Kongrenin açılışına Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı Ünal Üstel, Antalya Valisi Hulusi Şahin, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Yılmaz, AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Özdemir ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Erkan Yağcı katıldı.
Antalya Valisi Hulusi Şahin Antalya’nın turizm gelirlerinden yatak kapasitesine, milli park sayısından antik kentlere her alanda zirveyi temsil ettiğini belirterek, "Bununla övünüyoruz ama bu bize bir konfor alanı sunmamalı. Turizm çok rekabetçi sektör. Yeni rekabet alanları, yeni destinasyonlar geliyor. Bu rekabete hazır olmamız lazım. Aksi takdirde sektörden silinme riskiyle karşı karşıya kalıyorsunuz" dedi. Krizlerin aynı zamanda fırsatları da getirdiğine işaret eden Şahin, "Pandemi bir tünelse girişinde neredeydik nerelere geldik? Rakiplerimizin önüne geçtik. Bu başarı, akıllı stratejilerle yeni hikayeler yazarak, ön alarak oldu. Önümüzde yeni krizler, zorluklar var. Örneğin sürdürülebilirlik hususunda ön almazsak pandemi benzeri bir tünele girip çıkışında geride kalma riskiyle karşı karşıya kalırız" diye konuştu.


"Turizm, Türkiye ekonomisinin stratejik kaldıraçlarından biri"
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Yılmaz da konuşmasında, bu yılki kongre için belirlenmiş olan "yeni stratejilerle farklılık dizayn et" temasının sadece turizm sektörü için değil, aslında tüm ekonomi için kritik bir yol haritası sunduğunu vurguladı.
Sadece bir sektör olarak değil Türkiye ekonomisinin stratejik kaldıraçlarından biri olarak ele aldıkları turizmde dönüşümün ekonomik etkisine, küresel değişimler ışığında yeni stratejilere duyulan ihtiyaca dikkat çeken Yılmaz, "Turizm, Türkiye için bir gelir kalemi olmanın çok ötesinde cari açığın daraltılmasında, döviz girişinin sürdürülebilirliğinde, hizmet ihracatının büyümesinde, istihdamın geniş tabana yayılmasında, bölgesel kalkınmanın hızlanmasında anahtar rol oynayan stratejik bir alandır" dedi.
Sektöre dair bazı önemli verileri aktaran Yılmaz, banka ve kredi kartları harcamalarında turizme ilişkin kalemlerde Temmuz-Ekim döneminde yüzde 12,8’lik büyüme gözlemlenmiş olmasının yanı sıra havayolu harcamalarının yüzde 61,3, seyahat acenteleri harcamalarının yüzde 81,6, konaklama harcamalarının ise yüzde 53,2 seviyesinde arttığını söyledi.

Antalya Turizm Fuarı kapılarını açtı
Antalya Turizm Fuarı kapılarını açtı
İçeriği Görüntüle

"Turizmde dönüşümle fark oluşturulabilir"
Turizm gelirlerinin cari açığı telafi ettiği bir ekonomide enflasyonun yüksek seyrettiği bir dönemde döviz kazandırıcı gücü olan sektörün öneminin arttığını vurgulayan Yılmaz, tüm verilerin, turizmin artık ülkemizde ekonomik aktivitenin direnç noktası haline geldiğini gösterdiğini belirtti.
Sezgin Yılmaz, turizmde dönüşümle fark oluşturulabileceğine dikkat çeken kongrenin bu yılki "yeni stratejilerle farklılık dizayn et" temasının İş Bankası’nda süregelen bir anlayış olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti: "Değişen dünya düzeninde geleceğe yönelik öngörü ile hareket ederek oyunda kalmanın ötesinde oyunun kurallarını belirliyoruz. Biliyoruz ki yapay zekanın, ileri teknolojinin başrolü aldığı günümüz dünyasında varlığımızın daim olması için daha ileri teknolojiyle evrilmeye devam ediyoruz. Bu bakış açısıyla iş yapıyor olmanın ülkeye katma değerle döneceğini biliyoruz. İşte tam da böyle bir öngörüyle turizmde de bir dönüşümden bahsetmek istiyorsak, böyle bir dönüşümde rol almak istiyorsak bilmeliyiz ki daha nitelikli turist, daha yüksek kişi başı harcama, daha uzun konaklama süresi, daha çeşitli destinasyonlar, daha düşük karbon ayak izi, daha yüksek dijital deneyim standartlarına erişmeliyiz."
2023 Kasım ayında yine AKTOB Kongresi’nde "sektöre 2 yıl içinde ilave 1 milyar dolar kaynak aktaracaklarına" yönelik verdikleri sözü 2 yıl dolmadan yerine getirdiklerini ifade eden Yılmaz, bu kaynağın yüzde 33’lük kısmını Antalya’ya aktardıklarını söyledi.


"Antalya’da her 5 TL krediden 1 TL’si İş Bankası tarafından finanse ediliyor"
Sezgin Yılmaz, Antalya'da tüm ticari kredilerin yüzde 45'inin turizm kredilerinden oluştuğunu, turizm kredilerinde özel bankalar içerisinde her 5 TL krediden 1 TL’sinin İş Bankası tarafından finanse edildiğini vurgulayarak şöyle devam etti: "İş Bankası, turizm camiasının sadece bir finansörü olmak adına değil değer üreten, dijitalleşmeyi hızlandıran, sürdürülebilirliği destekleyen bir iş ortağınız olmak adına hareket ediyor. Sizlerin ihtiyaçlarından yola çıkarak kendi dijital dünyamız, inovasyon hareketlerimizle size yepyeni sürdürülebilirliği olan çözümler sunmaya devam edeceğiz. Varlığımızı, gücümüzü bu ülkeden alıyorken ülkemizin hikâyesini dünyaya anlatan en güçlü sahnelerden biri olan turizm ile bu gücü katma değerle ülkemize taşıyor olacağız. Çünkü biliyoruz ki bu sahnenin değeri kültürel zenginliğimiz kadar ekonomimizin stratejik dayanıklılığıdır."


