Antalyaspor, Süper Lig’in 2’nci haftasında oynadığı Gençlerbirliği deplasmanında aldığı galibiyetle sadece 3 puan kazanmadı, aynı zamanda sezonun gidişatına dair çok güçlü bir mesaj da verdi. Ligin ilk haftasında Kasımpaşa karşısında elde edilen galibiyetin ardından Ankara’dan da puansız dönmeyen kırmızı-beyazlılar, böylece sezona iki maçta iki galibiyet ile başlamış oldu. Maçın genelinde Antalyaspor’un sahaya koyduğu disiplinli ve sabırlı oyun, rakibin zaman zaman baskılı görüntüsüne rağmen bozulmadı. Özellikle ilk yarıda kontrollü, ikinci yarıda ise daha fazla hücumu düşünen bir oyun anlayışı dikkat çekti. Bu yönüyle bakıldığında Antalyaspor, sadece bireysel yeteneklerle değil, kolektif anlayışla da sonuca gitmeyi başardı. Deplasmanlarda kırılgan görünen son yılların aksine bu kez oyunun kontrolünü bırakmayan, doğru zamanda hamle yapan ve galibiyet için gereken kararlılığı gösteren bir takım vardı sahada. Ankara’dan çıkartılan 3 puan, hem takım içindeki moral ve motivasyonu yukarı taşıdı hem de ligdeki rakiplerine “bu sezon daha farklı bir Antalyaspor var” mesajını güçlü şekilde verdi.

Hüseyin Eroğlu: Daha güçlü olacağız
Hüseyin Eroğlu: Daha güçlü olacağız
İçeriği Görüntüle

Storm’un değerli golü
Maçın skorunu belirleyen Nikola Storm’un 81’inci dakikadaki golü, sahadaki oyunun özetini adeta tek bir vuruşla anlattı. Belçikalı oyuncu, bireysel becerisini sergileyerek rakibini çalımladı ve kaleciyi avladı. Ancak bu gol, sadece maçı kazandırmakla kalmadı; aynı zamanda Antalyaspor tarihine de geçti. Storm’un attığı bu gol, kulüp tarihindeki 1200’üncü Süper Lig golü olarak kayıtlara geçti ve bu yönüyle sembolik bir önem kazandı. Storm’un ilk iki haftada iki gole ulaşması, bu sezon hücum hattında ne kadar kritik bir rol üstleneceğini şimdiden ortaya koyuyor. Üstelik sadece skora katkısıyla değil, savunmayı zorlayan koşularıyla, arkadaşlarına alan yaratmasıyla ve sürekli diri kalan yapısıyla da fark yaratıyor. Taraftarların sosyal medyada gösterdiği yoğun ilgi ve övgü, Storm’un Antalyaspor için kısa sürede önemli bir figür haline geldiğinin göstergesi. Futbolda bazen bir oyuncunun sahadaki performansı, sadece o maçın değil, bütün bir sezonun havasını değiştirebilir. Storm’un Ankara’da attığı gol de tam olarak böyle bir etkiye sahip oldu; çünkü hem sahada hem de tribünde yeniden bir inanç yarattı.

Belözoğlu’nun saha aklı
Teknik direktör Emre Belözoğlu’nun bu galibiyetteki rolü de oldukça belirgindi. Takımı sahaya çıkarttığı ilk andan itibaren disiplinli bir anlayış üzerine kuran Belözoğlu, maç boyunca yaptığı oyuncu değişiklikleriyle de oyunun seyrine doğrudan etki etti. Özellikle ikinci yarıda orta sahada tazelenen enerji ve hücum hattına getirilen canlılık, takımın oyunu rakip yarı sahaya yıkmasını sağladı. Belözoğlu’nun maç sonu yaptığı açıklamalarda kullandığı “Her maçı kazanma planıyla hazırlanıyoruz” ifadesi, aslında bu disiplinli anlayışın yansımasıydı. Ayrıca genç oyunculara verdiği süreler de dikkat çekti; bu durum, hem altyapıdan gelen futbolcular için önemli bir fırsat yarattı hem de takımdaki rekabeti diri tuttu. Belözoğlu’nun oyun içindeki sakinliği, maçın kritik anlarında yaptığı doğru hamleler ve rakibin oyun planını bozan stratejisi, Antalyaspor’un sahadan galip ayrılmasının en önemli sebeplerinden biri oldu. Geçmiş sezonlarda deplasmanlarda kırılgan olan takımın bu sezon bu özelliğini geride bırakmaya başlaması da Belözoğlu’nun dokunuşlarının sonucuydu.

Hedefler büyük
Antalyaspor’un üst üste kazandığı iki maç, sadece puan tablosunda bir avantaj yaratmadı, aynı zamanda camianın genelinde hissedilen özgüveni de pekiştirdi. İlk iki haftada toplanan 6 puan, takımın lig sıralamasında üst bölgelere yerleşmesini sağlarken, önümüzdeki Trabzonspor deplasmanı öncesi de önemli bir moral kaynağı oldu. Bu başlangıç, kırmızı-beyazlıların son yıllarda sıkça yaşadığı endişeleri ve düşme korkusunu geride bırakmak için güçlü bir adım anlamı taşıyor. Artık taraftarların gündeminde sadece “ligde kalmak” değil, daha büyük hedefler var. Tribünlerin ve sosyal medyanın yansıttığı heyecan, camianın bu takıma yeniden güçlü şekilde inandığını gösteriyor. Eğer bu oyun disiplini ve galibiyet alışkanlığı sürdürülebilirse, Antalyaspor’un bu sezon Avrupa kupaları hattına yaklaşması bile sürpriz olmaz. Sezonun henüz başında yakalanan bu ivme, eğer doğru yönetilirse, Antalyaspor’un yıllardır özlemini duyduğu istikrarlı bir sezonu yaşamasına zemin hazırlayacak gibi görünüyor.

Muhabir: GÜRKAN BALCI