Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) E-Ticaret Komisyonu Üyesi Av. Nilhan Bahadır, son dönemde artan online alışveriş hacmiyle birlikte tüketicilerin en çok merak ettiği ‘mesafeli sözleşmeler’ konusunda kapsamlı açıklamalarda bulundu. Bahadır, özellikle dijital onay süreçleri, cayma hakkı ve sosyal medya üzerinden yapılan satışlarda tüketicilerin karşılaştığı risklere dikkat çekti. Bahadır, mesafeli sözleşmelerin temel tanımını şu sözlerle aktardı: “Fiziken bir arada bulunmadan, uzaktan iletişim araçlarıyla kurulan tüm sözleşmeler mesafeli sözleşme kapsamına girer. Tarafların aynı mekanda hatta aynı ülkede olması bile şart değildir.”
Telefonda ‘evet’ geçerli bir onay
Telefon yoluyla yapılan taahhütlerde tüketicilerin zaman zaman belirsizlik yaşadığını belirten Av. Nilhan Bahadır, onayın bağlayıcı olduğunun altını çizdi. Bahadır, “Telefonda sözleşme metni okunup ‘evet’ denmesi sözleşmenin kurulması için yeterlidir. Ancak tüketiciye neye onay verdiği açık ve net biçimde anlatılmalı, ardından ilgili sözleşme metni mail ya da SMS ile iletilmelidir. Yine bankacılık kısmı tabi farklı bir mevzuat ancak yine de örnek verebileceğimizi düşünüyorum, mobil uygulamadan kredi başvurusunda bulundunuz diyelim, size aşama aşama tik atmanız, onay vermeniz, kimlik okutmanız gibi birçok katmanlı onay ve imza prosedürü yaşatıp akabinde mail ve SMS olarak bilgilendirme onay verdiğiniz sözleşmenin bir örneği gibi bilgilendirmeleri yaparlar. Bunun sebebi tüketicinin dijital onay ile uzaktan kurduğu sözleşmeyi mümkün olduğu kadar fizikselleştirmek ve en önemlisi bilgilendirme. Zira bilginiz olmadığı bir husustan sorumlu tutulamazsınız” ifadelerini kullandı.
14 günlük cayma hakkı
Mesafeli satışlarda tüketicinin korunması amacıyla kanunen tanınan 14 günlük koşulsuz cayma hakkının altını çizen Bahadır, bu hakkın her üründe geçerli olmadığını hatırlatarak, “Kişiye özel üretilen ürünlerde cayma hakkı uygulanmaz. Bunun dışında tüketici 14 gün içinde hiçbir gerekçe göstermeden ürünü iade edebilir ve satıcı bunu reddedemez.”Cayma süresinin başlangıcına da değinen Nilhan Bahadır, “Mal tesliminde süre teslim alındığı gün, hizmet sözleşmelerinde ise sözleşmenin kurulduğu gün başlar. Ürün henüz kargolanmamış olsa bile tüketici cayma hakkını kullanabilir” diye konuştu. Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği’ne göre mal veya hizmetin azami teslim süresinin 30 gün olduğunu belirten Bahadır, satıcıların ilan ettikleri daha kısa süreli taahhütlere de uymak zorunda olduğunu vurguladı.
‘Sözleşme ödeme anında kurulur’
Nilhan Bahadır, online alışverişlerde sözleşmenin hangi aşamada kurulmuş sayıldığını ise şöyle açıkladı:“Tüketici ön bilgilendirme formu ve mesafeli satış sözleşmesini dijital olarak onaylayıp ödemeyi başarılı şekilde tamamladığında sözleşme kurulur. Ödeme başarısızsa sözleşme de kurulmuş olmaz.” Sosyal medya veya mesajlaşma uygulamaları üzerinden yapılan satışlara da değinen Bahadır, tüketicilerin en fazla mağduriyet yaşadığı alanın burası olduğuna dikkat çekti. Bahadır,“Bu platformlarda çoğu zaman mesafeli satış sözleşmesini kuracak bir sistem bulunmuyor. Ödemeler havale/EFT ile yapılıyor ve tüketiciye herhangi bir sözleşme metni iletilmiyor. Satışın mesafeli sayılabilmesi için sistem unsuru önemlidir” dedi ve bu nedenle tüketicilerin sosyal medya üzerinden alışverişte temkinli olması gerektiğini vurguladı.
‘Maddeleri okumadan onaylamayın’
Finansal hizmetler, konut kiralama, şans oyunları ve bazı sosyal hizmetler gibi alanlarda mesafeli sözleşme kurulamayacağını belirten Bahadır, bunun dışındaki pek çok alanda mesafeli sözleşmelerin mümkün olduğunu açıkladı. Uygulamada kullanılan mesafeli satış sözleşmelerinin çoğunun standart metinler olduğunu söyleyen Nilhan Bahadır, “Tüketici genellikle metni değiştiremez. Sadece özel üretim ürünlerde sistem bazı kişisel bilgileri otomatik olarak ilgili kısma ekler” dedi. Bahadır, tüketicilerin çoğu zaman uzun metinleri okumadan onayladığını belirterek özellikle cayma hakkına ilişkin maddelerin incelenmesi gerektiğini tavsiye ederek şunları söyledi: “Kimse uzun metinleri okumuyor farkındayım, ancak cayma hakkının nasıl kullanılacağı mutlaka bilinmeli. Memnuniyetsizlik halinde hangi yolla hak talep edeceğinizi bilmek önemlidir.”