Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Gençlik Strateji ve İstişare Kampı Kapanış Programı'nda konuştu.

Erdoğan, konuşmasında Türkiye Yüzyılı vizyonuyla hedeflerine kararlılıkla yürüdüklerini belirtti. Üstat Necip Fazıl'ın "gençlik yaş işi değil, ruh işidir" sözüne atıfta bulunan Erdoğan, "Mukaddes emanetin bilincinde olan, değerlerini koruyan ve kollayan bir iradeyi işaret etmişti. Allah'a hamdolsun, yola çıkarken nasıl bir heyecan içindeysek, bugün de aynı heyecanla gece gündüz çalışıyoruz." diye konuştu.

Eser, yatırım, proje ve hizmetlerle ülkeyi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine taşıdıklarını vurgulayan Erdoğan, en büyük miras olarak "Terörsüz Türkiye"yi inşa ettiklerini söyledi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Lafa her başladıklarında karamsarlık zerk edenlere aldırmayacağız. 'Yapamazsınız, başaramazsınız' diyenlere kulak asmayacağız. Kim hangi dolabı çevirirse çevirsin, kim hangi engeli çıkartırsa çıkartsın sizlere terörün olmadığı bir Türkiye'yi inşallah biz teslim edeceğiz."

"Ortada üçüncü sınıf bir laf salatası var"

Ana muhalefetin siyaset yapma biçimini eleştiren Erdoğan, "Hakareti, tehdidi, sağa sola çamur atmayı siyaset yapmak zannediyor. Aslında ortada bir siyasi söylem değil, üçüncü sınıf bir laf salatası var." dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i "siyaset acemisi" olarak nitelendiren Erdoğan, "Gaflarıyla, kırdığı potlarla, kaş yapayım derken göz çıkardığı sakarlıklarıyla kimsenin ciddiye almadığı, hatta kendi partisinde bile itibarı, saygınlığı kalmamış bir siyaset acemisiyle karşı karşıyayız." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, Özel'in geçmişteki "kırmızı kart gösterme" ve "banka soyguncularının sloganlarıyla devrimcilik oynama" gibi eylemlerinde istikrar sağlayamadığını belirtti.

"Sayın Özel'in dengesini fena halde bozuyor"

Erdoğan, CHP liderinin yaşadığı istikrarsızlığın sebeplerini bildiklerini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bir tarafta itiraflarla gün yüzüne çıkan soygunun büyüklüğü, diğer tarafta diyet borcundan dolayı bu soygunu savunmak zorunda kalmanın utancı, görüyoruz ki Sayın Özel'in dengesini fena halde bozuyor. Yüz yıllık partinin düşürüldüğü içler acısı durumdan pek çok CHP'li gibi Sayın Özel'in de memnun olmadığı anlaşılıyor. Yatırıma, hizmete, esere, icraata gitmesi gereken halkın parasının bir avuç açgözlü tarafından yağmalanması, inanıyorum ki onu da huzursuz ediyor, tedirgin ediyor, iç dünyasında sorgulamalara neden oluyor."

"Türkiye safralarından, kendisi de prangalarından kurtulacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özel'in cesaret gösterip vicdanına kulak vermesi durumunda "zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyi olmadığını" göreceğini dile getirdi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Sayın Özel hiç merak etmesin. Yolsuzluk operasyonları neticesinde belediyeler rüşvetçi çetelerden, CHP ahtapotun kollarından, Türkiye safralarından, kendisi de prangalarından kurtulacak. Adalet tecelli ettiğinde sadece kendisi değil, bir avuç muhterisi savunmak için oradan oraya sürüklediği CHP'li vatandaşlarımız da rahat edecek."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

"İstişare kültürünü her kademede işletmeye devam ediyoruz"

Gençlik Kollarımızın tüm mensuplarını, Türkiye'nin tüm gençlerini, mazinin mirasçısı, bugünün güvencesi, atinin sahibi siz sevgili genç arkadaşlarımı buradan sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Tarihiyle, milletiyle, ülkesiyle, devletiyle, bayrağıyla, ecdadın hatıralarıyla bütünleşmiş AK Parti gençliğine en içten muhabbetlerimi iletiyorum. Aşkınız, sevdanız, salonlara sığmayan şu muhteşem coşkunuz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Partimizin 81 vilayetimiz, 922 ilçemizdeki uç beyleri olarak gördüğüm siz genç arkadaşlarımla beraber olmaktan duyduğum bahtiyarlığı özellikle ifade etmek istiyorum.

