Son yıllarda toplumda sıkça görülen Obsesif Kompulsif (Saplantı-Zorlantı) Bozukluk (OKB) hakkında açıklamalarda bulunan Klinik Psikolog Nükte Balcı, OKB’yi, “Ruh bilimde bireyde rahatsız edici düşünce, istek, hayal, duygu takıntılarının olduğu ve kişinin bunların getirdiği sıkıntıyı azaltmak için tekrar tekrar bazı hareketleri veya zihinsel işlemleri yaptığı rahatsızlık” olarak tanımladı. Obsesif Kompulsif Bozukluğun oldukça sık görülen bir ruhsal rahatsızlık olduğunu ifade eden Balcı, şöyle konuştu: “Bu rahatsızlık adından da anlaşılabileceği üzere ‘Obsesyon ve Kompülsiyon’ adı verilen iki ana grup belirtiden oluşur. Bu rahatsızlıkta kişinin tekrar tekrar aklına gelen ve sıkıntı yaratan düşünce, hayal duygu ve istekler (bunlara obsesyon veya takıntılar adı verilir) ve/veya aynı şeyi uzun sürelerle ve tekrar tekrar yapmaktan kendini alamama vardır ki buna ‘Kompülsiyon veya Zorlantılar’ adı verilir. Bu rahatsızlığı olan kişilerin bazılarında bu düşünceler, istekler ve hayallerin bizzat kişinin kendisi için kabul edilemez nitelikteki konulardır. Örneğin rahatsız edici kendisine ters cinsel nitelikli bir düşünce hayal veya istek gibi. Bir kısmında ise ‘kapıyı açık bıraktım veya elim kirlendi’ gibi. Asıl sorun takıntının kendisinin olmaktan çok yol açacağı kötü sonuçlarla ilgilidir.”
‘Kişinin korkusuyla ilgili’
OKB’nin çoğunlukla çocukluk ve gençlik yıllarında başladığını, özellikle de kişinin sıkıntılı dönemlerinde alevlenmeler ve artışlar gözlemlenebildiğini ekleyen Nükte Balcı sözlerini şöyle sürdürdü: “OKB psikoterapi ve ilaç tedavisi ile tedavi edilebilen yaygın bir rahatsızlıktır. OKB olan bireylerin ortak özellikleri, endişeler ve takıntılar, kötü bir şey olacağı kaygısı ile ilgilidir. Takıntılara hemen ve daima eşlik eden sıkıntı size ya da sevdiklerinize gelecek bir zarardan korkmakla ilgilidir. Kişinin takıntısının akıldışı veya saçma olduğunu bildiği anlar olur. Belirtiler olmadığı anlarda çoğu obsesif birey takıntılarının gereksiz olduğunu bilir. Endişeler başladığında ise bunu unutabilir ve takıntılarından dolayı çok korkuya kapılabilir. Takıntılara direnmeye, baskılamaya ya da bunları unutmaya çalışmak bunları daha da arttırır. Takıntı şeklindeki düşünceler ve hayaller çok fazla sıkıntı verdiği için kişi bunlardan şiddetle kurtulmak ister. Takıntının yarattığı şiddetli sıkıntıyla kişi kendisini rahatlatacak bir şeyler arar ve sonuçta yaptığı bazı eylemlerle rahatlar ama bu etki geçicidir. Bir süre sonra tekrar sıkıntı başlar. Tekrarlayan eylemler ve ritüeller genellikle özel bir sırada gerçekleştirilir. Kirlilik takıntısı olan bireyin yıkama esnasında belli bir sayıda yıkıyorsa yıkama sırasında yaptığı bir işlemi hatırlayamazsa işi tekrar baştan başlatması gibi.”
OKB neden olur?
