Türkiye İşçi Partisi (TİP) Antalya İl Örgütü, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde Arda bebek için bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Örgüt yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi: “Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı Antalya Çocuk Evleri Sitesi'nde devlet koruması altındaki 6 aylık Arda Deniz D. isimli bebeğin yaşamını yitirmesi hepimizi derinden sarsmıştır. Kurum çalışanlarının ihmalleri olduğu iddiaları, kamera kayıtları ve adli tıp raporlarıyla gündeme gelmiş ancak olayın üzeri kapatılmaya çalışılmıştır. Bu olay, devletin koruması altındaki çocukların güvenliği konusunda ciddi soru işaretleri doğurmuş, liyakatsizlik ve denetimsizlik sonucunda nice çocuklarımızın hayatının tehlike altında olduğunu bir kez daha göstermiştir.”
‘Çürümüş düzenin kurbanları’
Antalya Çocuk Evleri Sitesi’nde devlet koruması altındaki 6 aylık Arda bebeğin yaşamını yitirmesinin basit bir ihmal ya da talihsiz bir kaza olarak değerlendirilemeyeceğine dikkat çekilen açıklamada özetle şunlar dile getirildi; “Arda’nın ölümü, çürümüş bir düzenin yarattığı toplumsal bir cinayettir. Arda’nın ölümü yıllardır kamu hizmetlerini tasfiye eden, liyakati yok eden, kurumları yandaş kadrolarla dolduran bu düzenin en acı sonucudur. Bu ülkede yoksulların, emekçilerin çocukları korunmuyor. Devlet kendi evlatlarını değil, sermayeyi, yandaşlarını ve patronlarını koruyor. Sosyal Hizmet alanı bilimin ve liyakatli kadroların değil, keyfi atamaların, kayırmacılığın ve siyasi rantın alanı haline getirilmiştir. Çocukların güvenli ve şefkatli bir bakım alması gereken kurumlar siyasi arka bahçeler çevrilmiştir. Arda’nın ölümü münferit değildir. İş cinayetlerinde yitirdiğimiz işçiler, yurt yangınlarında kül olan çocuklarımız, kadın cinayetlerinde kaybettiğimiz binlerce kadın. Hepsi aynı çürümüş düzenin kurbanıdır.”
‘Arda’yı unutturmayacağız’
“0-2 yaş grubundaki 30 çocuğa yalnızca iki bakım personelinin bırakılması, temizlik işçilerinin bakım personeli gibi çalıştırılması eş-dost ilişkileriyle yaratılan sahte unvanlarla çocukların saatlerce sahipsiz bırakılması bu düzenin çıplak gerçeğini gözler önüne sermektedir. Türkiye İşçi Partisi olarak soruyoruz: Çocuklarımızın canı bu kadar mı değersizdir? Devlet koruması altındaki bir bebeği koruyamıyorsa; kimi koruyacaktır? Bu sorular, ‘İnceleme başlatıldı’ klişesiyle geçiştirilemez. Çünkü mesele bir ihmal değil; sınıfsal bir gerçektir. AK Parti saray rejiminde çocuklar, kadınlar, emekçiler korunmaz; yalnızca iktidar mensupları ve onların patronları korunur. Türkiye’nin en savunmasız evlatlarının güvenli, nitelikli ve şefkatli bir bakım hakkı vardır ama bu düzen çocukları cemaatlere, tarikatlara, yandaş kadrolara teslim etmektedir. Sosyal devletin tasfiye edildiği, yerine piyasacı ve keyfi uygulamaların getirildiği bu düzende çocukların hayatı hiçe sayılmaktadır. Arda’nın ölümü işte bu düzenin kara lekesidir. Türkiye İşçi Partisi olarak söz veriyoruz; Arda’nın adını unutturmayacağız. Bu davanın takipçisi olacağız.”
