Türkiye Psikiyatri Derneği, geçen haftalarda vahşice katledilen Ayşe Tokyaz cinayetinin toplumu derinden etkilediğini belirtti. Dernek, son dönemde artan kadın cinayetlerine dikkat çekerek, yasal düzenlemelerin yetersizliğine vurgu yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bir kadının daha vahşice öldürüldüğü son cinayet hepimizi derinden yaralamıştır. Bu olay bireysel bir trajediden öte yalnızca bir cinayet değil; devletin kadınların yaşama hakkını koruma sorumluluğunu yerine getirmedeki yetersizliğinin, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve erkek şiddetini besleyen yapısal sorunların somut bir göstergesidir. Yasal düzenlemeler kağıt üzerinde kalmakta; koruma kararları uygulanmamakta, güvenlik birimleri gerekli özeni göstermemektedir. Ne yazık ki her defasında toplumsal güven duygusu sarsılmakta, şiddete karşı dayanışma ruhunun güçlenmesi gerekirken, şiddet uygulayıcılarının erkek egemen kültürde -eski bir emniyet mensubu olan failin iki yıl önce başka bir kadının öldürülmesi davasında açık kanıtlara rağmen tutuksuz yargılanmasında olduğu gibi- yasaların oluşturulmasından uygulanmasına dek her aşamada korunmaları, cesaretlendirilmeleri ve destek bulmaları, kadın cinayetlerinin neden politik olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.”
‘Ruh sağlığını tehdit ediyor’
Dernek, kadına yönelik şiddetin sadece yaşam hakkını gasp etmekle kalmadığını, aynı zamanda toplumdaki tüm kadınların ruh sağlığını olumsuz etkilediğini vurguladı. Şiddet ve cinayet olaylarının, kadınların güvenlik algısını yok ederek yaygın bir korku ve kaygı atmosferi yarattığı belirtildi. Açıklamada, bu olayların toplum üzerindeki travmatik etkilerinin uzun süreli psikolojik sorunlara yol açtığına dikkat çekildi. Şiddetle mücadelede yalnızca cezai yaptırımların değil, eğitim ve farkındalık temelli önlemlerin de hayati önem taşıdığı, toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi, erken yaşta başlayan bilinçlendirme programları ve şiddeti normalleştiren kültürel kodların sorgulanmasının bu döngüyü kırmanın temel yolları olduğu ifade edildi.
‘Koruma mekanizmaları işlevsiz’
Türkiye Psikiyatri Derneği, son cinayetin Türkiye'de kadınların yaşam hakkını güvence altına almak için politik, hukuki, kurumsal ve toplumsal düzenlemelerin hâlâ çok eksik olduğunu gösterdiğini belirterek, kağıt üzerindeki koruma mekanizmalarının uygulamada işlevsiz kaldığını ve devletin bu konudaki sorumluluklarını yeterince yerine getirmediğini, kadınların yaşam hakkını koruyamadığını dile getirdi. Kadınların yaşam hakkı, fiziksel güvenliği ve ruh sağlığının; devletin, yerel yönetimlerin ve sivil toplumun ortak bir sorumluluğu olduğu vurgulandı.
Ayşe Tokyaz için ‘Adalet’
Türkiye Psikiyatri Derneği, ilgili kurumlara yönelik şöyle bir çağrıda bulundu: “Kadınların yaşam hakkını koruyan yasal düzenlemeler (İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun) eksiksiz ve etkin uygulanmalı. Devlet, ataerkil şiddeti önlemeye yönelik politik sorumluluğunu yerine getirmeli, koruma mekanizmalarını hızla güçlendirmelidir. Kadınlara yönelik şiddeti önleme merkezleri, sığınaklar ve acil destek hatları yaygınlaştırılmalı ve erişilebilir olmalıdır. Toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi, tüm kademelerde müfredata dahil edilmeli; şiddeti besleyen kültürel kodlar dönüştürülmelidir. Bağımsız izleme ve denetim mekanizmaları oluşturularak kolluk kuvvetleri ve yargının sorumluluğu şeffaf şekilde denetlenmelidir.” Açıklamada, "Ayşe Tokyaz için adalet, yalnızca bir dava sonucu değil, her kadının yaşam hakkını güvence altına alan köklü bir değişimle sağlanacaktır. Bu çağrı, yalnızca bir hayatın ardından değil, başka hayatların kararmaması için yapılmaktadır" ifadeleri kullanıldı.