Tepkiler çığ gibi
Antalya’nın her şey dahil sisteminden ve kitle turizminden uzak ilçesi, sessiz cennet diye bilinen Gazipaşa’nın üç plajından iki ünlü plajını betonlaşmaya açacak imar planlarına tepki her gün çığ gibi büyüyor. Selinus ve doğal havuzlarıyla ünlü Koru plajlarını betonlaşmaya açan imar planına herkes tepki gösteriyor. CHP’li Belediye Başkanı Mehmet Ali Yılmaz ise bu konuda kararlı görünüyor. Bıçkıcı, Selinus ve Koru isimli 3 plajından son ikisinin koruma alanı ve turizm bölgesi ilan edilmesiyle başlayan imar plan süreci ise tamamlandı.
Oteller ile dolacak
18 uygulaması adı verilen arsaların plana uygun hale getirilmesi çalışması işi de bitmek üzere. Ortada 150 dönüm civarında yer kapatmış büyük bir yatırımcı olduğu öne sürülüyor. Kıyı kenar çizgisi dahil 100 metre ve halen mevcut 10 metre civarında genişliği olan yol dışında dağ ve kıyı arasındaki arazi; 50 dönümden yüksek mülk sahipleri olan inşaat firması ve belediye için yüzde 80 emsal, geri kalanı ise yüzde 60 emsalle ve 4 katlı oteller ile dolacak.
Platform kuruldu
Planda dağ eteklerinde denize paralel 15, bu paralel yoldan denize dikine 13’er metrelik yollar var. Çekiş mesafesi 3 metre. Bu dikine yolların kıyı yolu ile buluştuğu yerlerde kapasitesi düşük olan otoparklar var. Yine planda bir miktar yeşil alan ve ticari alan da yer alıyor.Sosyal medyada Facebook’taki Gazipaşa Hepimizin Platformu ise bu plana ‘dur’ demek için kuruldu. 55 bin nüfusa sahip ilçede 2 bin üyeli siyaset üstü olan platformun amacı; Gazipaşa’ya uymayan Koruma İmar Planı ve 18 Uygulaması yerine Gazipaşa’ya özgü bir turizm planı uygulanmasını sağlamak.
Talana ve yağmaya karşı
Platformun tanıtım bölümünde “…‘Gazipaşa’ya turizm getireceğiz, iş olacak, aş olacak’ kandırmacasının aslını anlatmak için kurulduk. Bu plan uygulanırsa Gazipaşa’ya gelmesi gereken turizmi engelleyecektir. Gelen turiste değil, gezen turiste talibiz. Yalnızca otel sahibinin kazandığı değil, çiftçinin, esnafın, tüm Gazipaşa’nın kazandığı bir turizm modelinden yanayız. Dünyanın terkettiği miladını doldurmuş betonlaşmış bir turizm anlayışı yerine, doğallığını koruyan ancak tropikal meyveleri, yaylaları, köyleri, yöresel lezzetleri, Yörük kültürünü içinde barındıran, herkesten farklı bir marka olan ‘Gazipaşa Turizmi’ olmasından yanayız. Bundan 20 yıl sonra eski Gazipaşa sahilleri resimlerine bakarak hüzünlenmek istemiyoruz. Hem doğallığını koruyan hem de dünyanın bütün turistlerini Gazipaşa’ya getirebilecek alternatiflere sahibiz. Kültürümüzü ve değerlerimizi koruyabileceğimiz, bize özgü bir turizmi Gazipaşamızda yaşatabiliriz. Gazipaşa sahillerini talandan ve yağmadan korumaya kararlıyız. Bu güç bu yörenin insanlarında var. Biz buna inanıyoruz” ifadeleri yer alıyor.
Halk ilçede ayağa kalktı
Platform üyeleri ise “Turist çevreye gelir, beş yıldızlı otele değil. Bu konuda Gazipaşa’yı marka yapabilecek bir sürü plan var. Ama bu otel, bunları da engelleyecek. Taştan köy evleri ile yapılacak 2 katlı nostalji özellikteki aynı tip butik otel tarzı ilk aklımıza gelebilenlerden. Bu Gazipaşa’yı marka yapabilir. Otel ise ancak diğerlerinin bir benzeri ve ‘herşey dahil’ sistemi ile Gazipaşa’ya katkısı olmaz. Doğayla iç içe çok katlı olmayan oteller olmalı” diyor.
