Gümrük Müsteşarlığı’nın baskısı sonucu bir süre önce polis, bir çok Havalimanı’nda olduğu gibi, Antalya Havalimanı’ndaki gümrük bölgesinden de çekildi. Ortalık ne iş yaptığı belirsiz olan, günü, gününe, saati, saatine uymayan, kimi zaman (O günkü psikolojik durumuna göre) vatandaşa büyük kolaylık gösteren, kimi zaman “anasından emdiği sütü burnundan getiren” tiplere kaldı.
Bir olay anlatacağım. Bu olay birkaç gün önce Antalya Havalimanı Gümrük Muhafaza Müdürlüğü ekiplerinin durduğu çıkış noktasında, yüzde yüz eksiksiz yaşandı. Buna itirazı olan bir yetkili varsa, elimde yaklaşık yarım saat süren bir tartışmanın kayıtları duruyor. Olduğu gibi yayınlamaya hazırım. Hatta elimde bu olaydan sonra yurt dışından gelen bir arkadaşımdan rica ettiğim yaklaşık 45 dakikalık bir başka yolcu geçişinin görüntüleri de duruyor. Bunu da o yayına eklemeye hazırım.
İşim gereği sık sık Kıbrıs’a gittiğimi beni yakından takip eden okuyucularım bilir. Son 15 yılda belki de yüzün üzerinde gidiş, gelişim var. İlk kez böyle bir olay yaşadım. Olduğu gibi anlatayım.
Yanımda arkadaşım, onun eşi ve benim eşim ve bebeğimle bagajlarımızı alıp, çıkış noktasına doğru geldik. Benim arabamda Kıbrıs’a giderken ve dönerken satın aldığım çeşitli ürünler vardı. Önemli bir kısmı benim arabada durduğu halde, orada görevli genç arkadaş, sadece valizimi cihazdan geçirmemi isteyip, arabamı yan taraftan çıkışa götürmemi istedi. Benden önceki yüzlerce yolcu için de aynı uygulama yapıldı. Bundan önceki yüzlerce yurt dışı dönüşümde de durum bundan farksız değildi. Ben de öyle yaptım. Ve çıkışa geldim. Ancak geriye dönüp baktığımda, arkadaşıma zorluk çıkarıldığını gördüm. Doğal olarak geri dönüp, “ne oluyor?” diye sordum. Zaten dönmek zorundaydım, çünkü Valizimin bir tanesi o arkadaşımın el arabasında duruyordu. Ayrıca ondaki ürünlerin bir kısmı bana, bir kısmı eşime, bir kısmı da onun eşine aitti. Yani çıkış yapan dört kişiydik. Bir kontrol sözkonusuysa, dört kişinin birden kontrol edilmesi daha sağlıklı bir sonuç verirdi. O arkadaşa zorluk çıkarılması için hiçbir neden yoktu. Dört kişi olduğumuz ve oradaki ürünlerin dört ile çarpılması halinde bir vatandaşın hakkı olan sayıyı geçmediği çok açıktı.
Arkadaşım çıkış yapan son yolcu olduğu için, sanırım oradaki görevli genç ama iş bilmez arkadaşın keyfi böyle yapmak istemişti. Sıkılmamak için biraz uğraşmak istemişti. “Ben işimi yapıyorum” deyince, doğal olarak sinirlerim gerildi. Ve “İşini yapıyorsan, bana niye aynı uygulamayı yapmadın. Buradan geçen onlarca yolcuya neden aynı uygulamayı yapmadın? Ben kapıda duran (mesafe çıkış noktasına 3 metre) eşyalarımı geri getireyim, bir kez daha kontrol et o zaman?” karşılığını verdim. Cevap oldukça ilginçti. O arkadaş bana, “Ama siz gümrükten geçtiniz. Artık geri dönemezsiniz” diyordu. Yahu peki benim arabamda duran o ürünler, genel olarak arkadaşımda durandan fazlaydı. O zaman ben hakkım olmayan bir çıkış yapmıştım. O arkadaş da buna göz yummuştu. Doğal olarak bunu düşünmek gerekmiyormuydu?
Bana bu uygulama, yüzlerce yolcuya aynı uygulama, ancak en son çıkış yapacak olan yolcuya farklı bir muamele!..
Ne düşünmek gerekiyordu? Bal gibi bir yanlış, bir hata yapılıyordu. Ancak o genç arkadaş geri adım atamadığı gibi, oradaki dört-beş görevli de mecburen benimle tartışıyordu. O arkadaşı haklı çıkarmaya çalışıyordu.
O memurlar haksız olduklarını bile bile, tartışmadan geri adım atamayıp, bir tutanak hazırladı. O arkadaşın ürünlerine el koydu. El konulan ürünler sadece o arkadaşın değil, biz artık gümrüğü geri dönemediğimiz için toplamda dört kişinin ürünleriydi. Ortada yasadışı bir durum varsa, iyi yaptılar. Ancak ortada bir haksızlık varsa, laçkalaşmış gümrük çıkış noktasından her gün geçen binlerce yolcuya yapılan uygulama için ne diyeceğiz?
Dediğim gibi elimde tam 45 dakikalık yüzlerce yolcunun çıkış görüntüleri var. Bunun gibi bir uygulama yok. Keyifleri böyle istedi. Olay bu şekilde yaşandı. Peki “vatandaş odaklı, vatandaşa kolaylık odaklı hizmet” nerede kaldı?
Ayrıca o memurlar haklıysa, ısrarla istememe rağmen, kasıtlı olarak bağırıp, çağırmama rağmen neden polis çağırma cesareti göstermedi?
Trend Haberler

Antalya çalkalanıyor... Bu nasıl bir malvarlığı?

Antalyalı Vali Ekici, Şırnak’ta destan yazıyor: Antalya’nın gururu

Lüks yaşam, rüşvet, uyuşturucu: Gökhan Böcek soruşturmasında şok tapeler

Antalya Pastacılar Odası Başkanı inti*har etti

Manavgat tarımında sulama için kritik adım

Antalya'da 965 motosiklet trafikten men edildi