“Kişi zorlantılara da direnmeye çalışır. Zorlantı şeklindeki hareketler kişiyi geçici olarak rahatlatsa da bunları tam zamanlı yapmanın zorluğu ve aldıkları zaman yüzünden kişi bunlara rağmen direnmeye çalışabilir ya da bunların zahmeti nedeniyle bunlara başvurmasına yol açacak nesne ve durumlardan kaçabilir. Kişi bir takın koruyucu davranışlar için başkalarından yardım alır. ‘Temiz mi kirli mi’ diye birine sorma, kendisi yerine temizlemeyi ya da kontrolü birine yaptırma gibi. OKB, tek nedenle açıklayamayacağımız bir durumdur. Kalıtımın büyük etkisi ile şekillenen beyin özellikleri, bireyin içinde bulunduğu ortam ve yaşam koşulları, başından geçen olaylar, kişilik özellikleri ve düşünme biçimleri, davranış tepkileri ve duygusal özellikleridir. Bazı hastalarda psikolojik etkenler, bazı hastalarda ise biyolojik etkenler daha çok rol oynayabilir. Çoğu hastalarda belirgin bir biyolojik etken saptanamamakla beraber OKB’nin oluşumunda beynin ‘bazal Ganglion’ adı verilen bölgesindeki işletişte değişiklikler saptanmıştır.”
İlk ne zaman başlar?
“OKB çocukluk ve ilk gençlik yıllarında başlar. Özellikle kişinin sıkıntılı dönemlerinde artış göstererek seyreder. Eskiden nadir görülen bir rahatsızlık olduğu zannedilirken yapılan toplum çalışmaları en sık görülen ruhsal rahatsızlıklardan birisi olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu rahatsızlık belirtileri size çok garip gelse de yaygın bir durumdur ve deli olduğunuz ya da delireceğiniz anlamına gelmez. Endişeler ve takıntılar (obsesyonlar) kötü bir şey olacağı kaygısıyla ilgilidir. Kişinin takıntısının akıldışı ve saçma olduğu anlar vardır.Takıntılara direnmeye,baskılamaya ya da bunları unutmaya çalışmak bunları daha da arttırır.Kişi ne kadar çok mücadele ederse o düşünceyi zihninden atması da o kadar zorlaşır.Düşünce takıntılarının sürmesini sağlayan şeyler, takıntıdan korkmak-aktif bir biçimde unutmaya çalışmak, hiçbir zaman takıntı olmamasını amaçlamak, takıntıların ileride de tekrarlayabileceği endişesi taşımaktır.Bu rahatsızlığı yenmenizin önündeki en büyük engelin ne bu rahatsızlığın geçmesinin çok zor olması ne de etkili tedaviler olmaması değil,tedavi olma ve tedaviye uyma konusundaki kararsızlık olduğu söylenebilir. Eğer tedaviye başlar ve uyarsanız başlangıçta zorluk çekilebilir ve giderek düzelmeye başlanılır.”
Tedavi yöntemleri
“OKB’ de Tetikleyicilerle başa çıkabilmek için önce onları tanımak önemlidir. Kişi, hangi durumların veya düşüncelerin tetikleyici olduğunu fark ettiğinde, bu durumlarla daha etkili bir şekilde başa çıkabilir. Hangi durumların ya da düşüncelerin kaygıyı veya takıntıları tetiklediğini anlamak, başa çıkma stratejilerinin ilk adımıdır. Bunu, bir günlük tutarak daha iyi fark edebilirsiniz. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Özellikle OKB için etkili bir terapi yöntemidir. BDT, kişilerin takıntılı düşüncelerle nasıl başa çıkacaklarını ve zorlayıcı davranışları nasıl durduracaklarını öğrenmelerine yardımcı olur.Maruz Kalma ve Tepki Önleme (ERP): Bu yöntem, kişiye kaygı yaratacak durumlarla maruz kalma ve bu durumlar karşısında zorlayıcı davranışlardan kaçınmayı öğretir.İlaç Tedavisi: Serotonin düzeylerini artıran ilaçlar (SSRI'lar) OKB tedavisinde yaygın olarak kullanılır.OKB günlük yaşam kalitemizi düşüren bir rahatsızlıktır. Kişiyi zihinsel ve fiziksel olarak olumsuz yönde etkileyebilir. Kişi akıntılı düşüncelerle uğraşırken ya da zorlayıcı davranışları tekrarlarken zaman kaybı yaşayabilir.Eğer gündelik hayatı etkileyen OKB belirtileri varsa mutlaka profesyonel destek almak,semptomları kontrol altına almak atılacak en iyi adım olacaktır.”