Başkan, platforma yazdı
Facebook’taki platforma 23 Şubat 2020 günü saat 22.00 sıralarında Gazipaşa Belediye Başkanı CHP’li Mehmet Ali Yılmaz da yazdı. Ancak Yılmaz ile diğer üyeler sert bir tartışma yaşadı. Yılmaz, paylaşımında “Çok değerli platform üyeleri, öncelikle Gazipaşa için endişe duyduğunuz için sizlere teşekkür ederim. Ancak bir konuda yorum yapabilmek için önce o konuda bilgi sahibi olmak gerekir. Lütfen kıyı kanununu inceleyelim. Bu kanuna göre kıyı kenar çizgisinden itibaren ilk 50 metrede sadece yeşil alan ve yürüyüş yolu, sonraki 50 metrede günübirlik tesisler yapılır. Bizim dönemimizden önce yapılıp kesinleşen mevcut planda da bu hususa dikkat edilmiş. Şu anda Selinus sahilinde mevcut olan park ve yol korunuyor. Hemşerilerimizin denize giremeyeceği yolundaki değerlendirmelere katılmıyorum. Daha detaylı bilgi isteyen hemşerilerim beni 0532 744 88 88 numaralı telefondan arayabilir. Saygılarımla Mehmet Ali Yılmaz” ifadelerine yer verdi.
‘Vay anasını’ demek istemiyoruz
Başkanın cep telefonu numarasını da yazarak sorulan sorulara cevap vermesi ise diğer üyeleri tatmin etmedi. Başkanın sözlerinin altına onlarca yorum yapıldı. Üyelerden Doktor Ali Kızılateş “Biz doğamızı, kıyılarımız korumak istiyoruz. Yabancı memleketleri görüp ‘vay anasını, adamlar ne güzel korumuş doğal güzelliklerini, şehirlerini’ demek istemiyoruz” diyerek taleplerini özetledi.
Halka sahilde yer kalmamış
Özlem Çalışkan ise “Parselleri büyüt. 50 bin metrekarenin üzerinde olan arazilerde yapılaşma oranını yüzde 80 olarak düzenle. Koruma amaçlı planın ikinci 50 metrelik bölümünde de günübirlik tesise yüzde 20 yapılaşma izni ver. Koruma amaçlı imar planı 50+50 metre korunuyor deniyor ama 2 kilometre uzunluğundaki sahil şeridi bu yoğunluğu nasıl kaldıracak?Bu planda Gazipaşa halkına yer kalmamış dememizin sebebi bu. Hangi kıyı kenar çizgisi diye sormayalım mı?” diye tepkisini gösterdi.
Suriyeli eleştirisi
İmran Özcan Karabulut ise, “Şunu anlamıyorum. Gazipaşa’nın sahiline geçen sene her gittiğimizde Suriyeli kardeşlerden (denize) girecek yer yoktu,hastaneye gidiyorum onlar öncelikli, işine gelmeyen sağlık görevlisine haritadan yer beğen diyebiliyor, kendi memleketimizde yabancı gibiyiz. Onlara ödenen paralar çalışmadan helal, buraya yapılacak otel rant.Neden Suriyeli kardeşlerinizin işgal ettiği sahili de bu şekilde savunmuyorsunuz.Merak ettim doğrusu” dedi.
Başkana hodri meydan
Mustafa Akgedik, “Sayın başkan buyur gel beraber Alanya sahillerini gezelim, elimizde havlumuz ile kıyı kenar kanunu uygulanıyormu görelim. Jandarmayı beraber arayalım, polisi arayalım, gelince kimi oradan uzaklaştırıyor onuda geçtim adamlar tel ile çevirip tabela dikmiş ‘şu otele aittir plaj’ diye. Türkiye’de kanunlar yazılır, uygulanmaz siz yurt dışında yaşamıyorsanız bizden iyi bilirsiniz. Saygılar” diyerek otellerin işgal etmesinden dolayı halkın plajlara giremediğini ve bu durumun Gazipaşa’da da yaşanacağını öne sürdü.
