Kurtuluş Savaşı döneminde İngiliz ve Fransızlara karşı açlık ve yokluğa rağmen yüreklerindeki vatan ve iman aşkıyla 2 yıl boyunca büyük bir direniş sergileyen Gazianteplilerin çocuk kahramanlarından kimi şehit kimi de gazi oldu. Tüm olumsuzluklara rağmen 2 yıl gibi uzun bir süre kenti işgal etmeye çalışan ve kentte büyük bir soykırım yapan Fransızlara karşı verilen savaşta Gaziantepliler, ne pahasına olursun olsun canlarını ve mallarını feda ederek düşman işgaline izin vermedi. Açlık ve yokluğun yanı sıra yer yer çocukların dahi birebir müdahil olduğu savaşta, çocuklar büyük bir kahramanlık destanı yazdı.

Eşsiz direnişte çocukların takdire şayan kahramanlıkları dikkat çekiyor
Şehrin "Gazi" unvanını almasını sağlayan eşsiz direnişinde çocuklar kimi zaman cephedeki büyüklerine kovan taşıdı, su ve yemek götürmenin yanı sıra haberci olarak iletişimi sağladı. Küçük bedenlerine rağmen büyük kahramanlıklar sergileyen çocuklardan birçoğu şehit veya gazi oldu. Çok sayıda çocuk bir ya da daha fazla uzvunu kaybetti. Fransızlara karşı iman ruhuyla direnen ve İslam ile yoğrulmuş bu toprakların işgal edilmesine binlerce şehit kanıyla set çeken Gazianteplilerin destansı mücadelesinde çocukların takdire şayan kahramanlıkları ayrı bir önem arz ediyor.
Mehmet Kamil, annesinin tesettürüne el uzatan işgalci Fransız askerlerine karşı çıkınca ’Şehit Kamil’ oldu
Bu kahraman mücahit çocuklardan biri de şehit Mehmet Kamil’dir. Annesinin tesettürüne el uzatan işgalci Fransız askerlerine karşı çıkması sonucu küçük yaşta süngülenerek şehit edilen ve Antep savunmasının sembol ismi olan şehit Mehmet Kamil gibi yüzlerce çocuk, canı pahasına savunmada önemli kahramanlıklar sergiledi.

"Antep Savunması’nda çocukların da çok büyük bir önemi var"
Yazdığı kitaplarla Gaziantep’in tarihine, Antep savunmasında yaşananlara ışık tutan ve işgalci Fransa askerlerinin kentte yaptıkları zulümleri eserleri ile günümüze taşıyan Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Gazikültür A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, Antep savunmasında çocukların büyük bir kahramanlık destanı yazdığını söyledi. Fransızlara karşı ağır kuşatma altında verilen mücadelede henüz oyun oynama çağındaki çocukların saklanmak yerine işgalci askerleri bile hayrete düşüren faaliyetlerde bulunduğunu belirten Yakar, "Antep Savunması bütün Antep halkının topyekun bir mücadelesi olmakla beraber gazi olmuş, şehit olmuş çocukların da çok büyük bir önemi vardır. Antep Savunması esnasında Fransızlar şehrin değişik bölgelerine bomba atmışlar ve cennet mekan Abdülhamit Han’ın yaptırmış olduğu bir hastane vardı. Orası bombalanınca heyeti merkeziye Fransızlardan uzak bir yerde bulunan Şeyh Fethullah Camii’ni hastane haline getirmiştir. O hastaneye Antep Savunması’nda yaralanan ve şehit olan insanlar geliyor ve orada tedavi ediliyordu. Dr. Mecit Barlas ve Dr. İbrahim Söylemez gibi o zamanın doktorları hastaneye gelen her kişinin tek tek kayıtlarını almışlardır. Bu kayıtlarda 2023 tane kaydın olduğunu görüyoruz. Bunlar arasında kadınların ve çocukların da varlığı bilinmektedir" dedi.
"Çocuklar, küçük bedenlerine rağmen şehit ve gazi olmaktan geri durmadı"
Küçük bedenlerine rağmen kahraman çocukların şehit ve gazi olmaktan geri durmadıklarını belirten Yakar, "Gaziantep’i işgal eden Fransız askerleri, Dokurcum Değirmeni’nde 14 çocuğu şehit etmiştir. Elmalı Köprüsü’nün yanında Şahin Bey’e yemek götüren 14 tane çocuk köprüde yakalanır, sorgulanır ve Dokurcum Değirmeni’nin yanında kurşuna dizilir. Şahin Bey’in oğlu Hayri Bey vardır ve Şahin Bey şehit olduktan sonra yine Aslan Bey bütün çocukların himayesini aldığı gibi Hayri Beyi de himayesine almıştır. 10-11 yaşındaki Hayri Bey, Aslan Bey ile beraber şehirde mücadele etmiştir. Gündüz babaları, dayıları, dedeleri savaşan çocuklar akşam olduklarında cepheleri dolaşırlar ve boş kovanları bulurlar. O boş kovanları şimdiki Söylemez Pasajı’nın oradaki İmalat-ı Harbiye’ye getirirler. Boş kovanları akşam kadınlar barut doldurarak ertesi gün cephane olmak üzere babalarına, dayılarına, amcalarına vermiş olurlar. Bunlar Antep savunmasındaki çocuk kahramanların ne kadar fedakar olduğunu gösteriyor. Günümüzde Gazze’de soykırım devam ediyor. Gazze’de de Siyonistler çocukları öldürüyorlar ve Antep savunmasında da Fransızlar çocukların ve kadınların üzerine bomba yağdırıyorlardı. Aradan 100 yıl geçse de hiçbir zaman emperyalist düşünce değişmedi" şeklinde konuştu.

"Dün Antep’te olduğu gibi bugünde Gazze’de bütün insani değerler yerle bir ediliyor"
Yakar, mücadelede döneminde Fransızların şehre hakim olduktan sonra günlerce aç kalan çocukların ağaç yapraklarını yedikleri halde düşmana boyun eğmediklerine dikkat çekerek, "Açlıktan dolayı biz zerdali çekirdeğinden katı ekmek yapmıştık ve çocuklar da ağaçlardaki yaprakları yiyerek karınlarını doyurmuşlardı. Biz şimdi aynı açlık durumunu Gazze’deki çocuklarda güne gün birebir olarak yaşamış oluyoruz. Çoluk, çocuk, kadın demeden herkesin bu vatan için, bu millet için, bu Antep savunması için canını feda ettiklerini görüyoruz. Şehit Kamil olayı Antep Savunması’nın başlı başına önemli olayıdır ve 12 yaşındaki çocuk annesinin başörtüsüne uzanan Fransızların kirli ellerini yenmek için yumruklarıyla dövüşmüş ve oradaki Fransa askerleri Kamil’i süngüyle şehit etmişlerdir. Vatan söz konusu olduğunda Gazze’de gördüğümüz gibi kadını, erkeği ve çocuğu ile mücadele verdi. Yüz yıl önce emperyalist güçler Türkiye’yi, Antep’i hakimiyet altına almak için bütün insani değerler yok etmişlerdi. Şu anda aynısını Gazze’de de yapıyor. Dün Antep’te olduğu gibi bugünde Gazze’de bütün insani değerlerin ve evrensel değerlerin yerle birlikte edildiğini görüyoruz" diye konuştu.



