Antalya Vergi Dairesi önünde bir araya gelen DİSK Antalya Şubesi üyeleri, gelirdeki adaletsizliği ve yaşam şartları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Açıklamayı DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi ve Genel-İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Vedat Küçük okudu. Açıklamada Balıkesir’in Karesi ilçesinde askeri mühimmat üreten ZSR fabrikasında meydana gelen patlama sonucu hayatını kaybedenlere baş sağlığı, yaralılara ise acil şifalar dilendi. ‘İşçiler, emekçiler, emekliler olarak her gün daha fazla yoksullaşıyoruz, yüksek enflasyon karşısında alım gücümüz eriyor’ diyen Küçük, “Biz hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında yaşam mücadelesi verirken şirketler kasalarını dolduruyor. Türkiye, dünyada ücretlerin en düşük olduğu ve gelir dağılımının en adaletsiz olduğu ülkeler arasında yer alıyor. Gelirdeki adaletsizliğin sürekli olarak nedeni, Türkiye işçi sınıfının örgütlenme ve hak mücadelesinin sistematik olarak baskı altına alınması ve engellenmesidir. Bugün karşı karşıya kaldığımız grev yasakları da tutuklamalar da sendikalı olan işçilerin işten çıkarılması da hepsinin amacı aynıdır. Amaç Türkiye işçi sınıfını asgari ücrete mahkum etmektir. Amaç hepimizi asgariye mahkûm ederek şirketlerin kar rekorlarını korumaktır. Amaç hepimizin gelirini patronların insafına bırakmaktır” dedi. 

 

‘Oldu bittiyle belirlendi’ 

Müzakere yapılmadan asgari ücretin belirlendiğini dile getiren Küçük, “İşveren kesimi ve hükümet tarafından bir teklif sunulmadan ve müzakere yapılmadan oldu bittiyle belirlenen 2025 yılında uygulanacak asgari ücret Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından net 22 bin 104, brüt ise 26 bin 5 TL olarak duyuruldu. Asgari ücret işveren kesimi ve hükümet tarafından bir teklif sunulmadan ve müzakere yapılmadan oldu bittiyle belirlendi ve açıklandı. Teklif yok, göstermelik de olsa müzakere yok. Türkiye’de 1974’ten bu yana ulusal düzeyde asgari ücret açıklanıyor. Komisyon 50 yıldır ilk kez gece toplandı, üstelik işçi tarafı olmadan. Ülkemizde bu kadar önemli bir süreç, asgari ücretin tespit süreci de gayri ciddi hale geldi. İşverenlerin ve hükümetin tek taraflı kararıyla asgari ücret belirlenirken uluslararası sermaye çevrelerine verilen yüzde 30 artış sözüne kuruşu kuruşuna uyuldu. Bu asgari ücret bu ülkeyle, işçiyle, ücretliyle, dar gelirliyle dalga geçmektir, milyonları yoksulluğa değil, açlığa mahkûm etmektir” dedi. 

Ezgü, yozlaşmanın sadece siyasetle sınırlı olmadığını, sanatta da yaşandığını savundu: Her festivalde  aynı sanatçılar
Ezgü, yozlaşmanın sadece siyasetle sınırlı olmadığını, sanatta da yaşandığını savundu: Her festivalde aynı sanatçılar
İçeriği Görüntüle

 

Kaynak: ESRA ALTUNKES