Antalya’daki hayvanseverlerin sokak hayvanlarını korumaya yönelik çıkartılan yeni yasaya tepkisi sürüyor. Bu kez de Antalya Valiliği önünde bir araya gelen hayvanseverler eylemlerini sürdürerek basın açıklamasında bulundu. Grup adına açıklamayı okuyan Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi Üyesi Eda Zorluoğulları, geçtiğimiz aylarda meclisten geçirilen sokak hayvanlarını korumaya yönelik yasanın yönetmeliğinin 13.12.2024 tarihinde Resmi Gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini belirterek şöyle konuştu: “Meclisten geçtiği 7527 sayılı yasa sokaktaki dostlarımıza yönelik şiddeti sistematik hale getirdi. Yayınlanan yönetmelik ile hayvanların doğup büyüdükleri sokaklardan koparılarak bakımevi dedikleri barınaklara hapsedilmesini, ‘yasaklı ırk’ tabir edilen köpeklerin belediyelerce katledilmesini zorunlu kılmakta. Bakımevlerinden köpek yuvalanması için Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki yönetim planını ve bu doğrultuda bağımsız bölümde köpek bulundurabileceğine dair yöneticiden temin edilen izin belgesi şartı koyarak vatandaşa fiili yasak koymakta, veteriner hekimlere muğlak ifadelerle geniş bir öldürme yetkisi tanımaktadır. Hayvanları Koruma Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği kanunun adına, amacına, koruduğu değer ve menfaatlere açıkça aykırı olup aylardır iktidar tarafından bahane edilen ‘kamu güvenliğini ve sağlığını’ kan ve şiddet kokan yasalarıyla bizzat tehdit etmektedir.” 

Cami imamı rahatsızlanarak hayatını kaybetti
Cami imamı rahatsızlanarak hayatını kaybetti
İçeriği Görüntüle

 

‘Yönetmelik dedikleri soykırım’ 

Ötenazi uygulamasının geniş kapsamlı bir çözüm olarak ortaya konulduğunu, veteriner hekim tarafından uygun görülen durumların belirsizliği ifade ettiğini ve keyfi ölümleri meşrulaştırdığını ileri süren Zorluoğulları sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu belirsizlik hayvanların yaşam hakkını yok etmek demektir. Yine veteriner hekimlerin taktirine bırakılan silah kullanarak hayvanları öldürme yetkisi, kontrolsüz, acımasızca hayvanları öldürülmesinin önünü açmaktadır.  Yasasının tartışıldığı gündem beri hayvanlara yönelik delici-kesici ve ateşli silahlar ile yaralama vakalarında sistematik yaşanan artış yaşanmaktadır. Bu belirsizlik ile hayvanların silahla keyfi olarak öldürmesinin ve e yaralanmasının yol açmaktadır. Sokak hayvanlarının yaşam alanlarından koparılarak adına ‘bakımevi’ dedikleri barınaklara kapatılması bu süreçte hayatta kalamayacakları koşullarda yaşamaya sürüklemekte toplu katliam sürecinin önünü açmaktadır. Barınakları yetersiz kapasitesi nedeniyle kağıt üzerinde güzelmiş gibi görünen uygulama hayvanların ‘yoğun stres, hastalık ve açlıkla ölüme terk edilmesi’ demek, ‘katliam’ demektir.” 

 

‘Yok etme stratejisine zemin’ 

“Tehlikeli hayvanların belirlenmesi ‘bakanlıkça’ yapılacağı ifade edilirken bu belirsiz tanımlama ile hayvanların ‘keyfi olarak tehlikelidir’ diye tanımlanmasına ve hedef alınmasına yol açacaktır. Tehlikeli hayvanlar listesinin hangi kriterlere göre olacağının şeffaf olmaması büyük risk oluşturmaktadır. Bu yok etme stratejisine zemin hazırlamaktadır. Yine yönetmelikte detaylı ve güzel bir uygulama gibi anlatılan karantina koşulları, halihazırda var olan barınakların imkan ve koşullarında mümkün değildir.  Uygulama denetim ve kaynak eksikliği nedeniyle yetersiz kalmakta, barınakların mevcut kapasitesinin yetersizliği nedeniyle hayvanları kitlesel ölüme terk edilmesinin önünü açmaktadır. Yuvasız hayvanların ‘rehabilitasyon’ adı altında uzun süreli kötü şartlarda yaşamaya itilmesi ‘yavaş ve acılı ölüme terk edilmesi’ anlamına gelmektedir. Yuvalandırma kriterlerinizi hangi koşullarda, kimlere ve nasıl sahiplendirileceğinin yeterince açık belirtilmemiş olması hayvanların uygunsuz koşullarda ölüme terk edilmesine neden olmaya devam edecektir.” 

 

‘Asıl savaş şimdi başlıyor’ 

“Gün gelecek devran dönecek AKP de CHP de hayvanları katleden herkes bu vahşetin, bu soykırımın, bu katliamların hesabını verecek. Hiçbir zaman susmayacağız korkmayacağız. Sokak canlarımızın her koşulda yanında olmaya haklarını savunmaya devam edeceğiz. Bugün bu yönetmelik kabul edildi diye sevinmesin kimse ve kimse umutsuzluğa kapılıp kabuğuna çekilmesin. Asıl mücadele asıl savaş şimdi başlıyor. Buradan kapı kapı gezip oyumuzu almak için gezen yerel yönetimlere AKP, MHP CHP ve tüm partilere sesleniyoruz. Sokaktaki patili dostlarımızı toplamayı, hapsetmeyi, katletmeyi aklınızdan bile geçirmeyin. Hiçbir hayvanı sizin kanlı ellerinize teslim etmeyeceğiz. Birlikte yaşatacak, birlikte yaşayacağız. Anayasa Mahkemesi’nde hala iptali için dava sürüyor. Yaşam hakkının ihlali olan bu yasa derhal iptal edilmelidir. İzmir Yaşam Hakkı Savunucuları olarak herkese çağrımızdır. İnsana, hayvana, yeryüzüne özgürlük ancak birbirimizi savunmak ile mümkündür. Hayvanların yaşam hakkı için bu katliama karşı yan yana gelelim, sokaktaki dostlarımızı AKP’ ve CHP’nin kanlı ellerine kanlı yasalarına teslim etmeyelim.”   

 

 

 

 

 

 

Kaynak: ARZU YAVUZ