağlayacak ve katılımcılık açısından da önemli bir artı değer katacaktır. İzlediğimiz konular yasaların uygulanıp uygulanmadığıdır. Sonuçlar Türkiye’de çıkacak. İkinci dönem devam edecek. Bu birinci dönem izlemeydi. Her ilden aynı sorulardan farklı sonuç alıyoruz” ifadelerine yer verdi.
1’inci izleme sonuçları
Antalya ili 1’inci izleme sonuçları bilgi notunu paylaşan Cön, “Bu izleme kapsamında; kadına yönelik şiddet, istihdam, eğitim ve kalıp yargılar alanına ilişkin izleme yapılmıştır. Antalya Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü, İl Ticaret Müdürlüğü, Tarım Orman İl Müdürlüğü, Muratpaşa Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi ve Kepez Belediyesi, Akdeniz
Üniversitesi, Bilim Üniversitesi ile İnsan Hakları Kurulu ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon İzleme ve Değerlendirme Komisyonu izlenmiştir. Bilgi edinme başvurusu çerçevesinde kurumlara gönderilen dilekçeler ile izlenen kurumlara toplamda 240 soru yöneltilmiştir ve cevapları alınmıştır. İzleme sonuçları raporlama çalışmaları devam etmektedir. İkinci izleme döneminin Kasım ayında başlaması planlanmaktadır. İzleme çalışması ile elde edilen sonuçlar ışığında Antalya ilinde kadın STK ve ilgili kurumların iş birliği ve iletişim içinde çalışarak, ilimizde kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın ortadan kaldırılması çalışmalarına katkı sağlaması hedeflenmektedir” dedi
Çok kapsamlı çalışma
Türk Üniversiteli Kadınlar Antalya Şubesi'nden Prof. Dr. Fulya Sarvan, 3 izleme çalışması yaptıklarını anlatarak eğitim başlığı adı altında Akdeniz Üniversitesi ve Antalya Bilim Üniversitesi’nin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda ne gibi politikalar, eylem planları ve uygulamaları içinde olduğunu izlemeye aldıklarını ifade etti. Çok kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdiklerini dile getirdi. TKB Antalya Şube Başkanı Saime Gülşen ise “Antalya Barosu Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü de diğer kamu kurum ve kuruluşlarından aldığımız bilgiye göre kadına yönelik her türlü işlemde gereğinin yapıldığını, çalıştıklarını öğrendik. Bunları anket formlarıyla birlikte hepsi yönetmenimize gönderdik. Hepsinin gereğinin yapılacağı kanaatiyle kadınlarımızın her zaman özgür ve eşitlik içerisinde yasalara, yasaların kendileriyle ilgili bölümleriyle değerlendirilerek geliştirileceğine inanıyoruz. 30 aylık dilimde tüm arkadaşlarımızla ve Antalya’daki STK örgütleriyle bir arada olacağız” bilgisini verdi.
Dayanışmaya ihtiyacımız var
Gazeteci ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu delegesi Songül Başkaya, kadınların her alanda yaşadığı zorluklara dikkat çekti. Başkaya, “Üniversitede ilk kez bir kadın rektör oldu. Kadın kaymakam çok az sayıda oluyor, vali yok. Büyükşehir belediye başkanı olarak hiç kadın belediye başkanımız olmadı bizim Antalya gibi bir kentte. 19 tane ilçe belediyemiz var, hiç kadın belediye başkanımız olmadı. Akademide, meslek örgütlerinde hep bunları yaşıyoruz. Dayanışmaya ihtiyacımız var. Bilgilenmeye ihtiyacımız var. Kanunlara tabii ki ihtiyacımız var. Yasal çerçeve muhakkak olmalı” dedi. Başkaya, İstanbul Sözleşmesini hatırlatarak, “İmzadan çekilmeden önce de biz siyasi iklimdeki zihniyeti değiştirmeden önce kadın cinayetlerini önleyebildik mi? Artan kadın cinayetleri var. Kadına yönelik şiddetin her boyutunu yaşadığımız gibi artık biz eşitlik mücadelesinden geçtik kadınlar yaşasın, kadınları yaşatalım mücadelesi veriyoruz. Bunu eğitimle ancak dönüştürebiliriz” şeklinde konuştu.
Esra ALTUNKES
35 ilde yürütülüyor
Projenin Muğla Bölge Mentörü Gaye Cön, Türk Kadınlar Birliği’nin 35 ilde bir proje gerçekleştirmeye başladığında Ocak ayının 2020’si olduğunu, 5 tane ilde yapılan çalışmalarda arkadaşlarına destek verdiğini anlattı. Cön, “Kadına yönelik şiddetin önlenmesi, cinsiyete dayalı ayrımcılığın ortadan kaldırılması ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması bakımından önemli olan sözleşmeler ve Avrupa Birliği delegasyonunun desteği ile 'Eşitliğe Ulaşmak ve Ayrımcılıkla Mücadelede Güvencelerimiz' projesi 2020 yılının Ocak ayında başladı. 35 ilde yürütülen proje faaliyetleriyle kadına yönelik şiddet ve ayrımcılıkla mücadelede uluslararası sözleşmelerin ve ilgili ulusal mevzuatlarımızın tanınırlığını ve uygulamasını sağlamak için yereldeki aktörlerin farkındalığının artırılması, sözleşmelerin hayata geçirilmesini sağlayacak izleme ve savunuculuk becerilerinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır” ifadelerini kullandı.
