Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) tarafından bu yıl 14'üncüsü düzenlenen Antalya Leather & Fur Fashion Fuarı, 18-21 Mayıs 2025 tarihleri arasında Belek'te kapılarını açtı. Sektörün önde gelen yerli üreticilerini dünyanın dört bir yanından gelen alıcılarla buluşturan fuar, Türk deri sektörünün küresel arenadaki gücünü pekiştirmeyi hedefliyor. Fuarın açılışında konuşan TDKD Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Sarıgül, Antalya'nın deri sektörü için adeta bir buluşma merkezi haline geldiğini belirterek, "Trendler burada belirleniyor, bütün dünyaya buradan ürün gidiyor. Ana pazarlarımız kuzey ülkeleri, Avrupa'nın soğuk bölgeleri ve Rusya olsa da Amerika gibi yeni pazarlara da açılmaya başladık" diye konuştu. Sarıgül, fuarın sadece ticari bir etkinlik olmanın ötesinde, kültürel bağların güçlendiği bir moda buluşması niteliği taşıdığını vurguladı.
Mücevherattan sonra en değerlisi
Deri sektörü konfeksiyoncularının mücevherattan sonra en değerli sektör olduğunun altını çizen Sarıgül, "Ortalama ihracat değerimiz 133 dolar. Danimarka'ya 330 dolarlar değerlerinde ihracat yapıyoruz. Fransa'ya bakıyoruz 228 dolar. En düşük yer 130 dolar. Dolayısıyla bu katma değerli üretim bizim için çok kıymetli. İhracat değerlerinden ne kadar ihracat ettiğiniz değil, ne kadar değerli ihraç ettiğiniz önemlidir. Türkiye ortalaması 1000 küsurlerdedir. Bu ortalamada deri konfeksiyonu 133 ise bu, Türkiye için çok önemli bir sektör demektir. Dolayısıyla biz de Bakanlığımıza başvurulara bulunduk. Daha önce hiç destek almamıştık. Bu sefer kıymetli Ticaret Bakanlığımıza desteğiyle Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği'mizin desteğiyle bir alım heyeti gerçekleştirdik" diye ifade etti.
2024 yılında birinci pazar
Bu fuardan çok olumlu sonuçlar alacaklarını beyan eden Sarıgül, "İlk 4 ay yüzde 43.4'lük yaklaşık yüzde 44'lük bir artış var. Bu büyüme bizim için çok kıymetli. Bir başka güzellik de 2024 yılında deri konfeksiyon sektörünün ihracat performansına baktığımızda en çok Amerika'ya ihraç etmiş ve 2024 yılını birinci pazar olarak tamamlamış. Pazar çeşitlendirmesi çok kıymetli. Çünkü deri mamulleri sektörünün asıl yüzde 43 ortalamasında Avrupa iken, deri sektörümüzü Amerika'da birinci sıraya taşıdı" dedi. 60'ın üstünde firma ve 1200’ün üstünde misafirlerin katılımıyla açılan fuara ciddi firmaların geldiğini bildiren Sarıgül, sözlerini şöyle sürdürdü: "14'üncüsüne düzenlediğimiz fuarda hep üstüne koyarak gidiyoruz. Talep bu sefer çok fazla. Bu kadar çeşidi hiçbir yerde bulma şansın yok. Bu kadar firmayı, bu kadar modeli, deri ürünlerini bir arada görme şansı yok. Burada gelip bütün yıl ihtiyacı olan her şeyi görüp herkes alımlarını yapıyor. Bizim elimizde bu fuar olduğu sürece biz kendimizi dinamik tutup işe devam etmeye gayret edeceğiz ve üstün koya koya gideceğiz."
‘İthalatta oldukça mağduruz’
"Sanayicimiz dersine iyi çalışmış. Yani günün koleksiyonlarına, günü trendlerine, hazırlanmış. Biz de dernekler, STK'lar iş birliği yaparak daha önceki geldiğiniz fuarlara belli ülkeler buradayken, müşteri çeşitlendirmesi çalıştık. Kolombiya, Amerika, Kanada gibi ülkelerden uzak ülkelerden müşteri getirmeye çalıştık buraya. Başarılı da olduk. İthalatta da oldukça mağduruz. Çünkü Türkiye'de ekran pahalılığı olduğu sürece iç perakendeciler maalesef ithalata yöneliyor. Aynı zamanda da dışarıya fiyat tutturabiliyoruz. Deri sektörü dünyadaki pazardan yüzde 5 pay alıyor. Dolayısıyla da Türkiye'de ithalatı olmadığı ya da çok az olduğu bir sektör. Ülkemizde cari fazla veren de bir sektör. O bağlamda deri konfeksiyonunda biz bir risk görmüyoruz.