Strateji ve Eğitim Kampı'na iştirak etmek üzere yurdumuzun dört bir köşesinden Ankara'ya gelen Gençlik Kolları İl ve İlçe Başkanlarımıza Ankara'mıza hoş geldiniz diyorum.

AK Parti olarak alamet-i farikamız olan istişare kültürünü her kademede işletmeye devam ediyoruz. İlk önce Kadın Kollarımız bir araya geldi. Oldukça verimli bir toplantı gerçekleştirdiler. Ardından 11-13 Temmuz tarihleri arasında partimizin kurmay kadrosuyla 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantımızı icra ettik. Gençlerimizin kampının da her açıdan bereketli, faydalı, ufuk ve zihin açıcı geçtiğini öğrenmekten büyük bir memnuniyet duydum.

"Türk gençliğinin yüksek çözünürlükte fotoğrafını çekmiştik"

Biliyorsunuz, kamp öncesinde 100 bin gencimizin katıldığı saha araştırmasıyla Türk gençliğinin yüksek çözünürlükte fotoğrafını çekmiştik. Gençliğin beklentileri, istekleri, kaygıları, hedeflerine dair çok kapsamlı bu veri setini kamp süresince etraflıca değerlendirme fırsatı bulduk. Stratejik iletişim, kriz yönetimi, hitabet ve söylem inşası, dijital mecralarda siyasi temsil, teşkilat liderliği gibi çok farklı başlıklarda birikimlerini siz kardeşlerimizle paylaşan bakan arkadaşlarımıza, akademisyenlerimize ve parti yöneticilerimize şahsım ve tüm yönetici arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum.

"Bizi milletimize mahcup etmeyeceksiniz"

Her bakımdan yenilenmiş, tazelenmiş, güç ve motivasyon toplamış bir şekilde kampınızı tamamladınız. İnşallah her biriniz kampta edindiğiniz bilgiler ışığında heyecanınıza heyecan katarak partimize ve davamıza hizmet etmeyi sürdüreceksiniz. AK Parti'nin AK gençleri olarak emanete iğne ucu kadar dahi olsa leke bulaştırmayacak, bizi milletimize mahcup etmeyeceksiniz. Sizlere umut bağlayan milyonlara hayal kırıklığı yaşatmayacaksınız. Ülkemizdeki gençlerle birlikte inşallah dünya gençliğine de örnek olmaya devam edeceksiniz. Unutmayın. Bölen değil, birleştiren, ötekileştiren değil, kucaklayan, kutuplaştıran değil, kaynaştıran bir anlayışla çalışacaksınız.

Sevgili genç kardeşlerim, bakınız bunları şunun için söylüyorum. AK Parti Gençlik Kollarımız, Türkiye'nin en büyük, en organize ve en aktif gençlik yapılanmasıdır. Gençlerin siyasi adresi hiç tartışmasız 24 yıldır olduğu gibi bugün de AK Parti'dir. 2023 seçimlerinde ilk kez oy kullanan 5 milyonu aşkın gencin yarısından fazlasının teveccühüne mazhar olduk. Gençlerin "demokrat amcası" diyerek pohpohladıkları rakibimizi milyonlarca gencimizin desteğiyle sandığa gömdük.

