‘Ne kadar kapatsak da evlere giriyor, dayanılmaz bir koku yayıyor’
Cevat Çakır, bir haftadır köyde bulunduğunu ve durumun her geçen gün daha da kötüleştiğini belirterek , “ Köyde hangi evi gezsem aynı manzara… Ne pencere kapısı fayda ediyor ne ilaçlama. Evin her yerini kapatsan da mutlaka bir yerden içeri giriyor. Korkunç bir koku yayıyor, dayanmak mümkün değil. İnsanlar akşam olunca cam açamıyor, nefes almakta zorlanıyor” dedi . Kokarca böceği, Karadeniz’in geçim kaynağı olan fındık başta olmak üzere mısır, lahana gibi ürünlerde de büyük zarara yol açıyor. Üreticiler, özellikle son iki yılda mahsullerinin neredeyse tamamının yok olduğunu belirtiyor. Çakır, “Bu yıl köyde doğru düzgün fındık kalmadı. Böcek yaprağı, meyveyi, sapı yakıyor. Ürün daha dalındayken çürümeye başlıyor” diyerek durumu özetledi.
‘Yetkililer artık sahaya inmeli’
Sorunun yalnızca Şenbolluk Köyü ile sınırlı olmadığını vurgulayan Çakır, “Bu böcek Karadeniz genelinde hızla yayılıyor. Artık bölgesel bir kriz haline geldi. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın, ziraat odalarının ve belediyelerin acilen ortak bir mücadele planı oluşturması gerekiyor. Yoksa önümüzdeki sezon fındık üretimi ciddi risk altında” dedi. Şenbolluk sakinleri, hem tarımsal zarar hem de sağlık açısından büyük endişe yaşıyor. Evlerin içine kadar giren kokarca böceği, keskin kokusuyla yaşam kalitesini de düşürüyor. Köylüler, “Eskiden yazı köyde geçirmek keyifti, şimdi kabus oldu. Her sabah yüzlerce böcekle karşılaşıyoruz” diyerek yetkililere seslendi. Uzmanlara göre, istilacı kokarca böceği (Halyomorpha halys), Karadeniz iklimine hızla uyum sağladı. Sıcaklık artışı ve nem oranının yüksekliği, böceğin üremesini kolaylaştırıyor. Tarım alanlarında geniş çaplı biyoteknik mücadele ve entegre ilaçlama yapılmadığı takdirde zararın önümüzdeki yıllarda katlanarak artacağı uyarısında bulunuluyor.