Kasablanka (Casablanca) Lilyum Soğanı Yunan mitolojisinde doğum ve anneliği simgeliyor, saflığın sembolü ve cennet çiçeği olarak görülüyor. Diğer zambak türlerine göre daha büyük çiçekli, daha uzun ve dünyadaki göz alıcı çiçeklerden bir tanesi olan bu bitki ile ilgili Antalyalı üretici ve bitki satıcısı olan Tahir Yıldırımer bilgilendirmelerde bulundu. Yıldırımer, "Soğanların kökeni bizim 'Mis zambak' dediğimiz çiçek. Avrupa'da genetiği ile oynanmış çiçek çapı ve yaprak çapı geliştirilmiştir. Genel olarak menşei Hollanda'dır. Her boy ve ebatta çiçek soğanlarımız var. 12-14 olarak başlar, 22-24 kalibreye kadar soğan mevcuttur. Aslında bu çiçeğin dikim zamanı yoktur. Buzhanede bekletilen soğanı her zaman çıkarıp dikebilirsiniz. Hobi amaçlı alıp bahçesine diken müşterilerimizden yılın her ayı çiçek resimleri gelmekte ama Antalya için en uygun dikim zamanı kasım, şubat arasıdır ve yine dikime bağlı olarak her ay çiçeğe dönebilir. Toprak olarak tüm soğanlı çiçeklerde olduğu gibi kumlu bahçe toprağı tercih edilmelidir. Dere kumu bahçe toprağı ve keçi gübresi hem doğal hem de ekonomik olarak en uygun karışımdır" diye aktardı.
‘6 ay saklanabilir’
Ev içinde, saksıda, serada ve bahçede üretim için uygun olduğuna değinen Yıldırımer, bu bitkinin yetiştirilme sürecine ilişkin şunları söyledi: "Bahçede yetiştirilirken köstebeğe karşı korunması gerekir. Açık alanda saksıda yetiştirilmesi tavsiye edilir. Hem de kışın don olduğu zaman kapalı bir ortama taşınması daha kolaydır. Soğuk hava deposunda belli derecede altı ay saklanabilir. Mesela ürünü aldınız ama hemen dikme imkanınız yoksa buzdolabının alt kısmında peçeteye sarılı bir şekilde iki ay muhafaza edebilirsiniz. Kendisinin yavrulama yaptığı gibi soğandan da çoğaltma yapılır. Bir sarımsak düşünün; diş diş ayırıp dikiyorsunuz. Bunun mantığı da budur ama Kazablanka Lilyum da her diş büyüme yapmadan yeni soğanlar üretir ve sıfırdan yetişen bir soğanın çiçeğe dönme süresi üç yıldır. Canlı bitkide hiçbir zaman iade söz konusu değildir. Biz her zaman müşterilerimize bunun mümkün olmadığını söyleriz. İklim, don olayları, fazla sulama soğanın bozulmasına sebep olur. Bu tamamı ile bizim sorumluluğumuzda değildir."
‘Kendi haline bırakmalıyız’
"Biz millet olarak çiçek sulamayı seven bir toplumuz. Sevincimizde, tesellimizde üzüntümüzde bile çiçek sularız. Tatile giderken çiçeklerimizi sulaması için bir komşudan yardım isteriz. Cenazeye giderken, bir hasta ziyaretine giderken bile ilk düşündüğümüz çiçeklerin sulanmasıdır ama soğanlı çiçekler suyu sevmez. Yabani bir Nergiz düşünün. Her sonbahar filiz verir, bahar ayında çiçek açar ama yıl boyu dağ başında susuz kalır. O yüzden çiçekleri biraz da kendi haline bırakmalıyız. Bizde sadece Kazablanka yok, Amaryllis, Crinium, Belladona, Agapanthus; 4 çeşit nergiz. Frezya, Sparaxis, Kardelen, Göl Soğanı, Göç göç çiçeği, Gala, Canna, Starlice, Üzüm sümbülü, Glayor, Sumbulteber. Bu çiçeklerin hepsinin üretimini yapmaktayım. Olası bir kasalamada ve sökümde renk karışıklığı olduğu zaman bir sonraki sezonda müşteriye istediği rengi gönderme sözü veririz ve yeni sezonda söküm yapıldığı zaman hatamızı telafi ederiz. İnternet üzerinden Facebook'ta Soğanlı Çiçekler Dünyası bizim kendi grubumuz olup isim hakkı da bize aittir. Yoğun kokulu bir çiçek olup astım hastası olan bir evde tavsiye edilmez."