Son yazımda yönetimin yaptığı başarılı çalışmaları işaret ederek ‘Şimdi alkış zamanı’ başlığıyla bir makale kaleme aldım.
Yazımda özetle yönetimin kısa sürede FİFA’da bulunan 29 dosyayı kapattığını, ciddi transferler yaptığını, SGK ve vergi borcu için çalışma yürüttüğünü, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Başkentte bakanlar ve siyasilerle olumlu görüşmeler gerçekleştirdiğini dile getirdim.
Açık konuşmak gerekirse benim de dahil olduğum birçok kişi yeni yönetimin bunları başaramayacağını düşünüyordu. Ama istenilen düzeyde olmasa da bir şekilde olumlu işler yaptılar. Dolayısıyla hakkını teslim etmeye çalıştım.
Bu yazıya çok sayıda olumlu dönüş oldu. Elbette karşı çıkanlar da yok değil. Ancak gazetecilikte eleştiri kadar hakkı teslim etmek de var. Benim yaptığım bundan başka bir şey değil.
Peki yönetim bunu yaparken Antalyaspor ne durumda?
Kırmızı beyazlı takım lige 2-1’lik Kasımpaşa galibiyetiyle başlayarak camiaya umut verdi. İkinci hafta deplasmanda Gençlerbirliği’ni yenerek 2’de 2 yaparak yüzleri güldürdü. Hal böyle olunca bir sonraki deplasman olan Trabzonspor maçından da puan beklentisi oluştu. Ancak açık konuşmak gerekirse Teknik Direktör Emre Belözoğlu’nun yanlış taktiği Akreplerin Antalya’ya eli boş dönmesine neden oldu. Futbolda bunlar olabilir. Ligin güçlü ekibi karşısında puansız dönmek çok büyütülecek bir durum değil. Ancak Fatih Karagümrük’e evinde yenilirsen bunun nedenleri irdelenir. Ligde henüz puan ve golü bulunmayan bir takıma evinde mağlup olmamalısın. Kurtlar sofrası bir ligde bu puanları ileride çok ararsın.
Maçtan sonra bu yenilginin sorumlusunun üzülerek belirtmeliyim ki Teknik Direktör Emre Belözoğlu olduğunu yazdım. Belözoğlu da maç sonrası yaptığı açıklamada, “Bu yenilgi bana yazar” diyerek bir nevi hatasını kabul etti. Elbette bunu görüp sorumluluk alması önemli. Ancak saha dışı olaylarında da sorun yaşadığını söyleyebilirim. Hiç gereği yokken sürekli Fenerbahçe ile ilgili açıklamalarda bulunması taraftarla arasındaki mesafeyi açmasına neden oluyor. Yani kafasında Fenerbahçe’nin olduğu görülüyor. Bu nedenle de tam anlamıyla Antalyaspor’a konsantre olduğunu düşünmüyorum. Antalyaspor’un bir neferi gibi çalışması gerekir. Profesyonellik bunu gerektirir.
Antalyaspor yönetimi deyim yerindeyse sinekten yağ çıkararak çok zor bir süreci düzlüğe çıkardı. İstenilen kadroyu kurdu. Harcama limiti gibi bir zorluğu aşarak halen transfer için çırpınırken, Emre Hoca’nın bunları görüp ona göre hareket etmesi gerekir diye düşünüyorum.