İYİ Parti’nin İlçe Kongreleri tamamlandı. Hafta sonu gerçekleştirilen kongrelerde Kaş’ta Mehmet Okralı, Manavgat’ta Remzi Küçükoğlu ve Kepez’de Oğuz Altınkaynak delegelerden güvenoyu alarak yeniden ilçe başkanı seçildi. Kepez İlçe Kongresine katılan İYİ Parti Milli Güvenlik ve Göç Politikaları Başkanı Dr. Cenk Özatıcı TBMM’de terörist başına özgürlük sloganları atılmasına sert tepki gösterdiği konuşmasında, “İYİ Parti yüzde 49’u, 50 yapmak için, birilerinin siyasi basamaklarına payanda olmak için değil, devlet yönetmeye namzet olarak kurulmuştur. Her gün bitmeyen eza ve cefayla acaba bugün kim tutuklanacak, kimin başına bir iş gelecek, hangi kadın öldürülecek, hangi sokak çetesinin kimler kurbanı olacak diyerek tükettiğimiz günlerimizi, ömrümüzü tükettiğimiz bu günleri geride bırakacağız. Çiftçinin tarlaya düşürdüğü alın terinin karşılığını aldığı, memurun, emeklinin insanca yaşadığı, gençlerin istikballerini vize kuyruklarında aramadığı, torpilin kökünün kazındığı, hak edenin hak ettiğini aldığı, kamu kaynaklarının yandaşların lüks ve şatafatına, bankamatik memurlarına, trollere değil Türk Milletinin evlatlarına harcandığı günler yakındır. İYİ Parti olarak bizim neye taraf, neye karşı olduğumuz son derece açıktır. Biz Atatürk’ten, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Devletinden, Türk Milletinden, Milletimizin birliğinden ve Cumhuriyetimizin bekasından yana tarafız. Türk Milletinden kestikleri umudu, İmralı’dan fotoğraf veren bir domuz sürüsünde arayan siyasi akla devlet aklıdır diyenlere karşıyız’’ ifadelerine yer verdi.
‘Bundan sonra iki taraf var’
Artık Türkiye’de sağ-sol diye ayrım değil iki tarafın olduğunu hatırlatan Özatıcı şöyle devam etti: “Ya, Öcalan itine kurucu önder diyenlerden tarafsınız, Ya Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet devletindensiniz. Ya emperyalizmin dayattığı Sevr’den tarafsınız, ya Cumhuriyetin tapusu olan Lozan’dan. Ya AK Parti ve onun Büyük Ortağı Projesi’nin ortağısınız, ya İYİ Parti safında milli üniter devletten yanasınız. Bir de çıkıp bu çıldırmışlığa ‘Devlet Aklı’ diyorlar. Bize, bebek katilinin ulaklarını meclis koridorlarında barış güvercini gibi gezdiren bir devlet aklı lazım değildir. Bize Mecliste terörist ağırlayan, Apo adına slogan attıran, teröristleri halayla serbest bırakan bir devlet aklı hiç lazım değildir. Bize Suriye’nin kuzeyinde Rojava’yı yerle bir edecek devlet aklı lazımdır. Bize teröristten silahını gömmesini uman değil teröristi silahıyla birlikte gömecek devlet aklı lazımdır. 50 bin Türk vatandaşının katili, askerimizin, polisimizin kundaktaki bebeğimizin katili Öcalan denilen bölücü alçak çıkmış ‘umut hakkı’ istiyor. Çünkü bu hükümetin acziyetini görüyor. Onun için pervasız, onun için küstah ve onun için talep kârlar. Ama hiç heveslenmesinler; İmralı postacılarının mektup yalayıcıları, ihanet sürecinin taşeronları, etnik bölücüler, PKK sevicileri hiç heveslenmeyin. O şehitler mezarlarından kalkmadıkça, Aybike Öğretmenle, Eren Bülbül dirilmedikçe, kurşun sıktığınız bebeler büyümedikçe size umut da yok, hak da yok. Minnet de yok, af da yok. Toprak da yok, ülke de yok.”