"Son 3 ayda ailemize 130 bin yeni üye intisap etti"

Bakın, sadece son 3 ayda ailemize 130 bin yeni üye intisap etti. Gençlik ailemizin yeni mensuplarına, Türkiye'nin en büyük partisine "hoş geldiniz, safalar getirdiniz" diyorum. Gençlik Kolları olarak 1 milyonu aşkın üye sayımızla ülkemizin yanı sıra dünyanın da en geniş tabanlı gençlik hareketlerinden biriyiz. Tüm yıpratma kampanyalarına, her türlü algı operasyonlarına rağmen saflarımızı daha da genişletiyoruz. Yeni katılımlarla ailemiz büyüyor, güçleniyor. Maşallah, dosta güven, rakiplerimize korku vermeye devam ediyoruz. Türkiye'nin AK gençleri olarak milletimizin istikbalini omuzlarınızda taşıdığınızı aklınızdan asla çıkarmamanızı sizlerden istirham ediyorum.

Yarın da katılımlar olacak. Partimize yine bu farklı katılımlarla güçlenerek yolumuza devam edeceğiz.Sizler sıradan bir kadro değilsiniz. Sizler çıkarların bir araya getirdiği bir ekip değilsiniz. Her biriniz aynı davanın etrafında kenetlenmiş, inanmış birer nefersiniz.

"Bizim gençliğimiz kızılelmanın peşindeki gençliktir"

Unutmayın, bizim gençliğimiz kızılelmanın peşindeki gençliktir. "Nizam-ı aleme içten talip ol. Kızılelma neredeyse ara bul. Bağlamasın seni şöhret, para pul. Hesaplar var, sorulmayı bekliyor. Ölü dünya, dirilmeyi bekliyor." Bizim gençliğimiz, merhum Abdurrahim Karakoç'un işte bu mısralarla tarif ettiği nizam-ı aleme talip olan, bu uğurda koşan, koşturan, hesap soran bir gençliktir. Bu salonda bulunan gençlik, ufkun ötesini düşünen, gök kubbeyi çadırı gören, semayı ay yıldızlı al bayrağımızla süsleyen bir gençliktir.

Türkiye'yi asırlık hedefleriyle sizler buluşturacaksınız. Bölgemizde barış ve huzurun teminatı, inşallah yine sizler olacaksınız. Çünkü bu gençlik, bundan bir asır önce merhum Mehmet Akif'in "Asım'ın nesli diyordum ya. Nesilmiş gerçek. İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek." diyerek taltif ettiği bir gençliktir. Elbette bu gençlik, kutlu davasının idrakinde olan, bu şuur ile yürüyen ve akranlarını bu kutlu kervana katmak için çalışan dert sahibi bir gençliktir.

Bakan Fidan: Türkiye ve bölge için tehdit olmaktan çıkarsınlar kendilerini
Bakan Fidan: Türkiye ve bölge için tehdit olmaktan çıkarsınlar kendilerini
İçeriği Görüntüle

"Sizler hem ülkemizin hem de partimizin güçlü geleceğinin teminatısınız"

Sevgili yol arkadaşlarım, şunu da bilmenizi isterim. Sizler hem ülkemizin hem de partimizin güçlü geleceğinin teminatısınız. Siz, bizim aşkla toprağa diktiğimiz -unutmayın- fidanlarımızsınız. Siz, sadece bizim değil; aynı zamanda dualarında Türkiye'yi unutmayan milyonlarca mazlumun da güven kaynağısınız.

Ben bu gençliği karşımda görüyorum. Sizin ışık saçan gözlerinizde Hoca Ahmet Yesevi'nin ilmini, Yunus Emre'nin muhabbet dilini, Ahi Evran'ın mücadeleci ruhunu, Hazreti Mevlana'nın derinliğini, Hacı Bayram-ı Veli'nin irfanını, Hacı Bektaş-ı Veli'nin hoşgörüsünü, İdris-i Bitlisi'nin kardeşlik şuurunu, Fakih Tayran'ın halen gönülleri mamur eden engin hikmetini görüyorum. Şunun da idrakinde olmanızı çok ama çok önemsiyorum. Sizin heyecanınızı paylaşmak, sizinle yol yürümek, bu kutlu davada size yoldaşlık etmek şahsım için büyük bir iftihar vesilesidir.

Siz genç arkadaşlarımla aynı ufka birlikte koşmaktan kıvanç duyuyorum. AK gençliğin yüzümüzü kara çıkarmayacağına tüm kalbimle inanıyorum. Ben size güveniyorum. Milletin emanetine sahip çıkacağınıza, bizden teslim alacağınız sancağı daha da yücelteceğinize yürekten inanıyorum.

"Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u 21 yaşındayken fethetti"

Tarihimize baktığımızda en büyük devrimleri gençlerin yaptığına ya da bu devrimlerin gençlerle yapıldığına şahit oluyoruz. Resul-i Ekrem efendimiz, aleyhissalâtü vesselâm, Allah'ın emriyle 23 yıllık tebliğ mücadelesine başladığında etrafında ihtiyarlar yoktu, gençler vardı. Endülüs'ü fetheden Tarık bin Ziyad, daha 30'larına varmadan Avrupa'nın kapılarını araladı. Tuğrul Bey, Büyük Selçuklu Devleti'ni henüz 21 yaşındayken kurdu. Kutalmışoğlu Süleyman Şah, İznik'i Bizans'ın elinden kurtardığında henüz 30 yaşındaydı. İbn-i Sina, daha 19 yaşında kendi döneminin en büyük tıp ve felsefe alimlerinden biri sayılıyordu. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u 21 yaşındayken fethetti.

Ne diyor Bayrak Şairimiz Arif Nihat Asya, "Yüzüne çarpmak gerek zamanenin fendini. Göster kabaran sular nasıl yıkar bendini. Küçük görme, hor görme delikanlım kendini. Şu kırık abideyi yükseltecek taştasın. Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın."

Her biriniz Sultan Fatih'in, Peygamber Efendimize müjdesine mazhar olduğu yaştasınız. Bu salondaki gençlik, inşallah Mekke'ye doğru emin adımlarla ilerleyen o mübarek ordu ile aynı hedefe yürüyen bir kadrodur. Bu salondaki gençlik, Avrupa'dan Afrika'ya cenk meydanlarını asırlarca "Allah Allah" nidalarıyla inleten ecdadın izinden giden bir kadrodur. Bu salondaki gençlik, 15 Temmuz gecesi FETÖ'cü hainlerin karşısına cesaretle dikilen yiğitleri kendine örnek alan bir kadrodur. Gençler, biz size böyle bakıyoruz. Milletimiz size işte böyle bakıyor. AK Partili kadrolar olarak hem büyük bir milletin mensuplarıyız hem de büyük bir teşkilatın neferleriyiz. Kadını erkeğiyle, genci aksaçlısıyla biz, millete sevdalı, ülkeye sevdalı, ümmete ve insanlığa sevdalı bir hareketin müntesipleriyiz.

"Siyasi hayatım boyunca gençlerle yol yürümeyi şeref saydım"

Şunu burada memnuniyetle ifade etmek arzusundayım. Siirt'te okuduğumuz bir şiirden dolayı Pınarhisar Cezaevi'ne girerken milletime, özellikle de bu ülkenin genç evlatlarına şu sözlerle seslenmiştim: "2000'li yılların Türkiye'si sizin aydınlık ve güzel Türkiye'niz olacak. Ama bunun için hepimizin çok çalışması gerekiyor. Ben kendi adıma içeride çok çalışacağıma söz veriyorum. Siz de okullarınızda sıkı çalışın. İyi mühendisler, iyi öğretmenler, iyi doktorlar, iyi yöneticiler, bilhassa iyi hukukçular olmak için çok iyi çalışın. Ben şimdi ödevimi yapmaya gidiyorum, sizler de ödevlerinizi iyi yapın."

Gençler, biz ödevlerimizi iyi yaptık. Gençler bize verdikleri söze sadık kaldı ve ödevlerini iyi yaptı. Rabbime hamdolsun ki şahsıma sizin gibi mücadele arkadaşları verdi. Siyasi hayatım boyunca gençlerle yol yürümeyi şeref saydım. Sizin varlığınızla daima huzur buldum. Size baktıkça güven duydum. Sizi yanımda gördükçe milletime hizmet davamıza daha bir sıkı sarıldım. Bakın, yaklaşık yarım asırdır siyaset sahnesindeyiz. 23 yıldır Türkiye'yi yönetiyoruz. İnşallah yarın 24. yaşımızı gururla kutlayacağız.

