Antalya futbolunda uzun süredir konuşulan ancak hiçbir dönemde kalıcı bir sistemle çözüme kavuşturulamayan temel gerçek ortada duruyor. Amatör liglerde büyük bir yetenek havuzu bulunmasına rağmen, bu havuzu Antalyaspor ile buluşturacak işleyen bir yapı hala oluşturulmuş değil. Özellikle Kumluca Belediyespor’un son 3 yılda ortaya koyduğu örnek çalışma, bu eksikliğin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. İlçe kulübü, amatör bütçelerle, sınırlı tesis imkanlarıyla ve tamamen doğru tarama-doğru planlama prensibiyle 4 oyuncusunu profesyonel liglere kazandırırken; Antalya’nın en köklü kulübü olan Antalyaspor’un bu başarıyı uzaktan izlemekle yetinmesi, eleştirilerin merkezine yerleşmiş durumda. Bölgede yıllardır “yetenek kaynağı” olarak görülen amatör kulüpler üretmeye devam ederken, profesyonel yapının bu üretimden yeterince faydalanamaması, aslında stratejik bir bakış açısı eksikliğini de ortaya koyuyor.

Alanyaspor-Antalyaspor derbisinin hakemi belli oldu
Alanyaspor-Antalyaspor derbisinin hakemi belli oldu
İçeriği Görüntüle

(Eray Koç)

Antalyaspor geri planda kaldı
Kumluca Belediyespor’un kalecisi Murat Doksal’ın Etimesgutspor’a, Abdülhan Melik’in Nazillispor’a, genç kaleci Eray Koç’un Mazıdağı Fosfat Spor’a ve Samed Can Yılmaz’ın Eskişehirspor’a transfer olması, amatörde doğru yönetilen bir modelin somut karşılığı olarak dikkat çekti. Ancak bu tablo aynı zamanda ciddi bir eleştiri kapısını açıyor. Bu oyuncular neden Antalyaspor’a hiç teklif edilmedi veya Antalyaspor’un scout sisteminin radarına takılmadı? Bölgesinde yetişen oyuncuların gelişimini en yakından takip etmesi gereken profesyonel kulübün, kendi çevresindeki gençleri başka şehirlerin takımlarına kaptırması yalnızca bir transfer ihmali değil, aynı zamanda kurumsal bir planlama zafiyeti olarak yorumlanıyor. Antalya futbolunun kalbi olan bir kulübün, ayağının dibinde yetişen 4 önemli potansiyeli değerlendirememesi, yıllardır konuşulan “yerel yetenek göz ardı ediliyor” eleştirisinin haklılığını güçlendirirken; bu durumu değiştirebilecek somut bir adımın hala atılmamış olması daha büyük bir hayal kırıklığını beraberinde getiriyor.

(Abdülhan Melik)

Değerlendirilemeyen köprü
Kumluca’daki bu yapının arkasında Başkan Mustafa Öztürk’ün istikrarlı yönetimi ve Teknik Direktör Orhan Karataç’ın disiplinli futbol vizyonu bulunuyor. Amatör kulüpler için son derece değerli olan bu sürdürülebilir model, bir yandan oyuncu gelişimini merkeze alırken bir yandan da doğru zamanda doğru temaslarla futbolcuların önünü açıyor. Öztürk’ün aynı zamanda Antalyaspor yönetiminde yer alması, işin bir başka çarpıcı yönünü oluşturuyor. Profesyonel kulüple doğrudan temas kurabilecek bu bağa rağmen, Kumluca’daki üretim Antalyaspor’un futbol yapılanmasına entegre edilemediyse burada ciddi bir iletişim, planlama veya bakış açısı sorununun olduğu açık şekilde ortaya çıkıyor. İlçede amatör ölçekte oluşturulmuş bu net futbol modeli, aslında Antalyaspor’un çok daha geniş imkanlarla kurabileceği yapısının küçük ama kusursuz bir örneği olarak dururken, profesyonel tarafın bu modeli takip etmemesi, gözden kaçırılan bir fırsatın büyüklüğünü gösteriyor.

(Murat Doksal)

Antalyaspor’un harekete geçmesi şart
Bugün Kumluca Belediyespor’un elinde 2008 doğumlu Ethem Kök başta olmak üzere Uğur Gökdemir, Onur Acar ve Hayatı Sözen gibi dikkat çeken genç bir oyuncu grubu bulunuyor. Bu isimler yalnızca Kumluca için değil, Antalya futbolu için de geleceğin önemli adayları arasında yer alıyor. Tam da bu nedenle, eleştiri kadar öneri kısmı da kendiliğinden ortaya çıkıyor. Antalyaspor artık amatör kulüplerle sistemli bir iş birliği modeli oluşturmalı, bölgesel taramayı profesyonel hale getirmeli ve yerel yeteneklerin başka kulüplere gitmesini seyretmek yerine, bu oyuncular için doğru gelişim planlarını Antalya’da sunmalı. Aksi takdirde Kumluca gibi kulüpler üretmeye devam ederken, Antalyaspor bu üretimin yanında değil, dışında kalmayı sürdürecek. Bu durum hem kulübün uzun vadeli kadro mühendisliğine zarar veriyor hem de Antalya futbolunun büyük bir fırsatı sürekli elinin içinden kaybetmesine neden oluyor.

(Samed Can Yılmaz)

Muhabir: GÜRKAN BALCI