Her ilden farkı sonuçlar
Projenin toplamda süresinin 30 ay olduğunu, Ocak 2020'de başladığını anımsatan Gaye Cön, “Ulusal ve uluslararası yasaların uygulanıp uygulanmadığını kamu kurumları nezdinde nasıl bir bakış açısına sahip olduğunu belirten bir izleme çalışması yapıyoruz. Antalya’da da 5 tane örgüt bu izleme çalışmasını yürütmekte. Türk Kadınlar Birliği Antalya Şubesi, Kemer ve Alanya Şubeleri, Türk Üniversiteli Kadınlar Antalya Şubesi, Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği yürütüyor bu projeyi. Yasaların uygulanıp uygulanmadığını izliyoruz.
Proje kapsamındaki illerde bu amaca ulaşmak için gerçekleştirilen faaliyetler, ilgili kesimler ile iletişim ve iş birliğinin gelişmesini de sağlayacaktır. Bu faaliyetler projenin uygulandığı diğer illerde olduğu gibi Antalya'da da sivil toplum örgütlerinin kurum ve karar verme mekanizmalarıyla tanışmalarına vesile olacak, yeni iş birliklerinin oluşmasını sağlayacak ve katılımcılık açısından da önemli bir artı değer katacaktır. İzlediğimiz konular yasaların uygulanıp uygulanmadığıdır. Sonuçlar Türkiye’de çıkacak. İkinci dönem devam edecek. Bu birinci dönem izlemeydi. Her ilden aynı sorulardan farklı sonuç alıyoruz” ifadelerine yer verdi.
1’inci izleme sonuçları
Antalya ili 1’inci izleme sonuçları bilgi notunu paylaşan Cön, “Bu izleme kapsamında; kadına yönelik şiddet, istihdam, eğitim ve kalıp yargılar alanına ilişkin izleme yapılmıştır. Antalya Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü, İl Ticaret Müdürlüğü, Tarım Orman İl Müdürlüğü, Muratpaşa Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi ve Kepez Belediyesi, Akdeniz
Üniversitesi, Bilim Üniversitesi ile İnsan Hakları Kurulu ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon İzleme ve Değerlendirme Komisyonu izlenmiştir. Bilgi edinme başvurusu çerçevesinde kurumlara gönderilen dilekçeler ile izlenen kurumlara toplamda 240 soru yöneltilmiştir ve cevapları alınmıştır. İzleme sonuçları raporlama çalışmaları devam etmektedir. İkinci izleme döneminin Kasım ayında başlaması planlanmaktadır. İzleme çalışması ile elde edilen sonuçlar ışığında Antalya ilinde kadın STK ve ilgili kurumların iş birliği ve iletişim içinde çalışarak, ilimizde kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın ortadan kaldırılması çalışmalarına katkı sağlaması hedeflenmektedir” dedi
Çok kapsamlı çalışma
Türk Üniversiteli Kadınlar Antalya Şubesi'nden Prof. Dr. Fulya Sarvan, 3 izleme çalışması yaptıklarını anlatarak eğitim başlığı adı altında Akdeniz Üniversitesi ve Antalya Bilim Üniversitesi’nin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda ne gibi politikalar, eylem planları ve uygulamaları içinde olduğunu izlemeye aldıklarını ifade etti. Çok kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdiklerini dile getirdi. TKB Antalya Şube Başkanı Saime Gülşen ise “Antalya Barosu Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü de diğer kamu kurum ve kuruluşlarından aldığımız bilgiye göre kadına yönelik her türlü işlemde gereğinin yapıldığını, çalıştıklarını öğrendik. Bunları anket formlarıyla birlikte hepsi yönetmenimize gönderdik. Hepsinin gereğinin yapılacağı kanaatiyle kadınlarımızın her zaman özgür ve eşitlik içerisinde yasalara, yasaların kendileriyle ilgili bölümleriyle değerlendirilerek geliştirileceğine inanıyoruz. 30 aylık dilimde tüm arkadaşlarımızla ve Antalya’daki STK örgütleriyle bir arada olacağız” bilgisini verdi.
Dayanışmaya ihtiyacımız var
Gazeteci ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu delegesi Songül Başkaya, kadınların her alanda yaşadığı zorluklara dikkat çekti. Başkaya, “Üniversitede ilk kez bir kadın rektör oldu. Kadın kaymakam çok az sayıda oluyor, vali yok. Büyükşehir belediye başkanı olarak hiç kadın belediye başkanımız olmadı bizim Antalya gibi bir kentte. 19 tane ilçe belediyemiz var, hiç kadın belediye başkanımız olmadı. Akademide, meslek örgütlerinde hep bunları yaşıyoruz. Dayanışmaya ihtiyacımız var. Bilgilenmeye ihtiyacımız var. Kanunlara tabii ki ihtiyacımız var. Yasal çerçeve muhakkak olmalı” dedi. Başkaya, İstanbul Sözleşmesini hatırlatarak, “İmzadan çekilmeden önce de biz siyasi iklimdeki zihniyeti değiştirmeden önce kadın cinayetlerini önleyebildik mi? Artan kadın cinayetleri var. Kadına yönelik şiddetin her boyutunu yaşadığımız gibi artık biz eşitlik mücadelesinden geçtik kadınlar yaşasın, kadınları yaşatalım mücadelesi veriyoruz. Bunu eğitimle ancak dönüştürebiliriz” şeklinde konuştu.
Esra ALTUNKES