Türkiye’nin sağlık ekonomisi 2024 yılında çarpıcı bir dönüşüm geçirdi. Artan maliyetler, genişleyen hizmet talebi ve makroekonomik dalgalanmalar, sağlık sektörünü hem finansman hem de tüketim tarafında daha önce görülmemiş bir büyüklüğe taşıdı. TÜİK’in açıkladığı Sağlık Harcamaları İstatistikleri, 2024 bülteni, Türkiye’nin sağlık harcama dinamiklerinde göz ardı edilemeyecek yapısal değişimleri gözler önüne seriyor.
TOPLAM SAĞLIK HARCAMASI 2,4 TRİLYON TL’Yİ AŞTI
Türkiye’nin toplam sağlık harcaması 2024 yılında %89,6 artarak 2 trilyon 359 milyar TL seviyesine ulaştı. Bu artış, sağlık enflasyonunun genel fiyat artışlarının çok üzerinde seyrettiğini gösteriyor. Sadece bir yıl içinde sağlık harcamalarının neredeyse iki katına çıkması hem kamu finansmanı hem de hane halkı bütçeleri üzerinde güçlü bir baskıya işaret ediyor.
Sağlık sisteminin omurgasını oluşturan genel devlet sağlık harcaması ise %86,1 artışla 1,79 trilyon TL’ye çıktı. Devletin payının yüksek seyretmesi, Türkiye’de sağlık hizmetlerinin büyük ölçüde kamusal kaynaklarla desteklendiğini gösterirken; özel sektör harcamalarındaki sert artış da dikkat çekici. Özel sektör sağlık harcaması %101,8 yükselişle 565 milyar TL’ye ulaştı. Bu oran, özel klinikler, özel hastaneler ve sigorta sisteminin 2024 yılında daha hareketli, aynı zamanda daha pahalı bir dönem geçirdiğini ortaya koyuyor.
SAĞLIK HARCAMALARININ %76,1’İ KAMUDAN
2024 yılında sağlık harcamalarının %76,1’i genel devlet, %23,9’u ise özel sektör tarafından finanse edildi. Bu dağılım Türkiye’nin sağlık sistemi açısından iki kritik noktayı öne çıkarıyor:
Kamunun domine ettiği bir sağlık finansman modeli halen baskın.
Özel harcama payı artsa da sistemsel ağırlığı değiştirecek düzeyde değil.
Genel devlet harcamasının alt kalemlerine bakıldığında:
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) — %39,5
Merkezi Devlet — %36,0
Hane halkları — %18,8
Sigorta Şirketleri — %2,8
Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşlar ve Diğer İşletmeler — %2,4
Mahalli İdareler — %0,6
Özellikle SGK ve merkezi devletin toplamda %75’in üzerinde paya sahip olması, Türkiye’de sağlık hizmetlerinin “sosyal devlet” mantığıyla sürdürüldüğünü doğruluyor. Fakat hane halklarının artan cepten ödemeleri, vatandaşın sağlık sistemine erişim maliyetinin yükseldiğini gösteren en net işaretlerden biri.
SAĞLIK HARCAMALARI GSYH’NİN %5,3’ÜNE ULAŞTI
Toplam sağlık harcamalarının GSYH’ye oranı 2023’te %4,6 iken 2024’te %5,3’e yükseldi. Bu artış, iki yönlü okunabilir:
Olumlu tarafı: Sağlık hizmetlerine yapılan yatırım artıyor.
Riskli tarafı: Ekonomide maliyeti giderek yükselen bir sağlık sistemi oluşuyor.
Türkiye, OECD ülkeleriyle karşılaştırıldığında hâlâ düşük bir sağlık harcaması / GSYH oranına sahip. OECD ortalaması yaklaşık %9 civarında. Ancak Türkiye’nin hızlı artış eğilimi, önümüzdeki yıllarda bütçe yönetimi açısından dikkatle izlenmesi gereken bir gelişme.
HARCAMALARIN YARISI HASTANELERDE YAPILIYOR
Sağlık hizmeti sunucularına göre dağılımda hastaneler %54,6 ile açık ara önde.