"Terörsüz Türkiye'yi sabırla, cesaretle, samimiyetle inşa ediyoruz"

Gençler, bu zorlu yolculukta engelleri birlikte aştık. Saldırıları birlikte göğüsledik. İhanetleri birlikte püskürttük. Badireleri birlikte atlattık. İnşallah, Türkiye Yüzyılı'nı da sizlerle birlikte gerçeğe dönüştüreceğiz. Üstat Necip Fazıl, "gençlik yaş işi değil, ruh işidir" derken mukaddes emanetin bilincinde olan, değerlerini koruyan ve kollayan bir iradeyi işaret etmişti. Allah'a hamdolsun, yola çıkarken nasıl bir heyecan içindeysek, bugün de aynı heyecanla gece gündüz çalışıyoruz. Gözlerimizi ufuktan bir an olsun ayırmıyoruz. Eserlerimizle, yatırımlarımızla, projelerimizle, hizmetlerimizle ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üzerine taşıyoruz. Sizlere bırakacağımız en büyük miras olarak Terörsüz Türkiye'yi sabırla, cesaretle, samimiyetle inşa ediyoruz.

Lafa her başladıklarında karamsarlık zerk edenlere aldırmayacağız. "yapamazsınız, başaramazsınız" diyenlere kulak asmayacağız. Kim hangi dolabı çevirirse çevirsin, kim hangi engeli çıkartırsa çıkartsın sizlere terörün olmadığı bir Türkiye'yi inşallah biz teslim edeceğiz.

"Beyefendi çok konuşuyor ama genellikle boş konuşuyor"

Değerli genç kardeşlerim, AK gençliğin 81 vilayetimizin her metrekaresinde kurduğu hâkimiyetin muhalefeti, özellikle ana muhalefet partisini endişelendirdiğini görüyoruz. CHP Genel Başkanı, partisini saran yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet düzeniyle uğraşmayı bıraktı, AK Parti Gençlik Kollarını hedef almaya başladı. Yatıyor, kalkıyor, sürekli AK gençliğe laf atıyor. Sizlere sataşıyor. Kendince polemik üretmeye çalışıyor. Bunu da her işi gibi son derece iptidaî bir şekilde yapıyor. Söylemlerine bakıyoruz, hiçbir derinlik yok. Argümanlarına bakıyoruz, hiçbir tutarlılık yok. Kurduğu cümlelere bakıyoruz, hiçbir mantık örgüsü yok. Siyasetin kalitesini artıracak, gençlere ufuk çizecek, millete umut verecek hiçbir beyanını maalesef bulamıyoruz. Beyefendi çok konuşuyor ama genellikle boş konuşuyor.

"Saygınlığı kalmamış bir siyaset acemisiyle karşı karşıyayız"

Hakareti, tehdidi, sağa sola çamur atmayı siyaset yapmak zannediyor. Aslında ortada bir siyasi söylem değil, üçüncü sınıf bir laf salatası var. Gaflarıyla, kırdığı potlarla, kaş yapayım derken göz çıkardığı, sakarlıklarıyla kimsenin ciddiye almadığı, hatta kendi partisinde bile itibarı, saygınlığı kalmamış bir siyaset acemisiyle karşı karşıyayız.

Hatırlarsanız bir ara elinde sürekli kırmızı kartla dolaşıyordu. Grup kürsüsünden önüne gelene kırmızı kart gösteriyordu. Sonra ne olduysa bu dâhiyane fikrini, bu çığır açan eylemini aniden terk etti. Ardından banka soyguncularının sloganlarıyla devrimcilik oynadı. Bunda da istikrar sağlayamadı. Burada şunu da tüm samimiyetimle söylemek isterim. Biz, CHP Genel Başkanı'nın yaşadığı bu ikilemin, bu istikrarsızlığın, bu savrukluğun sebeplerini çok iyi biliyoruz. Bir tarafta itiraflarla gün yüzüne çıkan soygunun büyüklüğü, diğer tarafta diyet borcundan dolayı bu soygunu savunmak zorunda kalmanın utancı, görüyoruz ki Sayın Özel'in dengesini fena halde bozuyor.