Halkın yaşadığının özeti
Zeki Demir başkana seslenerek “Mehmet Ali bey telefonla bilgi almaya gerek yok ki buyurun gelin Kundu’ya ben size oradaki otelleri göstereyim. Aralarında küçücük sokak halinde halk plajı adı altında ayrılan yollar olmasına rağmen otel güvenliğini aşıp girebilecek misiniz halk olarak bakalım. Kıyı kenar kanununu geçin, bunlar kitapta var, uygulamada sermaye ne derse o oluyor” diyerek halkın yaşadıklarını özetledi.
Betonlaşmaya karşıyız
Bülent Çelik isimli platform üyesi ise “İnsan odaklı sosyal belediyecilik bekledik.Gazipaşa’da şehir merkezinde park ücreti uygulaması kaldırılması haberi çok güzel bir başlangıçtı. İşte bu demiştim kendi kendime...!!?? Bu nedir şimdi yaaa...!!! Ben CHP’ye oy veriyorsam önce insan dediğim için ve betona karşı olduğum için veriyorum. Yapmayın Allahaşkına yaa...!!!Zaten bir deniz yolu ve çevresi vardı maşallah oralar tamam,halledilmiş çoktan...Sıra sahil şeridine geldi demek... Kimsenin turizme karşı olduğu yok...Doğru; insanı,doğayı ve gelecek nesilleri düşününce çok da göreceli olmaz...Aklın yolu birdir demiş atalarımız...Sizden rica ediyoruz...LÜTFEN...” diyerek başkana seslendi.
Kara da eleştiriden nasibini aldı
CHP eski Antalya Milletvekili Operatör Doktor Niyazi Nefi Kara ise “Değerli dostlar ilk defa birebir yanıt vermeye çalışan bir demokrat başkanımız var. Sizi de Gazipaşa’yı da, sizlerin de başkanımızı ve Gazipaşa’yı ne kadar sevdiğinizi biliyoruz. Herkesin daha güzeli bulmak için mücadele edeceğinden kuşkum yok. Gazipaşa turizme açılmalıdır ve açılacaktır. Ancak belediye olarak halkın kullanım alanı alabileceği maksimum yararı gözeterek sürecin tamamlanması dileğimdir. Dürüstlüğünden ve samimiyetinden kuşku duymuyoruz ki bunu bu platformda sizlere yanıt vermeye çalıştığından da görebiliyoruz. Sizlere önerimiz naçizane birgün başkanımız sizleri hep beraber davet edip gerekli uzmanlarla beraber tartışmakta yarar var. Gazipaşa’ya yakışanın yapılacağından kuşkumuz olmasın. Sevgi ve selamlarımla” yazdı ancak Kara bu sözleri sonrası bazı eleştirilere de maruz kaldı.
Otel ve halk karşı karşıya gelir
Ayşe Oğuz “Yapılan her otel kendi müşterileri için sahilden yer ayıracak ve normal halk buralara giremeyecek. Alanya canlı örnek, lütfen izin vermeyin, Gazipaşa böyle kalsın” derken Bülent Şahan “Gelen değil gezen turist olsun diyoruz. Bir kişi 3 milyon dolar kazanmasın, onun yerine 300 tane esnaf 10 bin dolar kazansın diyoruz. İflas etmiş ‘herşey dahil’ sistemi yerine kültür turizmi gelsin, köylüler, çiftçiler de kazansın diyoruz ama bize ‘tuzu kurular’ diyorlar. Halbuki mücadelemiz tuzu kuru olmayanlar için. Bunu anlamıyorlar ya da anlamak istemiyorlar” diyerek tepkisini ortaya koydu.
Örnekler verdiler
Halil Deniz Öncel ise Murat Ali Karabulut’a yanıt verirken “Platformumuzun amacı Gazipaşa halkının turizmden en fazla alması gerekeni almasını sağlayacak bir planlama olması. Herşey dahil sistemi ile çalışacak bir otelde, Gazipaşa halkı para kazanmayacak. Bu model terkedilmiş bir model. Ayrıca otel sahibi, en ucuza kim çalışırsa onu çalıştıracak. Deniz kıyısı olmayan Ankara Beypazarı buna örnektir. Mansur Yavaş belediyeden iş isteyenleri işveren kişi haline getirdi. Böyle bir modelde köylü, esnaf kazanacak. Bizler millet; iş sahibi olabilsin diye uğraşıyoruz. Turizmi istemeyen yok aramızda. Emin olun sizleri düşündüğümüz için uğraşıyoruz. Allah a şükür az buçuk maaşımız yetiyor” dedi.
