16 Haziran ‘Dünya Ev İşçileri Günü’ dolayısıyla Antalya’da Attalos Meydanı önünde toplanan İMECE Sendikası üyeleri basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı okuyan Nazire Terzi, 16 Haziran 2011 tarihinde, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından ‘Ev İşçilerine İnsana Yakışır İş Sözleşmesi’nin (ILO C189) kabul edilmesinin kendileri için büyük bir kazanım olduğunu vurgulayarak, “Aynı kongrede, ev işçilerinin mücadelesine ve kazanımlarına vurgu yapmak amacıyla 16 Haziran tarihi ‘Dünya Ev İşçileri Günü’ ilan edildi. Bu mücadeleye ve kazanıma emek veren dünya ev işçilerini selamlıyor, tüm ev işçilerinin ‘Dünya Ev İşçileri Günü’nü kutluyoruz. Bu yıl Türkiye'de 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin 54’üncü yıldönümü. Biz işçiler haklarımız için mücadeleye devam ediyoruz. Hakları için direnen bütün emekçileri ev işçileri olarak selamlıyoruz” diye konuştu.
‘Emeğimiz görünmez kılınıyor’
Dünyada yaklaşık 76 milyon ev işçisi olduğu yönünde tahminleri belirten Nazire Terzi, “Ev işçileri ne mi yapıyor; evlerde temizlik yapıyor, yemek pişiriyor, çocuk ve yaşlılara bakıyoruz. Ancak, bu kadar çok olmamıza rağmen ve bakım emeğindeki kritik rolümüze rağmen, emeğimiz görünmez kılınmaya çalışılmaktadır. Patriarka ve kapitalist sistemin iş birliğinde süren bu görünmezliği ve sömürüyü kabul etmiyoruz. Dünya ev işçileri olarak bütün kıtalarda örgütlenerek emeğimizin yok sayılmasına karşı başkaldırdık ve yükselttiğimiz mücadele meyvelerini vermeye başladı. Ev İşçilerine İnsana Yakışır İş Sözleşmesi, 13 yıldır yaklaşık 35 ülkede imzalandı ya da imzalanma aşamasında. Ancak, Türkiye bu ülkeler arasında bulunmamaktadır. Kampanyalarımız, taleplerimiz ve meclis gündemine sunulan araştırma önergeleri bugüne kadar görmezden gelinmiştir. Türkiye hâlâ ILO C189 sözleşmesini imzalamayı gündemine almamıştır. Biz ev işçileri olarak Türkiye’nin ILO C189 Ev İşçilerine İnsana Yakışır İş Sözleşmesi ve ILO C190 Çalışma Yaşamında Şiddete ve Tacize Karşı Sözleşmesini acilen imzalamasını ve hayata geçirmesini istiyoruz. Bu vesileyle belirtelim ki, İstanbul Sözleşmesi bizimdir, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” diye tepkisini dile getirdi.
‘Kayıt dışılıkla karşı karşıyayız’
Türkiye’de yaklaşık bir milyon ev işçisinin iş yasası kapsamı dışında tutulduğunu belirten Nazire Terzi, Borçlar Kanunu'na göre kullanılabilen bu hakların bir kısmının 2015 yılında çıkan ve 10 günden az çalışan ile 10 günden fazla çalışan ayrımı getiren yasa ile ellerinden alındığını öne sürdü. Terzi, “Hem mevzuat hem de uygulama boşluklarının yol açtığı yaygın kayıt dışılıkla karşı karşıyayız. Buna bir an önce çözüm getirilmesini bekliyoruz. ‘Ev işçilerine müjde’ adı altında sunulan paketlerin ev işçilerinin haklarının elinden alınmasıyla sonuçlanması, büyük hayal kırıklığına sebep olmaktadır. Bir daha aynı haksızlıkların yaşanmaması için yetkilileri ev işçilerinin sesine kulak vermeye çağırıyoruz. Mevzuattaki boşluklar ve kayıt dışı çalışma, ulusal çalışma ve sosyal güvenlik yasalarından dışlanmamıza neden olmaktadır. Yetersiz hatta yok denecek düzeyde sosyal güvenlikle baş başa bırakılıyoruz. Bir gün dahi çalışsak yasal koruma talep ediyoruz, ayrıca sigorta uygulamanın kolaylaştırılması ve yasaların ILO C189 ile uyumlu hale getirilmesi talebimizde ısrarcıyız. Örgütlenerek ve mücadele ederek emeğimizin görünmesi, haklarımızın verilmesi, ayrımcılığın ve yok sayılmanın üstesinden gelmek için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz” diyerek taleplerini sıraladı.