Yöneticilere karşı önüne gelen tepkili, önüne gelen eylemde..

Biz halk olarak ne istiyoruz?

- Bizi yönetenler “dürüst” olsun..

- Rüşvet almasın, yolsuzluk yapmasın..

- Ülkenin kaynaklarını-malını-mülkünü yemesin-yedirmesin..

- Her konuda herkese eşit mesafede olsun, kimseye “kıyak” geçmesin..

- Yasalara uygun davransın, yasalara uygun davranılmasını sağlasın..

- Halkın vergilerini ve ülke kaynaklarını çarçur etmesin..

Peki..

“Laf”a gelince bunu isteyen veya istediğini söyleyen halk, iş “icraate” döküldüğünde, niye “aksi” isteklerde bulunuyor?

Yani..

Halk, aslında yöneticilerinin eşit davranmasını ve yasaları uygulamasını pek istemiyor..

Hatta, “aksini” isteyenler bile oluyor..

Buna “bir örnek”le açıklık getirelim..

Biliyorsunuz; Muratpaşa Belediyesi, Koç Grubu’na ait Talya Otel’e “fazladan” 2 kat izni verdi..

Bir önceki dönemin Meclis üyesi  Cem Balkan, bu “fazladan” olan yerin “yasalara uygun olmadığını, belediyece iskan izni verilmediğini” söyledi..

Doğrudur-eksiktir-yanlıştır, bunu tartışmayacağım..

Eminim “yargı” buna bir nokta koyacaktır..

Ancak..

“Yasal olmadığı” söylenen Talya Oteli’nin “hemen” açılması için çevre esnafı talepte bulunuyor..

Niye?

Efendim, otelin kapanması işlerini düşürmüş..

Yani..

Esnaf, “işlerinin iyileşmesi için, yasal olmayan bir uygulamaya izin verilmesini” istiyor..

Nerede kaldı “adalet, eşitlik, yasaların uygulanması” istekleri?

Demek ki..

“Çıkar” sözkonusu olduğunda, bunlar anlamını yitiriyor..

 

Bir örnek daha..

Antalya yollarında “hızkes terörü” yaşıyor sürücüler..

Ve bunların kaldırılmasını istiyor..

Çünkü hiçbiri “yasalara uygun değil”..

Ama..

Ahmet Ağa evinin önüne istiyor..

Mehmet Ağa işyerinin önüne istiyor..

Hasan Ağa, sokağının kavşağına istiyor..

İnsaf artık..

Çoğunda duracak kadar yavaşlamazsanız aracınızın alt tarafı gidiyor..

Bazı caddelere de “demir” hızkesler konmuş..

Lastiklerin ve ön takımların anasını belliyor..

Şimdi soruyorum..

Her isteyenin istediği yere hızkes konuluyor..

Peki..

Yasal olmayan (Eskişehir’de bir mahkeme bunları kaldırttı) bu uygulamanın araç sahiplerine verdiği zarar niye hiç düşünülmüyor?

Vaktinden önce yıpranan lastik, ön takım, amortisör, kaporta masraflarını niye o Ahmet-Mehmet-Hasan ağalar umursamıyor?

Onlar bu kentin, bu ülkenin vatandaşı değil mi?

Demek ki..

Bizim isteğimiz olsun, ama “yasal olmayan hızkes”ler yapılsın, yapılmaya devam etsin..

Peki..

Nerede kaldı “adalet, eşitlik, yasaların uygulanması” istekleri?

Örnekleri çoğaltabiliriz..

“Bizim çocuğumuz işe alınsın, ama başkasına ne olursa olsun” gibi..

Ama, siz bunları zaten biliyorsunuz..

“Laf”a gelince hak-adalet istersiniz..

Ama..

“Çıkarınız” varsa, bunlar olmasa da olur..

Bu kafadaki insanların..

Yöneticilerinden dürüst, eşit davranan- adalet dağıtan kimseler olmasını beklemesi kadar “abes” bir şey olabilir mi?

Unutmayın..

O yöneticilerin hepsi..

Gökten zembille inmiyor, “sizlerin” arasından çıkıyor..

Toplumlar, “hak ettikleri şekilde” yönetilir..

Tepki gösterirken, eylem yaparken bunları bir düşünün isterseniz..