İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi Yönetim Kurulu Üyeleri ve basın mensuplarının katılımıyla 6 Şubat depremlerinin yıl dönümü kapsamındaki basın açıklamasını TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi 19. Dönem Yönetim Kurulu Adına Yönetim Kurulu 2. Başkanı Ali Erman Aydın okudu. Açıklamada, özellikle siyasi iradenin bu süreçte sınıfta kaldığı vurgulandı ve “Türkiye sıradaki afeti çaresizce beklemektedir” denildi. Aydın, 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli olarak meydana gelen ve 11 ili doğrudan etkileyen depremlerin üzerinden iki yıl geçtiğini hatırlattı. Aydın, “Resmi verilere göre 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiği, 40 bin binanın yıkıldığı ve 200 binden fazla yapının ağır hasar aldığı bu büyük felaket, Türkiye’nin hafızasında silinmez bir iz bıraktı” dedi. 

Ticaret Bakanlığı: Yerli Üretimi korumaya devam ediyoruz
Ticaret Bakanlığı: Yerli Üretimi korumaya devam ediyoruz
İçeriği Görüntüle

‘Tehlikenin tam ortasında hazırlıksız’ 

‘Bugüne kadar alınmamış tedbirlerin alınması için derhal harekete geçilmesi, güvenli ve sağlıklı yapılaşma için bilim çevrelerinin, meslek odalarının önerilerinin hayata geçirilmesi beklenirdi’ diyen Aydın, “Dünyada her yıl ortalama 19 adet 7.0 ve üzeri büyüklükte deprem meydana geliyor. Türkiye de bu tehlikenin tam ortasında ancak hazırlıklar yetersiz. Öyle ki yapı stokumuzun belirsizliğini gözler önüne seren acı bir olay yakın zamanda Konya’da yaşanmıştır. Konya’da 4 katlı bir bina, deprem gibi herhangi bir dış etken dahi olmaksızın kendiliğinden çökmüştür. Üstelik, bir yapının kendi kendine çökmesi ülkemizde ilk kez yaşanmamaktadır” şeklinde konuştu.  

‘Riskli yapılar hızla tespit edilmeli’ 

Aydın, Türkiye genelinde yaklaşık 7 milyon riskli yapı bulunduğunu belirterek, bunların acilen belirlenmesi ve güvenli hale getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Yıkımın gerçek sorumlularının ortaya çıkarılmasından uzaklaşılıyor. Tüm sorumluluk, günah keçisi ilan edilen teknik elemanların üzerine yıkılıyor. Son 20 yılda 6 imar affı yasası çıkararak mevzuata aykırı eklentiler veya değişiklikleri gerekli tedbirler almadan kâğıt üstünde yasal hale getiren, yasalara aykırı olarak üretilen ve mühendislik hizmeti almayan yapıları ‘imar aflarıyla’ bağışlayarak kaçak yapıların/yapılaşmanın yasallaşmasını sağlayan, ülkemizdeki yapı üretim sürecine halkın can ve mal güvenliğini yadsıyarak sadece kâr odaklı bakan siyasi iradenin sorumluluğu görmezden gelinmektedir” şeklinde konuştu. Yıkılan binaların hangi sebepten yıkıldığı net olarak ortaya konulmadan, yıkım sebepleri ve sorumluluk zinciri tespit edilmeden, tasarım, yapım ve denetimden sorumlu meslektaşlarının halen cezaevlerinde tutuklu bulunduğunu hatırlatan Aydın, “Tutuklamalar bir tedbir olmaktan çıkmış ve öne alınmış ceza gibi uygulanmaya başlanmıştır. Ceza yargılamasının en temel ilkelerinden olan masumiyet karinesi meslektaşlarımız açısından, suçsuz olmadığı hükmen sabit oluncaya kadar suçlu sayılacaktır, şeklinde tersine çevrilmiştir” dedi.  

‘Siyasi irade güçlü ve kararlı olmalı’ 

Aydın, Türkiye’nin yeni depremlere hazırlıklı olabilmesi için alınabilecek önlemleri hatırlatarak, “Siyasi irade güçlü ve kararlı olmalı, rantı değil halkın güvenliğini gözeten politikalar izlenmeli. Riskli yapı stoku belirlenmeli, tüm binaların deprem güvenliği incelenmeli. Yetkin mühendislik uygulaması derhal hayata geçirilmeli. Yapı denetim sistemi yeniden düzenlenmeli, ticari kaygılar yerine meslek odalarının denetimde aktif rol alacağı bir model oluşturulmalı. Kentsel dönüşüm rant odaklı değil, kamu yararı öncelikli olarak yapılmalı. İmar afları tamamen kaldırılmalı, kaçak yapılar yasallaştırılmamalı” şeklinde konuştu. İMO Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan ise Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğuna dikkati çekerek, "Depremin nerede olacağını tartışmak yerine, alınması gereken önlemlere odaklanmalıyız" dedi. Açıklamanın sonunda 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenlerin anısına saygı duruşunda bulunulurken, benzer felaketlerin yaşanmaması için derhal harekete geçilmesi gerektiği vurgulandı.

Kaynak: ESRA ALTUNKES