Türk Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Oğuz Öztürk, bu kanunun toplam 43 maddeden oluştuğunu belirterek, kanunun öğretmenlerin birçok beklentisini karşılamaktan uzak kalmakla beraber önemli kazanımları da ihtiva ettiğini söyledi. Kanunun ilk gündeme geldiği günden bugüne eleştiri ve önerilerini eylem ve etkinlikler açtıkları davalar, MEB nezdinde yaptıkları çalıştalar ile öğretmenlik mesleğinin adına yakışır bir kanun çıkarılması için mücadele etiklerini dile getiren Başkan Öztürk, “Kariyer basamakları ile ilgili yıllardır söylediğimiz şey şuydu; öğretmenlerin kariyer düzenlenmesi sınavla olmaz. Çünkü sınav sadece bilgi ölçer. Oysa öğretmenlik; bilme mesleği değil, bildiğini aktarma mesleğidir. Öğretmenlerimize uzman öğretmen, başöğretmen unvanı verecekseniz esas alınması gereken tek kriter deneyim, tecrübe, kıdem ve hizmet yılı olmalıdır. Bu nedenle sınava karşı olduğumuzu her fırsatta ifade ettik ve sınavın kaldırılması için yargıya da başvurduk.n TBMM’de kabul edilen ÖMK’da da nihayet sınav kaldırıldı. Bize göre kanunda en önemli kazanımlardan biri sınav kaldırılmasıdır. Artık öğretmenlerimizin hizmet yılı esasına göre kariyerleri planlanacak, bu önemli bir kazanımdır” diye konuştu.
Kanunun eksikleri
Kanunun eksikleri bulunduğu da söyleyen Öztürk, “Öğretmenlerin aile birliğinin sağlanması için mazeret tayinleri ile ilgili bir düzenleme yapılması gerekiyordu. Mazeret tayin talebi karşılanmayan öğretmenlerimizin mağduriyetlerine son verilmesi, bu noktada tüm kontenjanların başvuruya açılması, başvuru taleplerinin eksiksiz karşılanması, il/ilçe emri hakkının mutlaka geri getirilmesi keyfiyet değil, zorunluluktur. Öte yandan kanunda liyakat esasına dayalı bir yönetici atama sistemi oluşturulmalıydı. Sendikal, ideolojik, siyasilerin ön planda olmadığı, bir grup mensuplarına iltimas geçilmediği, sadece hak edenlerin makamlara getirildiği, yazılı sınavın esas alındığı bir yönetici atama sistemi ihdas edilmelidir. Ödüller yine mensubiyetler üzerinden değil, ehliyet ilkesine bağlı olarak dağıtılmalıdır. Bu noktada kanunda şeffaf, başarıyı önceleyen bir ödül sistemi kanuni güvence altına alınmalıydı. Kanunda öğretmen atamalarının sadece kadrolu yapılması yer bulmalıydı. Ücretli ve sözleşmeli öğretmenlik uygulamalarına son verilmesi ve atamaların sadece kadrolu atama yapılmasının bu ülkenin geleceği açısından büyük önem teşkil ettiği, öğretmenlerimizin bu şekilde daha verimli, istekli, huzurlu çalışacağı, mali ve özlük haklar açısından bir kayıp yaşamayacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Eğitimin her alanında mülakata karşıyız. Öğretmen ve yönetici atamalarında mülakatsız döneme geçilmesinin vakti gelmiştir. İlk atamalarda, yönetici atamalarında, görevde yükselmelerde yazılı sınavın tek ölçüt olarak alınması için mücadelemizi sürdüreceğiz. MEB’de görev yapan il müdür yardımcıları, ilçe müdürleri, şube müdürleri ve müfettişlerimizin ücretleri uzman/başöğretmen tazminatlarına mütenasip şekilde iyileştirilmelidir. Zorunlu hizmet bölgelerinde çalışan öğretmenlere ekonomik ve özlük hakları açısından teşvik edilerek, 2023 Eğitim Vizyon Belgesi’nde vaat edildiği üzere, Teşvik Ödeneği verilmelidir” diyerek konuşmasını tamamladı.