2008 yılında yapılan kapalı alanlarda sigara içme yasağı sigara bırakmada aşağı yukarı yüzde 10’luk bir iyileşme sağlamıştır. ABD'deki Sağlık Ölçme ve Değerlendirme Enstitüsü'nün (İHME) raporuna göre, Türkiye’de 2008 ile 2012 yılları arasında sigara kullanımının erkeklerde yüzde 47,9'dan yüzde 41,5'e; kadınlarda ise yüzde 15,2'den yüzde 13,1'e gerilediği görülüyor. Şuan itibariyle genel nüfus içinde 3 milyondan fazla kişinin sigarayı bırakmış olduğu düşünülüyor.
Sigarayla ilgili yapılan bu önlemlerin kısmi yarar sağladığı gözükse de asıl daha büyük yararın farkındalık düzeyindeki artış ve gelişmişlikle sağlanacağını yine istatistikler göstermektedir. Dünyada sigara kullanımı 15 yaş üzerinde her üç kişiden birisindedir ve bu grubun yüzde 80’nini gelişmekte olan ülke oluşturmaktadır.
Sigaranın Genel Zararları
Sigaranın vücudumuzda zarar vermediği organ yok gibi. Kana karışmasıyla beraber bütün sistemlerimizi dolaşmaktadır. Sigara içmeye devam eden tiryakilerin kendilerince nedenleri vardır. Ve bu nedenler, nikotin bağımlılığının ötesinde.
Sigara içen kişilerin yüzde 69’unun bırakmak isteğini düşünüldüğünde şu soru akla geliyor: Bu kişiler neden harekete geçmemektedir? En azından azaltma eğilimine girmemektedir? Bunun nedenlerini iki grupta inceleyebiliriz.
Sigarayla Yaşanan Yıllarda Öğrenilenler
-Sigaraya yeni başlayan birisi ilk içtiğinde mesela 10 üzerinden 3 puan mutluluk duyduğunu düşünürsek, beyin bu 3 mutluluğu zamanla otomatik bir tembelliğe dönüştürür. Dolayısıyla bu 3 mutluluk için kaç sigara içiliyorsa onu ister. Zamanla çay sonrası, kahve sonrası, yemek sonrası, öfkelendim keyfe geldim ile beraber bu alışkanlıklar 7-8 mutluluğa çıkar. Ama her bağımlı mutluluğun bir de bedeli vardır. Bir şeye bağımlı olunduğu sürece ondan yoksunluk da en az bir o kadar mutsuzluk demektir. Yoksunluktaki öfke, üzüntü, gerginlik de bunun sonucudur.
-Sigara bağımlılığı bir yönüyle nikotin bağımlılığıyla ilgilidir. Nikotine olan bağımlılığı azaltmak için son zamanlarda Sağlık Bakanlığının çalışmalarından yararlanabilirsiniz.
-Sigara onu içinler için bir kültürdür de. Paket taşımak, ateş bulundurmak, elde tutma alışkanlıklarından tutun; sigaranın dumanından son kalan sigaranın paylaşımına kadar… Bu kültür zamanla otomatik bir hal almaktadır. Henüz ergenlik çağındaki çocuklarda bu kültür kendisinin benlik imajıyla da ilgilidir. Zamanla yetişkinlerde de bir iletişim aracı olabilmekte.
Sigarayı Bırakmaya Olan Motivasyon
-Sigarayı bırakmaya ilişkin en çok söylenen özlü söz herhalde her şeyin beyinde biteceği ile ilgili. Burada beyne, sanki kendimizle ilgili bir şey değilmiş, dışarıdan gelecek bir tesisatçı gibi davranılmakta. Beyinle kastedilen düşünceler ve bizim düşüncelerimiz aslında. Düşüncelerimizle ilgili bir durum olduğu aşikârsa, neden düşüncelerimizi sorgulamaya girmemekteyiz? Belki nasıl yapacağımızı bilemiyoruz.
