Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Fatin Iltar, Köy Enstitülerinin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün desteği ile Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel tarafından, İsmail Hakkı Tonguç'un çabalarıyla açıldığını ve tamamen Türkiye'ye özgü eğitim projesi olduğunu hatırlatarak 80'inci kuruluş yılı nedeniyle değerlendirmelerde bulundu. Iltar, “Türkiye'de ilkokul öğretmeni yetiştirmek üzere 17 Nisan 1940 tarihli ve 3803 sayılı yasa ile açılan Köy Enstitüleri kısa sürede bütün Anadolu’ya yayıldı. 28 Aralık 1938 tarihinde Milli Eğitim Bakanı olan Hasan Ali Yücel Köy Enstitülerinin kuruluş çalışmalarını bizzat kendisi yönetmiştir. 1940’lı yıllarda ülke nüfusunun büyük bir bölümü (yüzde 80’i) köylerde, kırsalda yaşam mücadelesi veriyorlardı. Amaç da kırsalın, köylerin kalkınmasını, aydınlanmasını sağlamak, Cumhuriyet öncesi dönemde ayrık otu gibi kırsal üzerinde egemenlik kurmuş bir takım yerel güçlerin otoritesini ortadan kaldırarak, Anadolu’nun bağrında özgür yurttaşlar yetiştirmeyi hedeflemişlerdir. Köy Enstitüsü uygulaması Hasan Ali Yücel'in 1946'da Milli Eğitim Bakanlığından ayrılmasına kadar devam etmiştir. Hasan Ali Yücel'den sonra Milli Eğitim Bakanı olan Reşat Şemsettin Sirer zamanında enstitüler Köy Öğretmen Okullarına dönüştürülmüştür. Bu okullar da Demokrat Parti döneminde 27 Ocak 1954'te kapatılmıştır. Kapatılmasının üzerinden onca yıl geçmiş olmasına rağmen, aydınlanma ışığının tohumlarını 21 Köy Enstitüsü ile Anadolu topraklarına eken Köy Enstitüleri, bugünde felsefi anlamda, öğretmen ve öğrenci yetiştirme modeliyle halkımız arasında yaşamını sürdürmeye devam ediyor” diye konuştu.
Aydınlanma ateşi
Ülkelerin gelişmesinde, çağdaşlaşmasında ve kalkınmasında eğitimin önemine dikkat çeken Iltar, “Eğitim alanında başarıyı yakalayamayan ülkelerin, yaşamın diğer alanlarında başarılı olmaları mümkün değildir. Bu nedenle ülke yönetiminde söz sahibi olan siyasal erklere Eğitim-İş olarak diyoruz ki; eğitimde şablon arama uğraşlarından vazgeçerek, yüzünüzü Anadolu’ya dönünüz. Bu kadim topraklar bu işi başaracak aydınlık yüzlere sahiptir. Kuruluşunun 80'inci yılında aydınlanmanın ışığı Köy Enstitülerinin yakmış olduğu aydınlanma ateşi yanmaya devam ediyor. Neredeyse tüm Anadolu'nun okulsuz ve öğretmensiz olduğu gerçeği göz önüne alınarak, köylerden ilkokul mezunu zeki çocukların bu okullarda yetiştirildikten sonra yeniden köylere giderek öğretmen olarak çalışmaları düşüncesiyle kuruldular” dedi.
Esra ALTUNKES
Aydınlanma ateşi
Ülkelerin gelişmesinde, çağdaşlaşmasında ve kalkınmasında eğitimin önemine dikkat çeken Iltar, “Eğitim alanında başarıyı yakalayamayan ülkelerin, yaşamın diğer alanlarında başarılı olmaları mümkün değildir. Bu nedenle ülke yönetiminde söz sahibi olan siyasal erklere Eğitim-İş olarak diyoruz ki; eğitimde şablon arama uğraşlarından vazgeçerek, yüzünüzü Anadolu’ya dönünüz. Bu kadim topraklar bu işi başaracak aydınlık yüzlere sahiptir. Kuruluşunun 80'inci yılında aydınlanmanın ışığı Köy Enstitülerinin yakmış olduğu aydınlanma ateşi yanmaya devam ediyor. Neredeyse tüm Anadolu'nun okulsuz ve öğretmensiz olduğu gerçeği göz önüne alınarak, köylerden ilkokul mezunu zeki çocukların bu okullarda yetiştirildikten sonra yeniden köylere giderek öğretmen olarak çalışmaları düşüncesiyle kuruldular” dedi.
Esra ALTUNKES