22 km’de 540 metre halk plajı
Platform başkanı Mustafa Akkoca ise başkana seslenerek “Sayın başkanım Serik ilçesinin 22 km kıyı bandında halk sadece 540 metre alanı kullanabiliyor. Gerisi tamamen otellere tahsis edilmiş. Serik Belek, Kemer ayrı bir kıyı kanununa tabi değil. Sonuçta kanuna uydurup bir şekilde halkı sokmuyorlar. Bunun kanıtı da, adalar arasına konması gereken yeşil alanların; otellerin arkasına, dağa konması. Gazipaşa hepimizin platformu olarak halkın yararına bir turizm planı yapılıncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
Kızılateşadeta bombaladı
Platform üyelerinden Doktor Ali Kızılateşbaşka bir paylaşımında ise “Sevgili başkan, denize girilemeyecek endişemize katılmadığınızı belirtmişsiniz.Demek ki diğer endişelerimiz haklı sizin gözünüzde.Yani; arazi sahibi insanlar yarın araziyi satıp, kârlarını yapıp tüyebilirler.14 bin yatak sözü demek ki bir palavra. Sahil yolu kapatılıp yaya yolu haline getirilecek. Yollar dar, yetersiz, otoparklar nerdeyse yok denecek kadar az ve mevcutlar da oteller tarafından işgal edilecek. Halk arabasını park edemeyecek endişemize de katılıyorsunuz.Vaat edilen iş gücü iş ucuz, güvencesiz, mevsimsel ve niteliksiz işler.Gelecek turist ucuzcu ve kalitesiz. Dolayısıyla otel dışına çıkmayacak, esnafa kazandırmayacak.Gazipaşalıların işe alınacağının garantisi yok.Yarın sığınmacıların, göçmenlerin sessiz cennet olarak bilinen ilçemize akın edeceği ve huzurumuzun kaçacağı, demografik yapının değişeceği, kendi memleketimizde kendimizi yabancı hissedeceğimiz endişemize katılıyorsunuz.Günü birlik işletmeler otellerce kiralanacak ve oteller sahile doğru uzanacaklar endişemize de katılıyorsunuz demektir” diye yazdı. Başka bir paylaşımında ise “Bence gelin bu işi erteleyin ve işin uzmanları, akademisyenler, turizmciler, önemli turizm merkezinin yöneticileri, Gazipaşa halkı etraflıca tartışalım ve Gazipaşa’ya özgü, Gazipaşa halkı için en sağlıklı turizm politikasını birlikte oluşturalım.Böyle bir yaklaşım sizi büyütecektir” diyerek öneri sundu. Başkan ise verdiği yanıtta “Ali Kızılateş arkadaşım, Gazipaşa’nın daha fazla kaybedecek zamanı olmadığını düşünüyorum. Mevcut plan 30 yılda çıkmış. Bir 30 yol daha bekleyecek zamanımız olmadığını düşünüyorum. Kıyıdan itibaren 100 metre sonra ya otel yapılacak ya da konut. O parsellerin boş kalacağını söyleyemeyiz. Saygılar” diye yazdı.
Doların yeşili eleştirisi
‘Turizm merkezi yapıyoruz’ denilerek bu ülkenin cennet köşelerine neler yapıldığını çok iyi bildiğini anlatan platform moderatörlerinden Zeyyat Şahin ise platformda paylaştığı köşe yazısında, “Bir yeri turizm merkezi yapmaya karar verenler önce kendi dünyalıklarını yapmak, yedi sülalelerinin banka hesaplarını kabartmak peşindeler. Otelleri yükseltenler dağların yok olan yeşiliyle değil doların yeşiliyle ilgilenirler daha çok… ‘Sessiz cennet’in sessiz insanları sesinizi yükseltin, itiraz edin çünkü asıl niyetleri cennetinizi cehenneme çevirmek. Bunu şimdi fark edip itiraz etmezseniz yarın çok geç olacak…” ifadelerine yer verdi.
