Dün Antalya’da, Antalya halkı için “önemli” bir basın toplantısı ve duyuru yapıldı..
Dendi ki:
“Bugünden itibaren 2013 yılını Antalya’nın Tüketici Yılı ilan ediyoruz ve bunun için çalışmalarımız başladı..”
Bu açıklamayı, Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz yaptı..
Yanında Genel Başkan Nazım Kaya, Başkan Vekili Hatice Kalyoncu ve bazı ilçe yöneticileri de vardı..
…
Bu toplantı ve açıklamalar niye önemli?
Çünkü, her insan birer “tüketici”dir..
Ve dikkat edin aldığı, kullandığı, yediği-içtiği hatta gezdiği herşeyden şikayetçidirler..
Genellikle bu şikayetler “kendi kendine söylenme ve mızmızlanma” şeklinde olur..
Oysa..
Bu şikayetleri (konusu, bedeli ne olursa olsun) gidermek ve şikayet edilen konudan kurtulmak için hem yasa var, hem de bu işi yapan birlikler-dernekler var..
Yapılacak tek şey, konuyu hakem heyetlerine veya tüketici mahkemelerine taşımak..
Ama..
Türk insanı, bu konuda hala yeterli bilince ulaşmış değil..
Dün yapılan toplantı, işte bu bilincin geniş kitlelere yayılabilmesi açısından önemli bir adımdı..
…
Şimdi size bazı rakamlar vereceğim..
Batı ile Türkiye arasındaki “tüketici bilinci”ni daha iyi farkedeceksiniz..
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya anlattı..
Avrupa’da 2 milyonluk bir kentte, tüketici birliğine üye olanların sayısı 500 bin kişi..
Antalya’yı saymıyorum..
74 milyonluk Türkiye’de ise tüketici birliğinin üye sayısı sadece 4 bin..
Hal böyle olunca..
“Yahu Avrupa’da hükümetler, belediyeler, işletmeler halkın aleyhine olabilecek uygulamalar yapamıyor, peki biz bunu niye yapamıyoruz” diye sadece yakınıyoruz..
Sebebini herhalde anladınız..
…
Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, “2013 Antalya’da tüketici yılı olacak” derken, aslında Antalyalılara bir çağrıda bulunuyor..
Diyor ki:
“Tüketici olarak hakkınızı aramaktan çekinmeyin..
Bizler hiçbir bedel almadan size hizmet edeceğiz..”
Daha ne yapsınlar, söyler misiniz?
Burada yapılacak şey, 1.5 milyonluk Antalya’da tüketici birliğine en az 100 bin kişinin üye olmasıdır..
Böyle olunca, bakın bakalım o bankalar, mağazalar, tatil mekanları, belediyeler Antalya halkının aleyhine olacak herhangi bir iş yapabilir mi?
Ya da siyasiler bu büyük güç karşısında durabilir mi?
Bunu istemez misiniz?
…
Bir bilgi daha vereyim..
Tüketiciler Birliği Antalya Şubesi, önümüzdeki günlerde kendi içinde 15 branşta faaliyet gösterecek..
İçlerinde “hayvan haklarını koruma görevlisi” dahi bulunacak bu branşlarda görev yapanlar da işlerini fahri olarak yürütecekler..
Bu kişiler, sizin adınıza her yeri denetleyecek, işlerin yolunda gitmesini sağlayacaklar..
İstedikleri tek şey; tüketici olarak hakkınızı korumak için işin peşini bırakmamanız..
Ve Tüketiciler Birliği’ni konuyla ilgili bilgilendirmeniz..
Uygun görürseniz (ki bunu tavsiye ederim), derneğe üye olup, büyük bir güçbirliği oluşturmak için adım atmanız..
…
Özetle..
Her insan bir “tüketici” ise..
Ayıplı hizmet üretenlere ve aldatanlara karşı kendini ve ailesini korumak zorunda..
Bunu tek başına başarması zor olabilir..
Bu nedenle kurulmuş olan Tüketici Birliği onların yanında olacak..
Ama..
Tüketiciler de birliklerine sahip çıkmalılar..
Ancak bu şekilde, “daha az şikayet ettiğimiz” bir Antalya’da yaşayabiliriz..
“Birlik”ten güç doğduğunu sakın unutmayın..