Büyükşehir Başkanı Mustafa Akaydın, önceki gün “absürd”lüklerine devam etti..
Etiler Mahalle Muhtarı Mehmet Öztürk’e bir “eşek” heykeli hediye etti..
Hatırlayalım..
Muhtar, mahallesinde bulunan üstgeçitte uzun zamandır çalışmayan yürüyen merdivenler nedeniyle sık sık eylem yapmış, yürüyen merdivenlere keçi ve eşek getirmiş, cansız manken çıkarmış, hoca çağırıp dualar okutmuştu..
Ve nihayet amacına ulaştı..
İki yıllık uğraşlarının sonucunda, o yürüyen merdivenler önceki gün çalışmaya başladı..
Akaydın da, yeniden çalıştırdığı merdivenlerin açılışına katıldı ve yanında getirdiği kutuyu Muhtar Öztürk'e hediye ettiğini söyledi..
Akaydın, kutuyu muhtarın açmasını istedi..
Akaydın'ın isteği üzerine kutuyu açan muhtar Öztürk, bir “eşek” heykeli ile karşılaştı..
Önce bir durakladı, ardından “Başkan güzel bir sürpriz yaptı” diyerek gülümsemeye çalıştı..
…
Peki..
Akaydın’ın muhtara bu “eşek heykeli”ni vermesi ne anlama geliyor?
Kendisi, “Muhtara nazire olsun diye eşek hediye ettim.. O burada çok sevimli eylemler yaptı.. Eylemlerinde eşek de kullandı” dedi..
O sırada orada olanlar ve dün de haberi okuyanlar ise farklı yorumlar getirdi..
Biri dedi ki:
“Akaydın’ın bu yaptığı şey muhtarı eşek yerine koymaktır.. Açık-seçik, ‘eşekli eylem yaptın, sen de bir eşeksin.. Sana kendi heykelini hediye ediyorum’ demektir..”
Bir başkası:
“Akaydın insanlarla alay etmeyi çok seviyor.. Burada da muhtarla dalgasını geçti işte.. Hiç yakışık almadı..”
Biri biraz farklı bir yorum getirdi:
“Aslında Akaydın bu hediye ile kendi eşekliğini ortaya koydu.. ‘İki yıldır bir merdiveni çalıştırmadığım için eşeklik ettim, kusura bakma’nın bir ifadesiydi bence..”
Ayıplayanlar oldu, gülenler oldu, Akaydın’ı “espritüel” bulanlar oldu..
Ama, hemen hepsinin buluştuğu ortak nokta şuydu:
“Bir belediye başkanının, iki yılda güç-bela çalıştırabildiği bir merdiveni törenle açması hakikaten büyük utanmazlıktır.. Töreni kendi düzenlemese bile, böyle bir törene katılması ve muhtara eşek heykeli vermesi de aymazlıktır..”
…
Bu “eşek” figürünü ilk kez Eskişehir Başkanı Yılmaz Büyükerşen kullandı..
Porsuk Çayı çevresine yaptığı harika parkı “kabuklu yemiş” pisliklerinden kurtaramayınca, parkın girişine “çekirdek çitleyen bir eşek heykeli” koydurmuştu..
Bu heykelin, “çekirdek çitleyip kabuklarını oraya-buraya atan eşekleri” azaltıp-azaltmadığını bilmiyorum..
“Akaydın’ın eşeği” de kendisine karşı yapılan protestoların azalmasını sağlar mı, onu da bilmiyorum..
…
Şunu merak ediyorum:
Akaydın, bundan sonra kendisine karşı yapılan protestolara, protesto şekline göre heykelcikler yaparak mı karşılık verecek acaba?
Daha önce hiç böyle bir davranışı olmadı..
Maaşını alamayan ve Büyükşehir binası önünde mendil açan işçilere bir “dilenci heykeli” verebilirdi , vermedi mesela..
Ama..
Akaydın işini bilir, nabza göre iyi şerbet verir..
İşçiye maaş yerine dilenci heykeli verse, kafasında kırılacağını bildiği için, ekmeğinin peşinde koşanlara böyle esprili yaklaşamazdı..
…
Demek istediğim o ki..
Beğenirsiniz beğenmezsiniz..
Gülersiniz ayıplarsınız..
Akaydın bir “şov” yaptı ve muhtara hediye ettiği eşek heykeli ile kendisinden söz ettirmesini bildi..
Öyle anlaşılıyor ki..
Akaydın, seçimlere kadar bu tür şovlarına devam edecek..
Bakalım sırada neler var..