Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Antalya Şubesi, bir kez daha öğretmen emeğinin sistematik biçimde sömürüldüğünü, haklarının gasp edildiği ve hukuksuzluğun olduğunu ileri sürerek Açı okullarının önünde bir araya gelerek basın açıklamasında bulundu. Şube adına açıklamayı okuyan Sevgi Fırat, “31 yıllık geçmişiyle, 42 okul ve 112 kursla övünen Açı Okulları, kendini ‘kitlesel ve bireysel başarıda öncü’ ilan ediyor. Her şeyin temelinde ‘ahlak’ olduğunu söylüyor. ‘Kendini, yaşadığı toplumu ve dünyayı tanıyan insanlar yetiştirme’ gibi iddialı bir misyona sahip olduğunu belirtiyor. Ancak biz, bugün burada, bu büyük lafların ardındaki çürümüş düzeni ifşa etmek için buradayız” diye belirtti.

‘İstifaya zorlamak suçtur’

Antalya’da havalimanı ulaşımı kolaylaşıyor
Antalya’da havalimanı ulaşımı kolaylaşıyor
İçeriği Görüntüle

Açı Okulları bünyesinde çalışan yaklaşık 70 öğretmenin kıdem tazminatlarının ödenmemesi için istifaya zorlandığını öne süren Sevgi Fırat, “Yıllarca belirli süreli sözleşmelerle çalıştırılan bu öğretmenler, tek bir imzayla sessizce kurumdan uzaklaştırılmak istenmektedir. Bu uygulama, öğretmen emeğini yok sayan sömürü zincirinin açık ve somut bir halkasıdır. Kıdem tazminatı yalnızca yasal bir hak değil, aynı zamanda öğretmenin yıllarca verdiği emeğin birikimidir. Bu hakkın ‘uzlaşma’ adı altında gasp edilmek istenmesi açıkça suçtur. ‘Uzlaşma’ adıyla öğretmenlere sunulan her belge, baskı ve tehdidin ürünüdür. Buradan Açı Okulları yönetimine sesleniyoruz: İstifaya zorlama suçtur. Kıdem tazminatı hakkı gasp edilemez. Öğretmenin onuru pazarlık konusu yapılamaz” dedi.

‘Somut yanıt bekliyoruz’

Açı Okulları’nda yaşananların sadece bu kuruma özgü olmadığını ifade eden Fırat şunları taleplerini şöyle konuştu: “Türkiye genelinde özel okul öğretmenlerinin maruz kaldığı sömürü düzeninin bir yansımasıdır. Bu düzeni teşhir etmek için biz, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak İstanbul’dan Ankara’ya günlerce yürüdük. Her ilde belgeleri, tanıklıkları ve delilleri toplayarak yürüdük. Ve şimdi Ankara’dayız. Mücadelemiz devam ediyor. Bu yürüyüşün talepleri açıktır: Taban maaş hakkı; asgari ücretin altında yaşamaya mahkum edilmeyeceğiz. Belirsiz süreli iş sözleşmesi; Her yıl baştan başlatılan güvencesizliğe son verilmelidir. Eğitim iş koluna geçiş; aynı işi yaptığımız kamu öğretmenleriyle aynı haklara sahip olmalıyız. Bu talepler hala karşılanmadı. Milli Eğitim komisyonun toplanmasını ve taleplerimize somut yanıt verilmesini bekliyoruz.”

‘Onurumuzun takipçisiyiz’

“Ancak bu süreçte yaşananlar, sorunun ne kadar acil ve derin olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Bugün burada bulunmamızın sebebi, Açı Okulları’nda görev yapan öğretmenlerin kıdem tazminatı haklarından istifa baskısıyla mahrum bırakılmak istenmesidir. Ancak biz yalnız değiliz. Artık susmuyoruz. Güvencesizliğe, mobbinge ve düşük ücretlere karşı örgütlü mücadeleyi büyütüyoruz. Bugün burada yalnızca Açı Okulları’ndaki öğretmenler için değil, tüm özel sektör öğretmenleri adına ses çıkarıyoruz. Emeğimizin, onurumuzun ve geleceğimizin takipçisiyiz. Kıdem hakkımızdan, sözleşme güvencemizden ve meslek itibarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Tüm kamuoyunu, öğrencileri, velileri ve eğitim emekçilerini bu mücadelede yanımızda olmaya davet ediyoruz.”

Muhabir: Arzu YAVUZ