Şükrü AĞIRMAN
Antalya’nın her şey dahil sisteminden ve kitle turizminden uzak ilçesi, sessiz cennet diye bilinen Gazipaşa’nın üç plajından iki ünlü plajını betonlaşmaya açacak imar planlarına tepki her gün çığ gibi büyüyor. Selinus ve doğal havuzlarıyla ünlü Koru plajlarını betonlaşmaya açan imar planına herkes tepki gösteriyor. CHP’li Belediye Başkanı Mehmet Ali Yılmaz ise bu konuda kararlı görünüyor. Bıçkıcı, Selinus ve Koru isimli 3 plajından son ikisinin koruma alanı ve turizm bölgesi ilan edilmesiyle başlayan imar plan süreci ise tamamlandı.
Oteller ile dolacak
18 uygulaması adı verilen arsaların plana uygun hale getirilmesi çalışması işi de bitmek üzere. Ortada 150 dönüm civarında yer kapatmış büyük bir yatırımcı olduğu öne sürülüyor. Kıyı kenar çizgisi dahil 100 metre ve halen mevcut 10 metre civarında genişliği olan yol dışında dağ ve kıyı arasındaki arazi; 50 dönümden yüksek mülk sahipleri olan inşaat firması ve belediye için yüzde 80 emsal, geri kalanı ise yüzde 60 emsalle ve 4 katlı oteller ile dolacak.
Platform kuruldu
Planda dağ eteklerinde denize paralel 15, bu paralel yoldan denize dikine 13’er metrelik yollar var. Çekiş mesafesi 3 metre. Bu dikine yolların kıyı yolu ile buluştuğu yerlerde kapasitesi düşük olan otoparklar var. Yine planda bir miktar yeşil alan ve ticari alan da yer alıyor.Sosyal medyada Facebook’taki Gazipaşa Hepimizin Platformu ise bu plana ‘dur’ demek için kuruldu. 55 bin nüfusa sahip ilçede 2 bin üyeli siyaset üstü olan platformun amacı; Gazipaşa’ya uymayan Koruma İmar Planı ve 18 Uygulaması yerine Gazipaşa’ya özgü bir turizm planı uygulanmasını sağlamak.
Talana ve yağmaya karşı
Platformun tanıtım bölümünde “…‘Gazipaşa’ya turizm getireceğiz, iş olacak, aş olacak’ kandırmacasının aslını anlatmak için kurulduk. Bu plan uygulanırsa Gazipaşa’ya gelmesi gereken turizmi engelleyecektir. Gelen turiste değil, gezen turiste talibiz. Yalnızca otel sahibinin kazandığı değil, çiftçinin, esnafın, tüm Gazipaşa’nın kazandığı bir turizm modelinden yanayız. Dünyanın terkettiği miladını doldurmuş betonlaşmış bir turizm anlayışı yerine, doğallığını koruyan ancak tropikal meyveleri, yaylaları, köyleri, yöresel lezzetleri, Yörük kültürünü içinde barındıran, herkesten farklı bir marka olan ‘Gazipaşa Turizmi’ olmasından yanayız. Bundan 20 yıl sonra eski Gazipaşa sahilleri resimlerine bakarak hüzünlenmek istemiyoruz. Hem doğallığını koruyan hem de dünyanın bütün turistlerini Gazipaşa’ya getirebilecek alternatiflere sahibiz. Kültürümüzü ve değerlerimizi koruyabileceğimiz, bize özgü bir turizmi Gazipaşamızda yaşatabiliriz. Gazipaşa sahillerini talandan ve yağmadan korumaya kararlıyız. Bu güç bu yörenin insanlarında var. Biz buna inanıyoruz” ifadeleri yer alıyor.
Halk ilçede ayağa kalktı
Platform üyeleri ise “Turist çevreye gelir, beş yıldızlı otele değil. Bu konuda Gazipaşa’yı marka yapabilecek bir sürü plan var. Ama bu otel, bunları da engelleyecek. Taştan köy evleri ile yapılacak 2 katlı nostalji özellikteki aynı tip butik otel tarzı ilk aklımıza gelebilenlerden. Bu Gazipaşa’yı marka yapabilir. Otel ise ancak diğerlerinin bir benzeri ve ‘herşey dahil’ sistemi ile Gazipaşa’ya katkısı olmaz. Doğayla iç içe çok katlı olmayan oteller olmalı” diyor.