-Düşüncelerle ilgili kastedilen hatalı düşüncelerden bazılarına değinelim. Mesela çevredeki sigara içen bir kişinin uzun yıllar yaşadığına ilişkin düşünce. Uzun yaşam sadece sigaraya ilişkin bir durum değil. Genetik ve çevresel birçok faktör var. Ayrıca o kişinin sigara içmeseydi daha da uzun yaşamayacağını nereden biliyoruz? Bir de içenlerle ilgili bin bir örnek varken bir örneği baz alıyorsak bu pek adil bir düşünce olmasa gerek.
-“Doktorlar ve öğretmenler de içiyor.” Evet, içenler var. Ve zararına da katlanıyorlar. Bu sigaranın gerçeğini değiştirmez. Her insan öncelikle kendisinden sorumludur ve gerçek de gerçektir. Kişi bunların zararını bildiği halde içme tercihini kullanıyorsa kendisi bilecektir. Ama bahaneye gerek duymadan.
-“Sigarayı bırakan kişiler tek seferde bırakıyorlar. Ben pek çok kez denedim başaramayacağım galiba” Tek seferde olabileceği gibi azaltarak bırakan kişiler de var. Bu nikotine olan bağımlıkla da ilgilidir. Tek seferde bırakıp yeniden başlayan insanlar da vardır. Azaltarak ve öğrenerek bırakmak bazen nüksü (yeniden başlamayı) önleyebilir. Her kişinin kendisine has birçok özel yanı var. Ve bırakmak isteyenler tolere edebileceği ölçüde bunu başarabilirler.
-“Ben istersem bırakırım”: Kişi, ben bağımlı değilim, sigarayı yöneten benim demektedir. Bir anlamda güç gösterisi... Diyelim ki bırakabilecek kapasitededir. Kişi sigarayı bırakmadığı sürece onun bu bırakabilme özelliğinin kendisine ne gibi katkısı olabilir? Garajdaki son model lüks arabanın hiç kullanılmaması gibi bir durum bu… Tabi öyle bir araba varsa!
-Bazı kişiler gerçekten sigara bağımlılığı konusunda her yönüyle bilgili ve isteklidirler. Bırakmayı veya azaltmayı da düşünmemektedirler. Bu onların kendisiyle ilgili vermiş oldukları bir karar ve tercihtir.
Bırakmak İsteyenlere Çok Genel Öneriler
-Sürekli denemelerde bulunun ve çaresizlik hissetmeyin. Sigarayı ne kadar zor içerseniz o kadar az tüketirsiniz. Sigaranın kapalı mekânlarda yasaklanmasının sigarayı bırakmada ve tüketiminin azalmasındaki katkısı budur.
-Sigara markanızı değiştirin. Daha az keyif alacağınız ve 1 lira da olsa daha az ücreti olan bir sigara edinin. Aradaki o parayı günlük bir kutuya atın.
-Sigaranın size avantajları ve dezavantajları listesi yapın. Bunu anlamak için sigaranın zararlarına ilişkin öncelikle görsel birçok internet sitesi ziyaret edin. Mümkünse hastanelerin onkoloji başta olmak üzere değişik birimlerini ziyaret edin. Asansör kullanmayın. Nefesinizi ölçün. Spor yapın ve spordan sonraki nefes alış verişinizi inceleyin. Nefes egzersizi ve gevşeme teknikleri öğrenin.
-Küllükleri evinizde uzun süre boşaltmayın ve kokusunu inceleyin. Çevrenizdeki sigara içen ve içmeyen insanların estetiksel farklarını inceleyin. ( diş beyazlığı ve sağlığı, elbise kokusu, cilt kırışıklığı ve saçların parlaklığı)
-Listeleme yapın. Cebinizde günlük bir kâğıt bulundurun ve bu kâğıtta hangi saatte ve durumda kiminle sigara içtiğinizi yazın.
-Kendinizi hazır hissettiğiniz bir gün belirleyin. Genellikle pazartesi tercih edilir. Bırakamayıp yeniden başlasanız da asla vazgeçmeyin.
-Ülkemizde bu konuda duyarlılık ve teknik yardımlar çoğaldı. Eğer sigaraya ilişkin bağımlılığınız depresyon ve anksiyete (kaygı) bozukluklarıyla eşgüdüm halindeyse psikoterapi süreciyle beraber bu tedaviyi alabilirsiniz.