Kıbrıs Cumhuriyeti, kara para ile mücadele kapsamında Avrupa Birliği normlarına uygun şekilde Aralık 2024’te yürürlüğe soktuğu yasal düzenlemeyi sadece üç ay sonra, Mart 2025’te sessiz sedasız yürürlükten kaldırdı. Kumarhanelerde nakit işlem sınırı olan 10 bin Euro limiti kaldırılırken, bu sınırı aşanlara yönelik öngörülen para ve hapis cezaları da iptal edildi. Merkez Bankası, Mali Suçlarla Mücadele Birimi (MOKAS), Kıbrıs Barosu ve Vergi Dairesi’nin tüm itirazlarına rağmen yasa uygulamadan geri çekildi.

‘Kuzeyden gelen paraya kalkan’

Muhalefet, yasanın iptalinin ardında esas neden olarak kuzeyden gelen şüpheli sermayenin kontrolünü zorlaştırma çabası olduğunu savunuyor. İddialara göre, Kuzey Kıbrıs’tan gelen bazı kumarhane müşterileri, yalnızca “kazanç belgesi” göstererek Güney’e geçiyor ve yüklü miktarda nakit para bu sayede yasal hale geliyor. Meclis komisyonlarında yapılan görüşmelerde, özel jetlerle ülkeye giren kişilerin dahi denetlenmediği ortaya çıktı.

Kayıt dışı milyonlarca euro

Son üç buçuk yılda, resmi kayıtlarda izine rastlanmayan 120 milyon Euro'nun gümrük kapılarından giriş yaptığı iddia ediliyor. 2024 yılı boyunca sadece İsrailli kumarbazların Güney Kıbrıs'ta 92 milyon Euro'luk nakit oyun oynadığı belirtiliyor. Kıbrıslı vatandaşların ise aynı dönemde 77 milyon Euro civarında bahis oynadığı kaydedildi. MOKAS’ın gizli analizlerine göre 2023’te 34 şüpheli işlem tespit edildi; bu işlemler İsrail, Çin, Polonya, Gürcistan, Vietnam, Birleşik Krallık gibi ülkelerle ilişkilendirildi. 2024’te ise Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Suriye kökenli işlemler dikkat çekti.

Kuzey ve Güney’in farklı yaklaşımları

Kıbrıs’ın iki tarafı arasında kara para ile mücadele konusundaki yaklaşım farklılıkları ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Bu farklar hem yasal altyapı hem de uluslararası sistemlerle entegrasyon düzeyinde kendini gösteriyor.

1. Mevzuat ve denetim mekanizmaları

İtalyan tasarım, Türk işçiliği: Legasea denize indi
İtalyan tasarım, Türk işçiliği: Legasea denize indi
İçeriği Görüntüle

Güney Kıbrıs, Avrupa Birliği’nin kara para ile mücadele yönergelerine (AMLD) tamamen uyumlu bir yapı kurmuş durumda. Finans kurumları, avukatlar ve muhasebeciler gibi profesyonellerin düzenli raporlama yükümlülüğü bulunuyor. Kuzey Kıbrıs’ta ise MASAK benzeri bir sistem oluşturulmaya çalışılsa da, siyasi etkiler ve bağımsız bir mali istihbarat biriminin eksikliği nedeniyle etkin bir denetim sağlanamıyor.

2. Risk Kaynakları

Güney tarafı geçmişte “altın pasaport” uygulamaları ve oligark paralarının aklanması nedeniyle eleştirilmiş olsa da, uluslararası baskılar sonucu bu uygulamaların büyük kısmı kaldırıldı. Kuzey Kıbrıs’ta ise yasa dışı bahis, ruhsatsız kumarhaneler, nakit ekonomisi ve kripto para üzerinden yapılan işlemler öne çıkıyor. Bu yapıların çoğu, Türkiye merkezli organize suç ağlarıyla bağlantılı.

3. Uluslararası denetim ve izleme

Güney Kıbrıs, MONEYVAL ve FATF gibi uluslararası denetim organlarının düzenli kontrollerine tabi. Buna karşılık, Kuzey Kıbrıs uluslararası arenada tanınmadığı için bu tür mekanizmaların dışında kalıyor. Bu durum, bölgeyi yasa dışı mali faaliyetler için ideal bir alan hâline getiriyor.

Kuzey, kara paranın merkezi

Güney Kıbrıs, geçmişte yaşadığı zafiyetlere rağmen, AB ile uyumlu yasal düzenlemeler sayesinde mali şeffaflığını artırmış durumda. Ancak Mart 2025’te yapılan geri adım, bu yönde atılan olumlu adımların sürdürülebilirliği konusunda soru işaretleri yaratıyor. Öte yandan, Kuzey Kıbrıs’taki denetim eksiklikleri ve yasa dışı finansal aktivitelerin yaygınlığı, bölgenin kara para aklama açısından ciddi bir risk alanı olduğunu gösteriyor.

Muhabir: Emre ARKIN