Başkan, platforma yazdı
Facebook’taki platforma 23 Şubat 2020 günü saat 22.00 sıralarında Gazipaşa Belediye Başkanı CHP’li Mehmet Ali Yılmaz da yazdı. Ancak Yılmaz ile diğer üyeler sert bir tartışma yaşadı. Yılmaz, paylaşımında “Çok değerli platform üyeleri, öncelikle Gazipaşa için endişe duyduğunuz için sizlere teşekkür ederim. Ancak bir konuda yorum yapabilmek için önce o konuda bilgi sahibi olmak gerekir. Lütfen kıyı kanununu inceleyelim. Bu kanuna göre kıyı kenar çizgisinden itibaren ilk 50 metrede sadece yeşil alan ve yürüyüş yolu, sonraki 50 metrede günübirlik tesisler yapılır. Bizim dönemimizden önce yapılıp kesinleşen mevcut planda da bu hususa dikkat edilmiş. Şu anda Selinus sahilinde mevcut olan park ve yol korunuyor. Hemşerilerimizin denize giremeyeceği yolundaki değerlendirmelere katılmıyorum. Daha detaylı bilgi isteyen hemşerilerim beni 0532 744 88 88 numaralı telefondan arayabilir. Saygılarımla Mehmet Ali Yılmaz” ifadelerine yer verdi.
‘Vay anasını’ demek istemiyoruz
Başkanın cep telefonu numarasını da yazarak sorulan sorulara cevap vermesi ise diğer üyeleri tatmin etmedi. Başkanın sözlerinin altına onlarca yorum yapıldı. Üyelerden Doktor Ali Kızılateş “Biz doğamızı, kıyılarımız korumak istiyoruz. Yabancı memleketleri görüp ‘vay anasını, adamlar ne güzel korumuş doğal güzelliklerini, şehirlerini’ demek istemiyoruz” diyerek taleplerini özetledi.
Halka sahilde yer kalmamış
Özlem Çalışkan ise “Parselleri büyüt. 50 bin metrekarenin üzerinde olan arazilerde yapılaşma oranını yüzde 80 olarak düzenle. Koruma amaçlı planın ikinci 50 metrelik bölümünde de günübirlik tesise yüzde 20 yapılaşma izni ver. Koruma amaçlı imar planı 50+50 metre korunuyor deniyor ama 2 kilometre uzunluğundaki sahil şeridi bu yoğunluğu nasıl kaldıracak?Bu planda Gazipaşa halkına yer kalmamış dememizin sebebi bu. Hangi kıyı kenar çizgisi diye sormayalım mı?” diye tepkisini gösterdi.
Suriyeli eleştirisi
İmran Özcan Karabulut ise, “Şunu anlamıyorum. Gazipaşa’nın sahiline geçen sene her gittiğimizde Suriyeli kardeşlerden (denize) girecek yer yoktu,hastaneye gidiyorum onlar öncelikli, işine gelmeyen sağlık görevlisine haritadan yer beğen diyebiliyor, kendi memleketimizde yabancı gibiyiz. Onlara ödenen paralar çalışmadan helal, buraya yapılacak otel rant.Neden Suriyeli kardeşlerinizin işgal ettiği sahili de bu şekilde savunmuyorsunuz.Merak ettim doğrusu” dedi.
Başkana hodri meydan
Mustafa Akgedik, “Sayın başkan buyur gel beraber Alanya sahillerini gezelim, elimizde havlumuz ile kıyı kenar kanunu uygulanıyormu görelim. Jandarmayı beraber arayalım, polisi arayalım, gelince kimi oradan uzaklaştırıyor onuda geçtim adamlar tel ile çevirip tabela dikmiş ‘şu otele aittir plaj’ diye. Türkiye’de kanunlar yazılır, uygulanmaz siz yurt dışında yaşamıyorsanız bizden iyi bilirsiniz. Saygılar” diyerek otellerin işgal etmesinden dolayı halkın plajlara giremediğini ve bu durumun Gazipaşa’da da yaşanacağını öne sürdü.
