Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) tarafından her ay düzenlenen Basın Sohbetleri’nin bu ayki konuğu Antalyaspor Başkanı Rıza Perçin oldu. Genel değerlendirmelerde bulunan Perçin, gazetecilerin sorularına da tek tek yanıt verdi. Perçin, kulübün mali yapısından transfer sürecine, tribünlerden iç bilgi sızdırma iddialarına kadar birçok konuda önemli açıklamalar yaptı. Perçin, mali kaynak bulma konusunda büyük zorluk yaşadıklarını ifade ederek, “Kendi şirketim için hiç kimseden borç istemedim ama Antalyaspor için kapı kapı dolaştık, adeta dilenci olduk” diye konuştu.
‘Çok sıkıntılar yaşadık’
Görev sürecinin ilk günlerini anlatan Perçin, 18 Temmuz’da başkanlığı devraldıklarında kulübün ciddi bir belirsizlik içinde olduğunu söyledi. Perçin, takımın başına geldiklerinde çok parlak bir yapının olmadığından bahsederek şöyle konuştu: “Geldiğimizde zaten çok net bir hava, çok da iyi bir yapı yoktu. Biz icra kurulu olarak geldik. Ödenmeyen borçlar yüzünden çok sıkıntılar yaşadık. Biz geldikten sonra Burdur kampına gittik, kampa giderken ne zahmetler çektik; otobüs bağlanması, otelin bizi geçmiş dönemlerden dolayı içeri almaması gibi bunlarla karşılaştık. İşin açıkçası takım biraz geç kuruldu. Hatta Samsun maçında üç tane arkadaşımız kadroya yazıldı ve o gün görev aldı.”
‘Borç 35 milyon doları aştı’
Antalyaspor’un mali yüküyle ilgili net rakamlar açıklayan Perçin, kulübün toplam borcunun 35 milyon doları geçtiğini belirterek, “Vergi ve SGK borçları önceki yönetimler tarafından ödenmediği için bozuldu. Toplamda 400 milyon TL’ye yakın borç var. Yeniden yapılandırıyoruz, SGK’nin ilk taksitini ödedik. Kaçıp gitmek kolaydı ama mücadele edeceğiz” dedi.

‘İki psikologla anlaştık’
Sezon başında yapılan 17 transferi ve sportif tabloyu değerlendiren Perçin, yaşanan sakatlıklar ve son dakika kaybedilen maçların takımı psikolojik olarak yıprattığını ifade ederek şunları kaydetti: “Sezona sancılı başladık. Biz hiçbir şekilde hazır değildik. İlk dört-beş hafta 10 puan topladık. Ondan sonra zaten biz sancılı dönem olacağını biliyorduk. Emre hoca da görevden ayrıldı. Bana göre başarısız değildi, görevi başarılı şekilde tamamladı. En iyi anlaşılabilecek teknik direktör Emre hocaydı ama kabuk değiştirirken şanslı ve şanssız olabiliyorsunuz. Biz ne kadar şanssız şey varsa yaşadık. Futbolcularımız 90+4’te kaybettiğimiz maçların etkisinde kaldı. Bu nedenle iki psikologla anlaştık. Erol hocanın kariyeri ortada, süreç sancılı ama güvenimiz tam.”
‘7 TL’ye verdik, yine gelmediler’
Tribünlerin dolmamasından yakınan Perçin, artık çağrı yapmaktan yorulduğunu, “Biletleri 7 TL yaptık, sıfıra indirmek istedik ama izin çıkmadı. Buna rağmen değişen bir şey olmadı. Antalyaspor’u seviyorsak bazı şeyler mecburidir. Sonuçlar geldikçe ikinci yarıda tribünlerin dolacağına inanıyorum” sözleriyle dile getirdi. Şehrin sosyal yapısından dolayı futbolun geri planda kaldığını belirten Perçin, uzun vadeli bir proje başlattıklarını açıklayarak şunları söyledi: “Okullara iniyoruz. Her okulda bir kız ve bir erkek Antalyaspor başkanı seçilecek. Aileler ve öğrencilerle tribünleri doldurmak istiyoruz. Bu kısa vadede değil, uzun vadede meyve verecek bir proje.”
‘Bilgiler dışarı sızıyor’
Takım içinden rakip takımlara bilgi sızdığı iddialarına da değinen Perçin, berber olayıyla gündeme gelen tartışmayı şöyle açıkladı: “Kalecimizin strese bağlı kırığını karşı taraf öğrenmiş. Bu da ‘içeriden bilgi çıkıyor’ algısı oluşturdu. Oyuncular maç öncesi saçlarını yaptırmak için berber çağırıyormuş. Şimdi yine geliyorlar ama analiz bilgilerinin dışarı çıktığını biliyoruz. Emre hocaya da benzer bilgiler gitmiş ama o asla kullanmamış.”