"Turizmcilerle uzun maraton koşmaya varız"
2026 yılı sonuna kadar turizm sektöründe gerçekleşmesi beklenen yeni otel yatırımlarının bütçesinin 2,38 milyar dolar olduğunu, bu bütçenin yüzde 31’lik kısmına denk gelen yaklaşık 800 milyon dolarlık yatırımın Antalya’daki otel projelerinden oluştuğunu belirten Yılmaz, "Biz Antalya’da bunların tamamını finanse etmeye, fizibilitesine uygun bir şekilde destek vermeye hazır olduğumuzu tekrar vurgulamak istiyorum. Sadece finansman boyutunda değil diğer konularda da turizmcilerin yanında olmaya, onlarla uzun maraton koşmaya varız."
AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu ise turizm sektörünün büyük bir dönüşümden geçtiğini, seyahat nedenlerinin, beklentilerin, misafir profilinin değiştiğini; sürdürülebilirlik beklentileri ve dijital dönüşümün de sektöre her zamankinden daha fazla yenilikçi olmaya zorladığını söyledi. 2025 yılının ilk 9 ayında geceleme sayılarının yüzde 60’tan fazlasının Antalya’da gerçekleştiğine işaret eden Kavaloğlu, önümüzdeki dönemlerde Antalya konaklama sektörü olarak üç temel önceliklerinin sürdürülebilir ve yüksek nitelikli turizm, dijital dönüşüm ve veri odaklı yönetim, pazar çeşitliliği ve yenilikçi tanıtım olacağını belirtti. Kavaloğlu, "Bu üç başlık, turizmin hem ekonomik hem ekolojik geleceğini belirleyecek. Bu vizyonun hayata geçmesi için kamu ve özel sektörün el ele çalışması, yerel yönetimlerin destek vermesi ve sektör paydaşlarının ortak sorumluluk üstlenmesi gerekiyor" dedi.
WTTC verilerine göre, 2024 yılında seyahat ve turizm sektörünün küresel ekonomiye 11,1 trilyon dolar katkı sağlayarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını belirten Kavaloğlu, önümüzdeki dönemde öne çıkan başlıca eğilimleri yapay zekâ ve akıllı destinasyonlar, sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm, finansal esneklik ve erişilebilir lüks, krize dayanıklılık ve iklim bilinci, sezon dengesizliğini yönetme, dijital göçebelik, deneyimsel ve amaç odaklı seyahat ile oyun, spor ve e-spor turizmi olarak sıraladı.
Antalya Büyükşehir Başkan Vekili Büşra Özdemir ise sonuna yaklaştığımız 2025 yılı turizm sezonunun, 2024 yılı rakamlarına paralel kapanacak gibi göründüğünü belirterek, çevremizde devam eden savaşlar, çatışmalar dikkate alındığında bu bir başarı olsa da uluslararası alanda rekabet ettiğimiz destinasyonlarda ciddi büyüme gerçekleştiğini, bu durumun geleceğimiz için önemli bir uyarı olarak dikkate alınması gerektiğini söyledi. Başarının sadece ağırlanan misafir sayısı ile ölçülmemesi gerektiğini, Antalyalıların mutluluğunun da büyük önem taşıdığını söyleyen Özdemir, "Bu nedenle yerel esnafın kazandığı, çiftçinin ürününe değer kattığı, gençlerin sektörde iş bulabildiği ve emeğinin karşılığını alabildiği bir modeli hep birlikte oluşturmalıyız. Antalya turizmi büyürken Antalya halkının refahı da büyümelidir" dedi.
TÜROFED Başkanı Dr. Erkan Yağcı da konuşmasında, 2025 yılında dünyada turizm sektörü büyüklüğünün 2 trilyon 200 milyar dolara ulaşmasının, ortalama yüzde 3-5 aralığında büyümesinin beklendiğini belirtti. Sıra dışı bir gelişme olmadığı takdirde bu büyüme oranının önümüzdeki yıllarda da devam etmesinin, 2030 yılına gelindiğinde seyahat eden kişi sayısının 2 milyarı bulmasının öngörüldüğüne işaret eden Yağcı, Türkiye’nin gelirde 7. destinasyon olduğunu, önümüzdeki dönemde hedefin ilk 5’e girmek olacağını söyledi. Turizmde önümüzdeki dönemde hem dünyada hem de ülkemizde insan kaynağı eksikliğinin önemli bir sorun olacağını söyleyen Yağcı, bu alanda yeni politikalar geliştirilmesinin önemine dikkat çekti. Sektörün stratejik bir dönüşüm dönemine girdiğini vurgulayan Yağcı, "Bu dönüşümü hep beraber yapmamız lazım. En başta zihinlerimizde bir dönüşümü gerçekleştirmemiz gerekiyor. Sonra ürünlerimizi dönüştüreceğiz ve tamamıyla transformasyon dediğimiz dönüşümü oluşturarak önümüzdeki 5 yılı çok daha sağlıklı geçireceğimizi düşünüyorum" diye konuştu.

Kaynak: İHA