Antalya’nın çeşitli bölgelerinden 22 muhtar CHP İl Başkanı Özel Ülken’e gitmiş..
Niye gitmişler?
Büyükşehir ve 2 ilçenin başkanları CHP’nin elinde..
Mahalleleriyle ilgili sorunları bu belediye başkanlarına anlatamayınca..
“CHP’nin Antalya’daki ‘lider’ine söyleriz, gereğini yaptırır herhalde” diye düşünmüşler..
Ve büyük umutlarla Ülken’in yolunu tutmuşlar..

Muhtarların anlatmak istediği sorun, “Yeni Ulaşım Sistemi”nin yarattığı sıkıntılar..
Ülken’e demişler ki..
“Mahallelerde ulaşım konusunda önemli sıkıntı ve eksiklikler var..
Vatandaş duraklarda çok bekliyor..
Fazladan ücret ödemek zorunda kalıyor..
Depolama alanlarında yanlışlık ve eksiklikler var..
Hastane ve kamu kurumlarına ulaşımda sıkıntılar var..
Okullar açılınca bu sıkıntılar daha da büyüyecek..
Büyükşehir Başkanı’na söyleyin, bu sistemi uygulamaktan vazgeçsin veya sıkıntı yaratmayacak bir çözüm getirsin..”

İstek yerinde mi?
Yerinde..
Ama..
İsteğin iletildiği yer yanlış..
Çünkü..
“Yoğurtçunun şahidi şıracı” misali, CHP’li bir belediye başkanının yaptığı işe, CHP’nin il başkanı “evet yanlış, düzeltilmeli” der mi?
Elbette demez..
Nitekim, dememiş de..
Akaydın’a hak vermiş..
Ve..
Muhtarları şu sözlerle uğurlamış:
“Bu sistemden eskiye dönmek mümkün değildir..
Daha bir modern ulaşım sistemine ulaşmak için hepimiz ilimizi taşın altına koymalıyız..”

Muhtarlar..
“Sıkıntımızı çözmekte yardımcı olmayacaksan niye muhtar oldun” diyen mahalle sakinlerinin tepkisini almak istemediği için, başvuracak bir “mercii” peşindedir..
Belediye başkanlarına ulaşamayınca, parti il başkanını “umut” olarak görür..
Ama..
İl başkanının, belediye başkanından “korktuğunu” nereden bilsin?
Yanlış icraatları göre göre, “geri dönemeyiz artık” demek zorunda olduğunu nasıl tahmin etsin?
Masaya yumruk vuracak biri olmadığını nasıl anlasın?

Vah benim muhtarım vah..
Şimdi mahallelisine gidip ne diyecek, çok merak ediyorum..
“Gittik, şikayet ettik, bir zılgıt da oradan yedik” demekten başka çaresi var mı?
Ya da şunları söyleyecek:
“Yaşadığınız bu sıkıntılara katlanacaksınız..
Geriye dönüş yokmuş..
Üzülmeyin, biz Türk milleti nelere alışmadık, neleri kabul etmedik ki..
Bunu da kabulleniriz, buna da alışırız..
Akaydın da, sistem oturdu zanneder..
Hele biraz sabır..”
Başka ne diyecekler ki?

Evet..
Yapılmak istenen de zaten bu..
Türk milleti neleri kabul etmedi, bunu da kabullenecek ve alışacak..
Akaydın da, “bakın yaptım oldu” deyip böbürlenecek..
Ama..
Yine sorun çözülmüş olmayacak..
Tanrı Antalya’yı korusun..