Antalyaspor Üniversite Stadı’nda ilk maçına çıktı..
Ve hemen “memnuniyetsizler” şikayete başladı..
- Kimi yürümekten..
- Kimi aracına otopark yeri bulamamaktan..
- Kimi kombine bileti olmasına rağmen yer bulamamaktan..
- Kimi oturacağı yerden..
- Kimi kalkacağı yerden..
- Kimi gelecekteki kış şartlarından..
- Kimi sahadan..
- Kimi polisten..
- Kimi stat görevlilerinden..
Yakınıp durdular..
Ardından “temenniler” başladı..
“Üniversite Stadı Mardan’a göre çok iyi, ama orası da olmuyor..
Şu stadyum bir an önce yapılsa da, işkenceden kurtulsak artık..”
Bu tür sözler twetter’da da epeyce yazıldı-çizildi..

Sadede gelelim..
Antalyaspor, mevcut şartlar içinde en iyi stadyumda oynadı..
Seyirciler de yine mevcut şartlara göre maça en kolay biçimde ulaştı, seyretti..
Kimsenin şikayet etmeye de yakınmaya da hakkı yok..
Bu stadyumda aslında Süper Lig maçları oynanmalı, ama çaresizlik oynattı..
Her “İLK”te eksiklik-aksaklık olması kaçınılmazdır..
Teorik olarak her şeyi yerli yerine koyar planlarsınız..
Uygulamada bir sürü “eksik-fazla” çıkar..
Önceki gün Antalyaspor-Kayserispor maçında işte bu sıkıntılar yaşandı..
Yakınmaya-şikayete gerek yok..
Bir-iki maç sonra her şey yoluna girer, merak etmeyin..
Yeter ki Antalya halkı, “olabilecek aksaklıkları” bahane edip Antalyaspor’u yalnız bırakmasın..

Öte yandan..
Bazı kişiler, Antalyaspor seyircisinin 7500 kişilik stadyumu bile dolduramadığını söyleyip, “33 bin kişilik stada ne gerek” var anlamında “twet” attılar..
Oysa..
Bu maç Üniversite Stadı’nda değil de, 100. Yıl’daki stadyumda yapılsaydı, eminim en az 20 bin kişi gelirdi..
Çünkü..
Biz Türk oğlu Türk böyleyiz..
Arabamızın gitmediği bir yere kolay kolay gitmeyiz..
Yürümek çok ağırımıza gider..
500 metrelik mesafeyi gözümüzde büyütür, 5 kilometre yaparız..
Üstelik, bir yere gittik mi, orada her şeyi bulmak isteriz..
Yani bir “yaşam alanı” olsun isteriz..
Nitekim..
Şikayetlerin çoğunun sebebi bunlardı..
...
Şu gerçek artık “inkar edilemez ve tartışılamaz” bir şekilde ortaya çıkıyor:
“Stadyum 100. Yıl Spor alanına mutlaka yapılmalı..”
Üstelik sadece stadyum değil, o alan 24 saat canlı kalacak bir “yaşam alanı” haline gelecek şekilde yapılanmalı..
Yine “Antalya’da yatırım düşmanı olan” o meşhur “Bermuda Şeytan Üçgeni” engellemez veya işin uzamasına neden olmaz ise..
En geç 2 yıl sonra..
Maç saatlerinde insanlara sadece bir merdiven çıkmak kalacak..
Meraklıları ve taraftarlar da gelince..
Her maçta stadyumda yeteri kadar seyirci olacak..
Göreceksiniz..

Antalyaspor, öbür hafta Üniversite Stadı’ndaki ikinci maçını Galatasaray ile oynayacak..
Aslında 15 bin kişilik olan stadın şu anda sadece 7500 kişilik kapasitesinin çok üzerinde bir talep olacağı kesin..
Yazımın başında belirttiğim şikayetler daha da artacak..
Ama.
Bu kimseyi yıldırmasın..
Birkaç hafta içinde her şey düzelir..
Bence herkes şikayeti bırakıp, Antalyaspor’u desteklemeye odaklanmalıdır..
Bir turizm ve tarım kenti Antalya’nın, Antalyaspor’a ihtiyacı var..
Bunu asla unutmayın..