Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası (TES-İŞ) Antalya Şube Başkanı Abdullah Kayser, yüksek enflasyon nedeni ile alım gücünün azaldığına dikkat çekerek, “Yapılacak düzenlemeyle az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Ülkemizdeki yüksek enflasyon nedeniyle geçim şartları ağırlaşmış, ücretliler satın alma gücünü kaybetmiş, çalışanların üzerindeki ağır vergi yükü sebebiyle gelir adaleti bozulmuştur” dedi. Türkiye’de gelir vergisinin büyük çoğunluğunu ücretli gelir elde edenlerin oluşturduğunu anlatan Kayser, “Bunlar kamu çalışanları ve asgari ücretle çalışanlar olarak iki bölümden oluşmaktadır. Ücretli çalışanlar mali yılı içinde Nisan ayından itibaren maaşının yaklaşık ortalama 2 bin TL’sini Temmuz ayından itibaren 4 bin 700 TL’sini kaybetmektedir. Yıl içerisinde toplamda 7 bin TL vergi ödemesi gerekirken toplamda 9 bin 700 TL ödemektedir. Aylık en az 2 bin 300 TL kaybı oluşmaktadır (Hesaplama sadece aylık maaş üzerinden yapılmıştır.) Konfederasyon Başkanımız Ergün Atalay’ın dediği gibi; ‘Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır.’ Çalışanlar olarak diyoruz ki vergide adalet, vergide adalet. TBMM’de Grubu bulunan bütün partilere seslenerek acilen Gelir Vergisi Kanununda düzenleme yapılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
‘Bayram zehir olacak’
Kayser, “Hükümetimiz ve TÜRK-İŞ Konfederasyonumuz kamu çalışanlarının çerçeve protokolünü 9 Mayıs 2023’te imzaladı. Yapılan anlaşma ile en düşük maaş 22 bin TL’ye getirildi. Ancak geçen bu zamanda ücretlerimizin en az yüzde 40’ı eridi (TÜİK verilerine göre.) Çalışanların bir nebze rahat etmesi gerekiyorsa asgari ücret en az 30 bin TL olmalı. Toplu İş Sözleşme kayıpları da ek zam ile telafi edilmelidir. Yoksa çalışanlara Kurban Bayramı zehir olacaktır” şeklinde konuştu. Kamu İktisadi Teşebbüslerindeki (KİT) taşerona kadro yasası ile 90 bin işçinin kamuya atanabileceğini ifade eden Kayser, “Gözler Meclis’e çevrildi. 90 bin taşeron işçisinin gözü kulağı Cumhurbaşkanından gelecek müjdeli habere bakıyor. Eski Çalışma Bakanı Vedat Bilgin, Eski Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan daha önce söz vermişlerdi. Bizler de bu
taahhüdün yerine getirilmesini istiyoruz. Ayrıca 2018 yılında kadroya geçen KHK’lı arkadaşlarımıza atama hakkı verilmelidir. Örgütlenmenin önü açılmalıdır. Çalışan sendikaya üye olduğunda işinden olmamalıdır. Nasıl siyasi partilere üye olunuyorsa sendika üyeliği de öyle olunmalı, yasal düzenleme ile koruma altına alınmalıdır” dedi. Yüksek Hakem Kurulu Kararları ile ilgili de konuşan Kayser, “Toplu İş Sözleşme uyuşmazlıkları sonucu Yüksek Hakeme giden sözleşmeler, komisyon sayıları adaletli olmalı. Komisyon matbu dilekçesi gibi bütün iş kollarına aynı sözleşmeyi imzalıyor. Ayrıca TÜİK verileri falan baz alınmıyor. Gerekli yasal düzenleme yapılmalı, sendikaların itiraz etme hakkı olmalıdır. İşçinin yüzü gülmelidir” diyerek konuşmasını tamamladı.
