Antalya’da Anadolu Gençlik Derneği (AGD) tarafından Yemen Başbakanı ve şehit bakanlar için Çelebi Sultan Mehmet Camii’nde gıyabi cenaze namazı kılındı. Namazın ardından basın açıklamasında bulunan Dernek İl Başkanı Sefa Koçak, “İşgalci İsrail rejimi bir kez daha vahşete imza atmış ve Yemen’de alçak bir katliam gerçekleştirmiştir. Yemen’e yönelik düzenlenen alçak bombardımanda Ensarullah (Husi) hareketine bağlı Yemen Başbakanı Ahmed Galip er-Rahavi ve çok sayıda Bakan şehadet mertebesine ulaşmıştır. Bu kanlı saldırı yalnızca Yemen’e değil, bütün bir İslam ümmetine yapılmıştır. Yemen halkı ve Ensarullah hareketi, Gazze’de işlenen soykırıma karşı en onurlu ve en cesur duruşu sergileyenlerden olmuştur. Kendi kuşatma ve yoksunluk şartlarına rağmen, Kızıldeniz’de siyonist gemilerini hedef alarak Gazze’ye nefes olmuş, ses olmuş, güç olmuştur. Bugün Ahmed Galip er-Rahavi’nin şehadeti, yalnız Yemen’in değil, Gazze’nin de destanına yazılmıştır” diye konuştu.
‘Yeni bir direnişin kıvılcımı’
Gazze’de çocukları açlığa mahkum eden siyonist rejimin, şimdi de Yemen’in iradesini kırmaya kalktığını söyleyen Sefa Koçak şunları kaydetti: “Bu saldırı, emperyalizmin ve siyonizmin ümmeti parçalama planlarının bir parçasıdır ama unutmasınlar ki her şehit, yeni bir direnişin kıvılcımıdır. Her saldırı, ümmeti daha da kenetlemektedir. Buradan İslam ülkelerinin yöneticilerine de sesleniyoruz; artık suskunluğun bahanesi kalmamıştır. Artık bekleyişin vakti geçmiştir. Artık harekete geçme zamanıdır. İsrail ile her türlü siyasi, diplomatik ve ticari ilişki derhal kesilmelidir. Gazze’ye, Yemen’e ve direniş cephesine fiili destek verilmelidir. İslam ülkeleri tek yürek, tek yumruk olmalıdır ve buradan açıkça ilan ediyoruz: Ey İslam ülkelerinin yöneticileri! Yemen’i örnek alın. ‘Ambargo’ altındaki Yemen bile Gazze için gemilere meydan okurken, dev ordulara, devasa bütçelere sahip ülkelerin suskunluğu kabul edilemez.”
‘Yemen halkının yanındayız’
“Bugün Yemen, ümmete direnişin onurlu yolunu göstermiştir. Şehit Ahmed Galip er-Rahavi’nin mirası, ümmete çağrıdır; direnin, susmayın, teslim olmayın. Bizler, Ahmed Galip er-Rahavi ve şehit olan bakanların emaneti olan Yemen halkının yanındayız. Gazze’ye omuz veren Yemen’in omuzlarında, tüm ümmetin yükü vardır. Yemen’in direnişi, bizim direnişimizdir.
Yemen’in acısı, bizim acımızdır. Yemen’in zaferi, ümmetin zaferidir. Şehit Başbakan Ahmed Galip er-Rahavi ve beraberindeki bakanların kanı, Kudüs’ün özgürlüğüne akmaktadır. Yemen’de toprağa düşen her can, Gazze’de atılan her füze ile birleşmektedir. Bu şehadetler, ümmeti uyandıran bir çığlıktır. Bizler Milli Görüş mensupları olarak bir kez daha haykırıyoruz; önce ahlak ve maneviyat. Siyonizme karşı gerçek zafer, imanla, ahlakla ve direniş ruhuyla mümkündür.”
‘Ümmetin kazandığı bir dünya kurulmalıdır’
“Yaşanabilir bir Türkiye! İhanet çemberini kırmanın yolu, güçlü ve bağımsız bir Türkiye’den geçmektedir. Türkiye, Yemen ve Gazze’nin yanında safını netleştirmelidir. Yeni bir dünya! Zulmün değil, adaletin hakim olduğu; İsrail’in değil ümmetin kazandığı bir dünya kurulmalıdır. Yemen’in şehitleri bu Yeni Dünyanın müjdecileridir. Yemen’in, Gazze’nin ve bütün mazlum coğrafyaların kurtuluşu, tek tek devletlerin parçalı duruşuyla değil; İslam Birliği ile mümkündür. Bugün ümmetin önündeki en büyük görev, ortak ordu, ortak pazar, ortak siyaset ve ortak hedefler etrafında birleşmektir. İslam ülkeleri, Batı’nın ve siyonizmin çizdiği yapay sınırları aşarak, kardeşliğin ve dayanışmanın çatısı altında buluşmalıdır. İslam Birliği kurulmadan ne Gazze özgür olabilir ne Yemen huzura kavuşabilir ne de ümmet onurunu koruyabilir.”
‘Direniş ruhunu yeniden canlandıracağız’
“Son olarak bugün ümmetin vicdanı ayaktadır. Anadolu’nun bağrından, İstanbul’dan, Konya’dan, Trabzon’dan, Diyarbakır’dan ve nice şehirden yüzlerce vicdan sahibi kardeşimiz Gazze’ye doğru yelken açmak için saatleri saymaktadır. Aralarında Anadolu Gençlik Derneği ve diğer Milli Görüş kuruluşlarının mensuplarının da bulunduğu bu öncü topluluk, ümmetin direniş ruhunu yeniden canlandırmaktadır. Biz diyoruz ki kanlarımız, Gazze’deki kardeşlerimizin kanına karışmaya geliyor.”