Bunu:
Perakende satış yerleri ve tıbbi malzeme sunanlar (%19,6)
Ayakta bakım hizmeti sunanlar (%11,0)
İzliyor.
Bu tablo, Türkiye’de hâlâ hastane merkezli bir sağlık hizmeti sunum modeli olduğunu gösteriyor. Bir başka ifadeyle, aile hekimliği, birinci basamak bakım ve önleyici sağlık hizmetleri hâlâ sistemin yükünü hafifletemiyor.
CARİ SAĞLIK HARCAMASI 2,19 TRİLYON TL
2024’te cari sağlık harcaması %92,7 artarak 2 trilyon 186 milyar TL’ye yükseldi. Harcamaların büyük kısmını işletme giderleri, personel, tedavi ve ilaç maliyetleri oluşturuyor. Bunun yanında sağlık yatırımları da %57,6 artışla 172 milyar TL oldu. Bu durum hem hastane kapasitesine hem de teknolojik altyapıya yönelik ciddi bir genişlemenin yaşandığını gösteriyor.
KİŞİ BAŞINA SAĞLIK HARCAMASI ÇOK HIZLI ARTTI
2023’te 14.582 TL olan kişi başı sağlık harcaması, 2024’te %89,2 artışla 27.587 TL seviyesine çıktı. TL bazındaki artış rekor seviyede olsa da döviz bazındaki yükseliş daha sınırlı kaldı:
2023: 621 dolar
2024: 840 dolar (%35,3 artış)
Bu fark, sağlık sektöründe “döviz bazlı maliyetlerin” etkisini ve TL’deki değer kaybının istatistiklere yansımasını net biçimde ortaya koyuyor.
HANEHALKININ CEBİNDEN YAPTIĞI SAĞLIK HARCAMASI %100,2 ARTTI
Hane halkı cepten sağlık harcamaları 2024’te 442 milyar TL oldu. Bu rakam:
Tedavi ücretleri
İlaca ödenen farklar
Tıbbi malzeme ve cihazlar
Özel sağlık kurumu ödemeleri
Gibi kalemleri kapsıyor.
Toplam sağlık harcamasındaki %18,8’lik pay, önceki yıllara göre daha yüksek bir yükü işaret ediyor. Sağlık hizmetlerine erişimde “katkı payı, fark ücreti ve ilave ücretler” gibi maliyetlerin arttığı dönemde bu yükseliş, toplum üzerindeki ekonomik baskının somut bir göstergesi haline geliyor.
GENEL DEĞERLENDİRME: 2024 SAĞLIK SİSTEMİ İÇİN BİR SINAV YILI OLDU
TÜİK verileri bütüncül olarak değerlendirildiğinde şu temel sonuçlara ulaşmak mümkün:
1. Sağlık harcamaları enflasyonunun genel enflasyonun üzerinde seyretmesi yapısal bir soruna işaret ediyor.
Sağlık sektörü maliyetlerinin özellikle ilaç, tıbbi cihaz ve ithal girdiler nedeniyle daha hızlı arttığı açıkça görülüyor.
2. Devletin sağlık finansmanındaki ağırlığı sürüyor ancak cepten ödemeler hızla büyüyor.
Bu durum, sosyal devlet yaklaşımının giderek zorlandığını gösteriyor.
3. Hastanelere bağımlılık yüksek; birinci basamak sağlık sistemi yeterince güçlenmiş değil.
Bu tablo, uzun vadede maliyetleri artıran en önemli etkenlerden biri.
4. Yatırımlardaki ciddi artış, geleceğe dönük kapasite oluşturma çabasını yansıtıyor.
Ancak bu yatırımların sürdürülebilirliği ekonomik koşullar nedeniyle tartışmalı.
5. Sağlık harcamalarının GSYH’ye oranının yükselmesi sağlık politikaları için önemli bir uyarı.
Bu oran artmaya devam ederse bütçede “sağlık kalemi” daha dominant bir yer tutacak.