Sendika olarak Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) Taslağıyla ilgili olarak öğretmenlik mesleğinin beklentilerini karşılayan bir kanun revizyonunu istediklerini hatırlatan Türk Eğitim- Sen Antalya İl Başkanı Oğuz Öztürk, “Öğretmenlerin kariyerinin sınavla belirlenmesinin yanlış olduğunu her platformda ifade etmiştik. Çünkü öğretmenlik mesleği bilme değil, bildiğini aktarma mesleğidir. Dolayısıyla kariyer basamaklarında tek ölçüt kıdem, tecrübe, hizmet yılı olmalıdır. Bu noktada sınavın kaldırılacağı ve hizmet yılına göre öğretmenlerin kariyerlerinin planlanacağı taslakta yer almıştır. Bu sevindirici bir gelişmedir ama bir eksiği vurgulamak istiyorum: Taslakta, 10 yıl hizmeti olan öğretmenlerimizin uzman öğretmenliğe, 10 yıllık uzman öğretmenlerimizin de başöğretmenliğe başvurabileceğini görüyoruz. Oysaki bir önceki Milli Eğitim Bakanı Sayın Mahmut Özer kariyer basamaklarında hizmet sürelerinin yarı yarıya indirileceğini ifade etmişti. Bizler her zaman devlette devamlılığın esas olduğunu söylüyoruz. Her iki bakanımızda aynı hükümetin bakanıdır. Dolayısıyla iktidar partisinin bir önceki Milli Eğitim Bakanı’nın ağzından verilmiş bu taahhüttün hayata geçirilmesi gerekmektedir. TBMM safhasında hükümetimizin verdiği bu sözün gereğinin yapılması beklentimizdir. Öte yandan ‘Hiçbir öğretmenimiz başöğretmen olmadan emekli olmasın’ demiştik. Taslakta, 20 yıl ve üzeri görev yapan öğretmenlere başöğretmen imkânı getiriliyor. Talebimizin taslakta yer almasından büyük memnuniyet duyduk” diye konuştu.  

Hakkaniyetli atama  

'İlk Öğretmenim Ailem'e yoğun ilgi
'İlk Öğretmenim Ailem'e yoğun ilgi
İçeriği Görüntüle

‘Liyakati esas alan, ehliyete dayanan, hakkaniyet zemininde işletilen yönetici atama usulü ÖMK’da yasal zemine kavuşun’ diyen Başkan Öztürk, “ Adalet zemininde yürütülen bir yönetici atama sisteminin maalesef ihdas edilemediğini belirten Geylan, yönetici atama sisteminin mutlaka yasal zemine oturtulması gerektiğini kaydetti. Her iktidar hatta her bakan değiştiğinde yönetmelik inisiyatifleri ile adeta yamalı bohçaya dönmüş olan mevcut arazlı düzenlemeden kurtulmanın önemini vurgulayan Genel Başkan, “Liyakati esas alan, ehliyete dayanan, hakkaniyet zemininde işletilen yönetici atama usulü ÖMK’da yasal zemine kavuşun” dedi. Okul müdürlüğünün tali görev olmaktan çıkarılması, asli görev haline getirilmesi gerektiğini ifade eden Öztürk, “10-15 yıl boyunca idarecilik yapan, iyi yetişmiş bir yönetici başka ile tayin olduğunda öğretmenlik görevine geri dönüyor. Bu uygulama, hem verimli eğitim sistemi sağlanması açısından arazlıdır hem de iyi yetişmiş yöneticilerin kaybı anlamına gelir. Bu husus meslek kanununda mutlaka düzenlenmelidir” ifadelerini kullandı.  

Tazminatlar emekliliğe 

Uzman ve başöğretmenlik tazminatlarının emekliliğe yansıtılmasını isteyen Başkan Oğuz Öztürk konuşmasını şöyle sürdürdü: “Uzman ve başöğretmenlik tazminatları emekliliğe yansıtılmadığı için emekli öğretmen maaşları ile çalışan öğretmen maaşları arasındaki makas artıyor. Dolayısıyla uzman ve başöğretmenlik tazminatları emeklilik kesintisine dahil edilmelidir. Bu uygulama, emekliliği de teşvik edecektir” dedi. ÖMK ile ilgili bir diğer taleplerinin de, elverişsiz koşulların hâkim olduğu bölgelerde öğretmenlere teşvik uygulaması getirilmesi olduğunu hatırlatan Öztürk, “Aslında sendikamızın bu teklifi devletimizin tarafından da kabul görmüş ve 23 Ekim 2018 yılında açıklanan Eğitimde Vizyon Belgesi’nde ‘Elverişsiz koşullarda görev yapan öğretmenlerimize teşvik uygulaması getireceğiz’ ifadesi ile yer bulmuştu. Şimdi sıra bu vaadin gereğinin ÖMK ile hayata geçirilmesindedir. Rotasyonun yeniden kanuni zemine kavuşturulacağına ilişkin MEB kaynaklı haberler basına yansıdı.  Bunun üzerine ‘Bir kez daha attığınız taş ürküttüğünüz kurbağa değmeyecek, öğretmenleri huzursuz kılacak tartışmalardan uzak durun’ şeklinde çağrıda bulunmuştum. Rotasyon ÖMK’da yer almıyor. MEB yetkililerine teşekkür ediyorum. Böylece rotasyonla ilgili gereksiz tartışmalar sona erdi. Rotasyonun gerekçesi olarak ileri sürülen argüman, ‘makam/işletme körlüğü’ oluşmasıdır. Oysaki, öğretmenlerimiz açısından makam/işletme körlüğü oluşması söz konusu değildir. Çünkü öğretmen, her yıl yeni bir öğrenci ve veli kitlesi ile muhatap olmaktadır. Uzun süreli çalışmalar, yığılmalar olduğu belirtiliyor. Sıra tayin uygulamasını getirirseniz rotasyon uygulaması doğal akışında hayata geçirilmiş olacak. Nitekim MEB’in sıra tayin uygulaması getirebileceği belirtiliyor. Umarım sıra tayin uygulaması geciktirilmeden hayata geçirilir. Tabi şunu da belirtmem gerekir ki, bazı genç meslektaşlarımız rotasyonu istiyor. Rotasyon uygulanırsa, elverişsiz koşulların hâkim olduğu bölgelerden merkeze geleceklerini zannediyorlar. Çok net söylüyorum: Gelemezsiniz! Çünkü rotasyon il içinde uygulanacak. Yüksek puanlı meslektaşlarımız kendi içinde yer değiştirecek.”

Kaynak: ESRA ALTUNKES