Halkın yaşadığının özeti
Zeki Demir başkana seslenerek “Mehmet Ali bey telefonla bilgi almaya gerek yok ki buyurun gelin Kundu’ya ben size oradaki otelleri göstereyim. Aralarında küçücük sokak halinde halk plajı adı altında ayrılan yollar olmasına rağmen otel güvenliğini aşıp girebilecek misiniz halk olarak bakalım. Kıyı kenar kanununu geçin, bunlar kitapta var, uygulamada sermaye ne derse o oluyor” diyerek halkın yaşadıklarını özetledi.
Betonlaşmaya karşıyız
Bülent Çelik isimli platform üyesi ise “İnsan odaklı sosyal belediyecilik bekledik.Gazipaşa’da şehir merkezinde park ücreti uygulaması kaldırılması haberi çok güzel bir başlangıçtı. İşte bu demiştim kendi kendime...!!?? Bu nedir şimdi yaaa...!!! Ben CHP’ye oy veriyorsam önce insan dediğim için ve betona karşı olduğum için veriyorum. Yapmayın Allahaşkına yaa...!!!Zaten bir deniz yolu ve çevresi vardı maşallah oralar tamam,halledilmiş çoktan...Sıra sahil şeridine geldi demek... Kimsenin turizme karşı olduğu yok...Doğru; insanı,doğayı ve gelecek nesilleri düşününce çok da göreceli olmaz...Aklın yolu birdir demiş atalarımız...Sizden rica ediyoruz...LÜTFEN...” diyerek başkana seslendi.
Kara da eleştiriden nasibini aldı
CHP eski Antalya Milletvekili Operatör Doktor Niyazi Nefi Kara ise “Değerli dostlar ilk defa birebir yanıt vermeye çalışan bir demokrat başkanımız var. Sizi de Gazipaşa’yı da, sizlerin de başkanımızı ve Gazipaşa’yı ne kadar sevdiğinizi biliyoruz. Herkesin daha güzeli bulmak için mücadele edeceğinden kuşkum yok. Gazipaşa turizme açılmalıdır ve açılacaktır. Ancak belediye olarak halkın kullanım alanı alabileceği maksimum yararı gözeterek sürecin tamamlanması dileğimdir. Dürüstlüğünden ve samimiyetinden kuşku duymuyoruz ki bunu bu platformda sizlere yanıt vermeye çalıştığından da görebiliyoruz. Sizlere önerimiz naçizane birgün başkanımız sizleri hep beraber davet edip gerekli uzmanlarla beraber tartışmakta yarar var. Gazipaşa’ya yakışanın yapılacağından kuşkumuz olmasın. Sevgi ve selamlarımla” yazdı ancak Kara bu sözleri sonrası bazı eleştirilere de maruz kaldı.
Otel ve halk karşı karşıya gelir
Ayşe Oğuz “Yapılan her otel kendi müşterileri için sahilden yer ayıracak ve normal halk buralara giremeyecek. Alanya canlı örnek, lütfen izin vermeyin, Gazipaşa böyle kalsın” derken Bülent Şahan “Gelen değil gezen turist olsun diyoruz. Bir kişi 3 milyon dolar kazanmasın, onun yerine 300 tane esnaf 10 bin dolar kazansın diyoruz. İflas etmiş ‘herşey dahil’ sistemi yerine kültür turizmi gelsin, köylüler, çiftçiler de kazansın diyoruz ama bize ‘tuzu kurular’ diyorlar. Halbuki mücadelemiz tuzu kuru olmayanlar için. Bunu anlamıyorlar ya da anlamak istemiyorlar” diyerek tepkisini ortaya koydu.
Örnekler verdiler
Halil Deniz Öncel ise Murat Ali Karabulut’a yanıt verirken “Platformumuzun amacı Gazipaşa halkının turizmden en fazla alması gerekeni almasını sağlayacak bir planlama olması. Herşey dahil sistemi ile çalışacak bir otelde, Gazipaşa halkı para kazanmayacak. Bu model terkedilmiş bir model. Ayrıca otel sahibi, en ucuza kim çalışırsa onu çalıştıracak. Deniz kıyısı olmayan Ankara Beypazarı buna örnektir. Mansur Yavaş belediyeden iş isteyenleri işveren kişi haline getirdi. Böyle bir modelde köylü, esnaf kazanacak. Bizler millet; iş sahibi olabilsin diye uğraşıyoruz. Turizmi istemeyen yok aramızda. Emin olun sizleri düşündüğümüz için uğraşıyoruz. Allah a şükür az buçuk maaşımız yetiyor” dedi.
