Türk Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Oğuz Öztürk, yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen sözlü sınav sürecinde bazı illerde adaylara KPSS puanlarının küçük bir farkla yuvarlanarak verildiğini, bazı illerde ise KPSS puanına ek olarak +5, +7, +10 gibi yüksek puanların verilerek değerlendirme yapıldığını belirtti. Sözlü sınav puanlarının belirlenmesinde bu tür farklı uygulamaların adaylar arasında haksızlığa yol açtığını vurgulayan Öztürk, KPSS puanına göre kontenjan içinde olan birçok adayın sözlü sınav sonucu nedeniyle elendiğini ve atanamadığını ifade etti.
‘Mahkemeler usulsüzlükleri tespit etti’
Türk Eğitim-Sen olarak mülakat mağduru öğretmen adaylarına destek verdiklerini belirten Öztürk, bu süreçte açılan davalarda mahkemelerin sözlü sınav sürecindeki usulsüzlükleri tespit ettiğini ve yürütmeyi durdurma kararları vermeye başladığını söyledi. Nitekim sendika avukatları tarafından açılan davalardan biri olan Ankara 19. İdare Mahkemesi’nin 2024/1772 E. Sayılı ve 05.02.2025 tarihli kararında, davacının sözlü sınav puanına yaptığı itirazın reddine ilişkin işlemin yürütmesinin durdurulduğuna dikkat çekti. Açılan davalar sonucunda sözlü sınavların objektif kriterlere uygun şekilde gerçekleştirilmediğinin ortaya çıktığını belirten Öztürk, Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin yargıya başvurarak olumlu karar alan adayların mağdur edilmeyeceğini söylediklerini, ancak bu mağduriyeti yaşayan adayların bir kısmının yargı yoluna başvurmadığını ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı’na ek atama talebi
Türk Eğitim-Sen olarak Cumhurbaşkanlığı’na resmi bir yazı gönderdiklerini belirten Öztürk, bu yazıda mülakat mağduru olan tüm öğretmen adaylarının, yargıya başvurmuş olup olmamalarına bakılmaksızın, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacak ek bir atama ile mağduriyetlerinin giderilebileceğini vurguladıklarını söyledi. Toplum vicdanını zedeleyen bu adaletsizliğin giderilmesi için Cumhurbaşkanlığı’nın inisiyatif alarak ek atama yapılmasını talep ettiklerini belirten Öztürk, mağdur olan öğretmen adaylarının haklarının korunması gerektiğini ve eğitim sisteminde adaletin sağlanmasının büyük önem taşıdığını ifade etti.