MHP’li Erzincan Belediyesi’nin sahipsiz köpekleri canlı canlı gömdüğüne yönünde öne sürülen iddialar tüm Türkiye’de tepkiyle karşılandı. Antalyalı hayvanseverler de MHP Antalya İl Başkanlığı binası önüne gelerek basın açıklamasında bulundu ve yaşandığı iddia edilen olayları protesto etti. Basın açıklamasını okuyan Antalya Pati Gönüllüleri üyesi Eda Zorluoğulları, Erzincan Belediyesi'nin, köpekleri uyuşturup, diri diri toprağa gömdüğü videonun tüm ülkeye yayıldığını ifade ederek şöyle konuştu: “Bu yaşanan katliamın ilk ve tek olmadığı, ülkenin her yerinde sokakta yaşayan köpeklere yönelik sistematik bir soykırım uygulandığı ortadadır.Toplamanın ‘öldürmek’ demek olduğunu, barınakların her birinin ‘ölüm kampı’ olduğunu binlerce kez haykırdık. Her ölüm kampında olduğu gibi yine fail belediye, hayatını önceden kaybeden hayvanları gömdüğünü iddia etti. Köpekleri çukurlara birer ‘eşya’ gibi fırlattıklarında, insanlık öldü, hukuk öldü, adalet öldü. Tek bir tüyüne zarar gelmesin, diye mücadele verdiğimiz hayvan hakları alanında bu görüntüleri öfke ile izlerken, katliamdan yaşama doğru kaçan beyaz köpek sizlerin de hafızasından silinmesin. Katledilen hiçbir hayvanı da yaşamak için koşan hiçbir hayvanı da unutmuyoruz, unutmayacağız. Failler yargılansın ve cezalandırılsın istiyoruz. Erzincan Belediye Başkanı MHP'li Bekir Aksun dahil bu katliamın sorumlusu olan herkes derhal görevinden alınsın, yargılansın istiyoruz.”
‘Gebze’yi unutmadık’
Bu söylemlerin ilk defa söylenmediğini ileri süren hayvansever Zorluoğulları sözlerine şu şekilde devam etti: “Uyuşturucu iğnelerle bayıltılıp, çöp poşetlerinin içinde boğularak öldürülen kedi ve köpekleri, Gebze katliamını unutmadık. Hastalıktan, bakımsızlıktan, açlıktan ölüme terk edilen kedilerin ve köpeklerin bulunduğu Ümraniye katliamını unutmadık. Niğde, Altındağ ve Urfa’daki ölüm çukurlarını unutmadık. Mamak’ta yarısı yenmiş köpekleri unutmadık. 30 Ocak tarihinde, Mamak Belediyesi’nin yüksek doz uyuşturucu iğne atarak öldürdüğü köpeğin hayata son bakışını unutmadık. Katliam yasasına karşı uzun zamandır mücadele ediyoruz. Hayvanların ihtiyaçlarını zarar olarak görüp, çözümü öldürmekte bulan bu karanlığa karşı durmak zorunda olduğumuzu, halk olarak gösterdiğimiz iradeyle ancak engel olabileceğimizi haykırıyoruz. Bu yasa katliam yasasıdır. Hayvanların tedavi edilmediği, bakılmadığı, yaşatılmadığı, öldürüldüğü, barınaklara karşı ses çıkar.”
