Türkiye’nin birçok ilinde ve Antalya’da yıllardır ressamlık yaptığın ifade eden Cihan Koçer, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Muratpaşa Belediyesi zabıta ekiplerinin sokakta resim yapmasını engellediğini ifade ederek, “Zabıtalar bana seyyar satıcı muamelesi yapıyor. Bu çok onur kırıcı bir durum. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın sesimi ve yaşadıklarımı duymasını istiyorum” diyerek yaşadıklarını paylaştı. İlk resim atölyesini 1986 yılında Zonguldak’ta açtığını ifade eden Cihan Koçer, “Vergi Dairesi ile yazışmalar yaptım. Gelir Vergisi Kanunu Madde 193/18 gereği vergiden müstesnayım. 1996 yılında Kültür Bakanlığı ile yazışma gerçekleştirdim. İlgili birim bana yazı gönderdi. Vergiden müstesnayım ve atölye açtığım zaman ruhsat gerekmiyor. 1989 yılının Kasım ayında Antalya’ya geldim. Atölye kiraladım. Sokakta resim çalışması yapmayı çok seviyorum. Antalya’da Saat Kulesi’nin yakınında resim çalışması gerçekleştiriyordum. Zabıta ekipleri resim çalışması yapmama yasak koydu. 1996 yılında Üç Kapılara’da resim çalışması gerçekleştiriyordum. Bu sefer de Muratpaşa Belediyesi Zabıta ekipleri gelip tablolarımı alıp götürdü. O zaman Muratpaşa Belediyesi şimdiki kaymakamlığın olduğu yerde hizmet veriyordu. Gerekçe olarak ise bana resim yaptığım alanın sit alanı olduğunu söylediler. Ben 2022 yılında Koruma Kurulu ile yazışma gerçekleştirdim, gittim kendileri ile de görüştüm. Koruma Kurulu, oranın sit alanı olmadığına dair belge verdi. Ben de bu belgeyi Muratpaşa ve Büyükşehir Belediyesi’ne gönderdim. Sit alanı olmadığı belgelenince Muratpaşa Belediyesi alanı betonladı. Yaptığım yazışmalar halen dosyamda duruyor” dedi.
Müdürlükler arası iletişim kopukluğu
Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Muratpaşa Belediyesi zabıta ekiplerinin kendisine seyyar satıcı muamelesi yaptığını ifade eden Ressam Cihan Koçer, “Zabıtalar resim yapmamı engelliyor. Kendilerine , ‘Beni hangi yasa ve yönetmeliğe göre seyyar satıcı kapsamına soktunuz?’ sorusunu yöneltiyorum. Zabıtadan cevap yok. Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER), STK’lara, Adalet Bakanlığı’na, İçişleri Bakanlığı’na mağduriyetimi yazdım. En üzücü yanı ise her iki belediyenin Kültür Müdürlükleri var. Sözde Kültür Müdürlükleri diyorum. Bu müdürlüklerin sanat ile yaşayanların sorunları ile kesinlikle ilgilendikleri yok. Sürekli zabıta ekiplerine sevk ediyorlar bu gibi durumları. Muratpaşa Belediyesi’nin Turunç Masası ile yazışma yapıyorum. Beni zabıtaya yönlendiriyor. Sanıyorum iki müdürlük arasında iletişim kopukluğu var. Bana Muratpaşa Belediyesi Zabıta ekipleri tarafından Temmuz ayının 8’inde 617 TL para cezası uygulandı ve tablolarınızla burada çalışma yapamazsınız uyarısında bulundular” diye konuştu.
Change.org’da imza kampanyası
Koçer, “Ben resimle yaşıyorum. Kaleiçi sokak resimleri yapıyorum. Özgün çalışmalarım da var. 13’üncü kişisel sergimi 2019 yılında Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdim. Sokaklarda da resim yapman lazım. Neden resim yapmam yasak? İnanılır gibi değil bu yasağı neden özellikle bana uyguluyorlar? Bana göre antidemokratik davranıyor belediyeler. Yasa dışı, yönetmelik dışı davranıyorlar. En önemli sorunlardan birisi de her iki belediyenin zabıta müdürleri zabıtalarını eğitmiyor. Bilinçli değil zabıta, her şeyi yapabilirim mantığı ile hareket ediyor. Zabıtanın yetkisini bilmesi, nerede durması gerektiğini bilmesi lazım. İki aydır sokaklarda resim yapamıyorum. Change.org’da bir imza kampanyası başlattım. 400’ü geçti toplanan imzalar. Her türlü konuda haksızlığa, adaletsizliğe uğrayanlar için Change.org’da imza kampanyası başlatılıyor” dedi.
‘Böcek ve Uysal sesimi duysun’
Konuşmasının sonunda Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’a seslenen Cihan Koçer, “CHP’nin belediye başkanı her ikisi de. Atatürk’ün ideolojisine sadık kalarak davranmaları gerekir. Ama yaptıkları uygulamalar kesinlikle Atatürk’ün ideolojisine ters. Kendilerini sorgulasınlar. Acı ama gerçek olaylar yaşadım bu süreçler içerisinde. Bir an önce sesimi duysun başkanlarımız ve resimlerimi sokaklarda yapmaya devam edeyim. Adil olsunlar, sanata ve sanatçıya değer versinler. Seyyar satıcı ile sanatçıyı ayırsınlar. Kültür Müdürlükleri lütfen devreye girsin. Her konuyu zabıtaya iletmesinler, iletişim kopukluğu olmasın. İzin verildiği takdirde Kaleiçi’ne gelerek resimlerimi yapmaya devam edeceğim. Sanatçı derneklerinin, belediye kültür müdürlüklerinin devre dışı kalmaları, sanat ile yaşayanların sorunları ile hiç ilgilenmemeleri bizleri üzüyor” diyerek sorunun çözülmesini istedi.