22 km’de 540 metre halk plajı
Platform başkanı Mustafa Akkoca ise başkana seslenerek “Sayın başkanım Serik ilçesinin 22 km kıyı bandında halk sadece 540 metre alanı kullanabiliyor. Gerisi tamamen otellere tahsis edilmiş. Serik Belek, Kemer ayrı bir kıyı kanununa tabi değil. Sonuçta kanuna uydurup bir şekilde halkı sokmuyorlar. Bunun kanıtı da, adalar arasına konması gereken yeşil alanların; otellerin arkasına, dağa konması. Gazipaşa hepimizin platformu olarak halkın yararına bir turizm planı yapılıncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
Kızılateşadeta bombaladı
Platform üyelerinden Doktor Ali Kızılateşbaşka bir paylaşımında ise “Sevgili başkan, denize girilemeyecek endişemize katılmadığınızı belirtmişsiniz.Demek ki diğer endişelerimiz haklı sizin gözünüzde.Yani; arazi sahibi insanlar yarın araziyi satıp, kârlarını yapıp tüyebilirler.14 bin yatak sözü demek ki bir palavra. Sahil yolu kapatılıp yaya yolu haline getirilecek. Yollar dar, yetersiz, otoparklar nerdeyse yok denecek kadar az ve mevcutlar da oteller tarafından işgal edilecek. Halk arabasını park edemeyecek endişemize de katılıyorsunuz.Vaat edilen iş gücü iş ucuz, güvencesiz, mevsimsel ve niteliksiz işler.Gelecek turist ucuzcu ve kalitesiz. Dolayısıyla otel dışına çıkmayacak, esnafa kazandırmayacak.Gazipaşalıların işe alınacağının garantisi yok.Yarın sığınmacıların, göçmenlerin sessiz cennet olarak bilinen ilçemize akın edeceği ve huzurumuzun kaçacağı, demografik yapının değişeceği, kendi memleketimizde kendimizi yabancı hissedeceğimiz endişemize katılıyorsunuz.Günü birlik işletmeler otellerce kiralanacak ve oteller sahile doğru uzanacaklar endişemize de katılıyorsunuz demektir” diye yazdı. Başka bir paylaşımında ise “Bence gelin bu işi erteleyin ve işin uzmanları, akademisyenler, turizmciler, önemli turizm merkezinin yöneticileri, Gazipaşa halkı etraflıca tartışalım ve Gazipaşa’ya özgü, Gazipaşa halkı için en sağlıklı turizm politikasını birlikte oluşturalım.Böyle bir yaklaşım sizi büyütecektir” diyerek öneri sundu. Başkan ise verdiği yanıtta “Ali Kızılateş arkadaşım, Gazipaşa’nın daha fazla kaybedecek zamanı olmadığını düşünüyorum. Mevcut plan 30 yılda çıkmış. Bir 30 yol daha bekleyecek zamanımız olmadığını düşünüyorum. Kıyıdan itibaren 100 metre sonra ya otel yapılacak ya da konut. O parsellerin boş kalacağını söyleyemeyiz. Saygılar” diye yazdı.
Doların yeşili eleştirisi
‘Turizm merkezi yapıyoruz’ denilerek bu ülkenin cennet köşelerine neler yapıldığını çok iyi bildiğini anlatan platform moderatörlerinden Zeyyat Şahin ise platformda paylaştığı köşe yazısında, “Bir yeri turizm merkezi yapmaya karar verenler önce kendi dünyalıklarını yapmak, yedi sülalelerinin banka hesaplarını kabartmak peşindeler. Otelleri yükseltenler dağların yok olan yeşiliyle değil doların yeşiliyle ilgilenirler daha çok… ‘Sessiz cennet’in sessiz insanları sesinizi yükseltin, itiraz edin çünkü asıl niyetleri cennetinizi cehenneme çevirmek. Bunu şimdi fark edip itiraz etmezseniz yarın çok geç olacak…” ifadelerine yer verdi.
Şükrü AĞIRMAN