"İçler acısı durumdan Sayın Özel'in de memnun olmadığı anlaşılıyor"

Yüz yıllık partinin düşürüldüğü içler acısı durumdan pek çok CHP'li gibi Sayın Özel'in de memnun olmadığı anlaşılıyor. Yatırıma, hizmete, esere, icraata gitmesi gereken halkın parasının bir avuç açgözlü tarafından yağmalanması, inanıyorum ki onu da huzursuz ediyor, tedirgin ediyor, iç dünyasında sorgulamalara neden oluyor. Bantla kapatılmayan yolsuzlukları her gün lafla kapatmaya çabalamak elbette kolay bir iş olmasa gerek. Hani derler ya "aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" diye, CHP Genel Başkanı'nın ahvali de tam olarak bu. Baklava kutularından, çantalarından, poşetlerinden, valizlerden, balya balya rüşvet paraları fışkırıyorken halen turpların büyüğünü sorması, pişkinlik değilse utanma duygusunun ciddi erozyona uğradığının bir işaretidir.

"Türkiye safralarından, kendisi de prangalarından kurtulacak"

Mevla, kimseyi böyle bir cendere de bırakmasın diyorum. Aslında biraz cesareti olsa, biraz kendine güvense, biraz vicdanına kulak verse zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyi olmadığını kendisi de görecek. Ama yapamıyor, o iradeyi gösteremiyor. Belli ki kendisini uyaran, kulağına gerçekleri fısıldayan bir dostu da yok. Sayın Özel hiç merak etmesin. Yolsuzluk operasyonları neticesinde belediyeler rüşvetçi çetelerden, CHP ahtapotun kollarından, Türkiye safralarından, kendisi de prangalarından kurtulacak. Adalet tecelli ettiğinde sadece kendisi değil, bir avuç muhterisi savunmak için oradan oraya sürüklediği CHP'li vatandaşlarımız da rahat edecek. CHP Genel Başkanı, şunu da unutmasın: Sataştığı AK gençlik, hem siyasi kalibre hem de çalışkanlık itibarıyla Sayın Özel'i çırak çıkartır. Bu salondaki her bir genç kardeşimin ufku, siyasi becerisi, bilgisi, ülke ve millet sevdası, CHP'li kodamanlardan fersah fersah ileridedir. Batılı televizyon kanallarına ülkesini şikayet edenler, kusura bakmasınlar ama AK gençliğe ne ahlak dersi ne de vatan dersi verebilir.

Sayın Genel Başkan AK gençlikle uğraşmaktan artık vazgeçsin. En iyi bildiği iş olan suç örgütlerinin getir götürünü yapmaya devam etsin. Tabii bir de şayet patronlarından müsaade alabilirse gitsin, ellerinde su bidonlarıyla saatlerce güneşin altında beklettikleri İzmirli seçmenlerinin derdiyle dertlensin. 2025 Türkiye'sinde iş bilmezliklerinden dolayı Kerbela susuzluğuna mahkum ettikleri kardeşlerimizin sorunlarıyla ilgilensin.

Sevgili gençler, çok değerli kardeşlerim, yarın inşallah partimizin 24. kuruluş yıl dönümünü kutlayacağız. Partimizin emektarlarıyla bir araya gelecek, muhabbetimizi, uhuvvetimizi, dayanışmamızı güçlendirecek, kavlimizi yenileyeceğiz. Ak kadrolar olarak 24 yılın birikimleriyle, tecrübesiyle çok daha güçlü bir şekilde yola devam edeceğiz. Rabbim bizi millete, memlekete ve ümmete hizmet yolundan ayırmasın diyorum. Her birinize aşkınız ve ahde vefanız için tekrar teşekkür ediyorum. Sizlerle her zaman gurur duyduğumu bilmenizi istiyorum. Tekrar görüşmek üzere yarın katılımlarla birlikte inşallah salonumuzda buluşmak üzere sizleri Allah'a emanet ediyorum. Sağ olun, var olun.

Kaynak: TRT Haber